Logo image
Logo image

Ya Onu Unut ya da Onunla Yaşamayı Öğren

3 dakika
Ya Onu Unut ya da Onunla Yaşamayı Öğren
Sergio De Dios González

Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González

Tarafından yazılmıştır Adriana Díez
Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Bize zarar veren birini ya da bir durumu gerçekten unutabilir miyiz? Unutuyor muyuz yoksa çektiğimiz acıyı bir köşeye kaldırıp, hayatımıza devam etmeye mi çalışıyoruz? Unutmak bir irade meselesi olmayabilir, fakat bu, bizim kendi hafızamıza yardım edemeyeceğimiz anlamına da gelmez.

Hepimiz bizleri mutlu eden olaylar, ilişkileri ve zamanlar yaşamışızdır. Ancak, her güzel şeyin elbet bir sonu da vardır. Sevdiğimizi birisini kaybederiz, sevgilimizden ayrılırız ya da sevdiklerimiz ile araya çok fazla mesafe girer. Peki mazide kalan bu anıların bize zarar vermesini engellemek için ne yapmak gerekir?

Belki de, yapmamız gereken ilk şey, yaşanmışlıkları hiç olmamış gibi davranmak değildir. Belirli bir anı hatırlamamak için ne kadar çok çabalarsak, o an, aklımıza o kadar çok gelecektir. Biz ne yaparsak yapalım, yaşadıklarımız her zaman için orada olacaktır. Anılarımızın şekli değişebilir ancak yine de, orada bir yerlerde var olmaya devam edecekler. Bu gibi durumlarda yardımcı olacak şey ise, acı çekmeden bu geçmiş ile nasıl yaşayacağını öğrenmektir.

Kendi gücümüzün sınırları içerisinde, bu tür düşüncelere yeni bir değer vermek olanağı vardır. Herhangi bir acı hissetmeden, hayat hikayemize dahil edebiliriz.

Bir yararlı iç diyalog şu şekilde yol alır: “O zamanlar beni mutlu etti, yaşanan her kötü olaydan bir ders alıp, iyi, hoş ve güzel zamanları da saygıyla yad edeceğim. Eğer bunu unutmaya çalışırsam, aklım, unutmaya çalıştıklarım ile daha da fazla dolacak ve olumsuz duygulara sebebiyet verebilecek daha fazla güç ortaya çıkmış olacak. Geçmişimin her bir parçası aynı zamanda benim de bir parçamdır ve bu yüzden bunları unutmak ya da silmek bir eylem ile zamanımı boşa harcayacak değilim.

Bir şey hakkında konuşmamak unutmak ile aynı şey değildir

Bize acı veren hatıraları, zihnimizin bir köşesine iteklemeye çalışsak da, muhtemelen bunu her yaptığımızda, sonuç daha da kötü olacak. Çektiğimiz acı ile ilgili konuşmamak, kendimizi yeni insanlara kapatmak, biriyle kin yüzünden iletişim kurmamak ya da yapılan yanlışı affetmemek: bunların hiçbiri unutmak gibi gelmiyor kulağa.

Some figure

Bize acı veren konuları konuları bir köşede bekletmek de unutmak ile aynı şey değildir. Sadece bu mevzuları sağlıklı bir şekilde ifade edememektir. Ne yazık ki, üzerine düşünülüp konuşulmadıkları için hala orada bir yerdeler. Geçmişimize bir sınır çekmek, anılarımızı güvenli olmayan bir yerde tutmak ile eş değerdir. Elbet bir gün oradan çıkıp, bizi yine incitirler.

Unuttuğumuz zaman, artık incinmez, bize geçmişten bu yana acı veren o hadise ya da hadiseleri hatırlamaz ve o andaki hislerimizi artık yaşayamayız. Fakat bu durum, yaşananları halının altına süpürmek değil, tamamen ortadan kaldırmaktır. Bu imkansız bir görevdir. Beynimizin içerisinde unutmak istediğimiz anları gönderebileceğimiz bir çöp kutusu yoktur.

Bunun yerine, gerçekten bizim gücümüz sınırları dahilinde olanları yapmak için çok uğraşmak zorundayız. Yapabileceğimiz şey, hafızamızın değeri, yaşadıklarımızı nasıl hatırlamak istediğimiz, bizi gerçekten neyin, nasıl üzdüğü üzerine düşünmektir.

Some figure

Yaşadıklarınızı bir süzgeçten geçirip, istediğiniz gibi kontrol etme gücüne sahipsiniz. Bizler, hatıralarımızdan daha fazlasına tekabül ediyoruz, çünkü yaşadıklarımıza bir anlam kazandıran yine bizleriz. Düşüncelerimizin toplamından da daha fazlasıyız çünkü onlara şekil veren de yine bizleriz.

Artık geçmişimiz bizi incitmiyor

Bu konu üzerinde düşündükçe, yaşadıklarımız bizimle beraber olacak. Dedelerimiz ve ninelerimiz ile geçirdiğimiz çocukluk zamanlarını, ilk aşkımızı, çocukluk oyunlarımızı, seyahatlerimizi, sıcak yaz gecelerimizi hatırlayacağız … Bu hatıralar, içlerindeki kekremsi tattan yoksun olarak, kendi başlarına ve daha büyük manalar ile bizler ile beraber olacak. 

Some figure

Artık geçmişimiz bizi incitmez. Yaşadıklarımızı halının altına süpürmenin, daha büyük sorunlara yol açacağını da artık öğrendik. Sadece bize zarar veren zamanları unutmak istiyoruz, güzel, tatlı anıları değil. Bu, zeka, zaman ve sabır gerektiren bir süreçtir.

Öte yandan, anıların bize zarar vermesinin nedeni, bunun başımıza gelmesi ile beraber ortaya çıkan hislerimizdir. Yaşadığımız için acı verir bizlere. Bunu aklımızdan çıkarmayalım. Peki yaşadıklarımıza yeni bir anlam ve mekan vermek yararlı olmaz mı? Bu şekilde hareket edin ama sizden bir şey götürmesine izin vermeyin. Yaşadıklarınızı hayat hikayenizin bir parçası haline getirin … yeni bir yolla.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.