Öz Saygınızı Geliştirmek İçin 3 Yöntem

Öz saygı konusu birçok insan için bir çıkmaz haline geldi. Tüm problemlerimizin çözümünü öz saygı sayesinde bulabileceğimizden bahseden sayısız kitap ve makale yazıldı. Eğer öz saygınız yerindeyse her şeyin çok güzel olacağını söylediler. Öz saygınız düşükse de her şey kötüye gidecektir. Burada sorun şu ki, kişinin kendine olan sevgisi ağırlıklı olarak hayatının ilk yıllarında gelişen bir şeydir ve bu zamanları da sadece bir kere yaşarız. Bu yüzden, öz saygısı önceden gelişmeyen ve geri kazanmanın bir yolu olup olmadığını sorgulayan birçok kişi vardır.

Bu sorunun cevabı evet, elbette bir yolu var. Son derece elverişli koşullarda büyüdüyseniz kendinizi daha erken yaşlarda sevmeyi öğrenmek kolaydır. Bu size özel bir güç ve mutluluğu bulmak için daha geniş imkanlar sunar. Ancak böyle bir durum söz konusu değilse de yeteri kadar güçlü olmayan köklerinizi onarmak için hala şansınız var. 

Bu başka bir soruyu daha beraberinde getirir: öz saygınızı geliştirmek neden bu kadar önemli? Cevabı açıkmış gibi görünebilir, ancak bu düşündüğünüz gibi de olmayabilir. Kendini sevmemek birçok problemin kökünde yatan sorundur. Öz saygınız yerinde değilse tatmin olmamaya başlarsınız ve rahatlamak zor olur. Gerçekçi hedefler koymak ve bunlara ulaşmak güçleşir. Özetle, hayatı çok daha karmaşık bir hale getirebilir. İşte size, bütün bu saydıklarımızdan kaçınmak için üç tane etkili stratejiyi sunuyoruz.

“Hepimiz biliyoruz ki, öz saygı başkalarının sizin hakkınızda düşündüklerinden değil, sizin kendiniz hakkında düşündüklerinizden gelir.”

– Gloria Gaynor

1. Hatırlatmalar yazmak: öz saygıyı geliştirmek için bir teknik

Çoğu zaman davranışlarımızın büyük bir kısmının farkında olmayız. Genellikle neden bu şekilde düşündüğümüzü ya da böyle hissettiğimizi tam olarak açıklayamayız. Aslında sebebini bilmeyerek, sadece o şekilde değil de bu şekilde düşünüyoruzdur. Bu bilgilerin önemli bir kısmı bilinçaltımızdadır.

Kendinizi sevmiyorsanız aklınız, kişiliğiniz hakkındaki olumlu birçok şeyi göz ardı edecek şekilde işler. İşte tam da bunun için kendinize arada bir bazı şeyleri hatırlatmanız önemlidir.

Teknik gayet basit. Kendiniz hakkında en iyi gördüğünüz özelliklerinizi yazın. Kendinizle ilgili neleri seviyorsunuz, bugün neler başardınız, hangi zorlukların üstesinden geldiniz. Erdemlerinizi, becerilerinizi ve yeteneklerinizi net bir şekilde kağıda dökün. Kendinizle ilgili iyi olan ne varsa yazın. Her şeyden önemlisi de bu listeye sık sık bakın. Bu şekilde aklınızın bir düşman gibi değil de bir dost gibi çalışmasına yardımcı olabilirsiniz.

2. Yıkıcı fikirleri tespit edin

İnsanın kendine olan sevgisi zedelendiğinde hayata daha karanlık bir bakış açısıyla bakma eğilimi olur. Öyle ya da böyle mutluluğunuzu çevrenizdekilere yansıtırsınız. Bunun bir sonucu olarak da pozitif olandan çok negatif olana odaklanırsınız.

Kendini başkalarıyla karşılaştırmak gibi sağlıksız alışkanlıklar da problem yaratır. Belki de önemli bir şeyi başarmak üzereyken korkuyorsunuz, ya da hayallerinizin gerçekleşeceğine inanmak zor geldiği için pasif bir şekilde akışına bırakıyorsunuz.

Kendinizi dikkatlice izleyin, kendi kendinizin gözlemcisi olun. Burada esas hedef sizi kötü hissettiren düşünce biçimlerini tespit etmektir. Büyük ihtimalle her şey çok kötü gittiği için değil, siz bu şekilde yorumladığınız için bu kadar karamsar bakıyorsunuz. Kendinizi gözlemlemeyi ve bu düşünceleri tespit etmeyi öğrenin. Böylece yavaş yavaş kendinizi bu yıkıcı alışkanlıklardan kurtarabilsiniz.

5. Beş parmak egzersizi

Bu egzersiz ilk Jose Ignacio Fernandez tarafından ortaya atıldı. Öz saygınızı geliştirmek için çok işinize yarayabilir. Egzersiz, moraliniz bozuk olduğunda modunuzu yükseltmek için kullanabileceğiniz bir dizi basit eylemden oluşuyor.

Yapmanız gereken şu:

• Rahatlayın. Tam anlamıyla rahatlamanıza yardımcı olması için tek yapmanız gereken derin bir nefes alıp vermek.
• Birinci mental görüntü. Fernandez, ilk olarak ellerinizi uzatıp baş parmaklarınızla işaret parmaklarınıza dokundurmanızı öneriyor. Bu pozisyondayken hayatınızda sevildiğinizi ya da korunduğunuzu hissettiğiniz bir zamanı hatırlayın. Örneğin, tam da umutsuz bir anınızda kendisini ortaya atıp sizi koruyan birini düşünün.
• İkinci mental görüntü. Daha sonra baş parmaklarınızla orta parmaklarınıza dokunun. Başarılı olduğunuz ya da bir şey kazandığınızı zamanı düşünün.
• Üçüncü mental görüntü. Baş parmaklarınızı bu sefer yüzük parmağınıza dokundurun. Başkası için yaptığınız bir iyiliği hatırlayın.
• Dördüncü ve sonuncu mental görüntü. Son olarak baş parmaklarınızı serçe parmaklarınıza dokundurun ve gerçekten çok sevdiğiniz ya da sevmiş olduğunuz birini düşünün.

Kendinizi kötü ya da öz güvensiz hissettiğiniz zamanlarda bu egzersizi uygulamanın size çok yardımı dokunacaktır. Bu gibi anlarda dengenizi bulmanız ve uzun vadede de öz saygınızı kazanmanız için size yardımcı olacak etkili bir egzersizdir. Koşullar ne olursa olsun her zaman değişmenin mümkün olduğunu ve mutlu olmayı öğrenebileceğimizi unutmayalım.