Kendinizi Şaşırtma Yeteneğiniz Var mı?
Yazan ve doğrulayan psikolog Gema Sánchez Cuevas
Yıllar geçtikçe, hayat giderek daha monoton ve sıkıcı hale gelebilir. Her hafta aynı iş programı, boş zamanlarımızda aynı aktiviteler, hafta sonlarını benzer şekilde geçirme biçimleri… Yavaş yavaş, kendinizi şaşırtma veya sürprizler yapma bir yana, derin bir monotonluk hayatımıza giriyor. Bu tarz bir düzen bir kez kurulduktan sonra nadiren hayatımızdan kaybolur.
Günlük yaşamınıza heyecan, eğlence ve sürpriz eklemek, zihinsel ve duygusal sağlığımız için büyük faydalar sağlar. Ancak kendinizi şaşırtmak çok da kolay bir iş değildir. Bunu nasıl yaparsınız? Öğrenmek için bugünkü yazımızı okumaya devam edin!
Kendinizi şaşırtma: Bilinçsizlik ve pasifliğin bir karışımı
Bazı insanlar genellikle duyguları karşısında bunalmış hissederler. Perspektif eksikliği karamsarlık, depresyon veya kötümser bir hava yaratır. Diğer uçta, duygularının farkında olan ancak onları pasif bir şekilde kabul eden bireyler bulabiliriz. Her zaman için bir teslimiyet ve tembellik tavrına sahip olma durumunu sürdürürler.
Her iki kutbun ortasında da kendilerini şaşırtabilecek insanlar yaşıyor. Bu insanlar hayatlarını duygularının kabulü, farkındalığı ve egemenliğine dayandırırlar. Duygusal yaşamları daha zengindir ve kendilerini daha özerk ve kendinden emin hissederler.
Konfor alanınızdan çıkmak: Kendinizi şaşırtmanın en iyi yolu
Konfor bölgenizde nadiren sürprizler olur. Hepimizin bildiklerimize karşı doğal bir eğilimi vardır. Bu nedenle bilinmeyenin karşısında kendimizi rahat ve korunaklı hissettiğimiz bir yeri tercih ederiz. Orada kendimizi risk altında hissetmediğimizden, onu bırakmak istemiyor oluruz.
Ancak, büyüyebilmek ve genişleyebilmek için bu rahatlık bariyerini kırmamız ve ötesinde ne olduğunu görmemiz gerekiyor. Konfor bölgenizin dışında attığınız her adım size yeni bir bakış açısı verecektir. Ne kadar küçük olursa olsun, size farklı, çekici veya zenginleştirici bir şey sağlayacaktır.
Kendinizi şaşırtma yeteneğinizi sınamak için sınırlarınızı test edin
Kendinizi şaşırtmak söz konusu olduğunda, sağlığınızı veya fiziksel veya psikolojik durumunuzu riske atabilecek hiçbir şey yapmanız gerekmez. Sadece zihninizin sınırlarını test etmeniz gerekiyor. Neden? Çünkü beyniniz muhafazakar olmayı ve otomatizmleri ile buluşsal yöntemlerini yani sezgisel analizleri de korumayı tercih ediyor. Yani, beyniniz, önceden belirlenmiş engelleri ortadan kaldırmak için eğitilmemiştir.
Bu nedenle, cüretkar bir karar vermeden önce, zihniniz her zaman size en az riskli ve en kolay seçeneği seçmeniz için daha fazla neden verecektir. Ancak bunu yapmak, gelişme arzunuzu sabote eder. Örneğin, bir şarkıcı olmayı hayal ediyorsanız, yapacağınız ilk şey bu hayali aklınızdan çıkarmaya çalışmak olacaktır. Beyniniz, “Zaten çok yaşlısın”, “Şarkı söylemeyi bu dünyada başarmak çok zor”, “Gerçekten hazırlıklı değilsin” ve “Hayal kırıklığına uğratırsın” gibi her türlü bahaneyi ortaya çıkaracaktır.
Bunun nedeni, kendimizi tehlikeden korumaya ve caydırıcı uyaranlara karşı tetikte olmaya programlanmış olmamızdır. Bu nedenle, bilinç dünyanızı temzilen zihin bölümünüzü pozitif kalmak üzere geliştirmek en zor görevlerden biridir. Bununla birlikte, sağlayacağı faydalar, bunun için harcayacağınız çabayı telafi etmekten daha fazlasını sağlayacaktır.
Geçmişinize geri dönün… ve onun üstesinden gelin
Her zaman ne istediğinizi kendinize sorun. Ney için pişmanlık duyuyorsunuz? Neyi başaramadınız? En önemlisi, geçmiş hayallerinize neden ulaşamadığınızın nedenlerini araştırın. Sizi bunları başarmaktan ne alıkoydu?
Cevap önyargı ise, buna yönelik yeterli miktardaki çabayla kendinizi şaşırtmanın bir yolunu bulmanız çok muhtemeldir. Beynin her zaman daha az çaba gerektiren kararı seçtiğini unutmayın. Ancak, iradeniz, bu duyguya itaate karşı savaşabilir.
Gülünç derecede beklenmedik bir şey yapın
Dans pistine çıkın veya karaoke mikrofonunu elinize alın. Tek gün içerisinde bir kitap okuyun. Kamp yapmak veya dalış yapmak gibi yeni bir aktivite yapın. Egzotik bir yemek deneyin. Abartılı kıyafetler giyin. Bir şeyleri değiştirmenin pek çok yolu var.
“Benim hakkımda ne düşünecekler!” gibi kaygı dolu düşünceleri bir kenara bırakın veya “bunu asla yapmam” demeyin. Bir şeylerin değişmesini istiyorsanız, farklı bir şeyler yapmalısınız. Sizi eğlendiren, motive eden ve ruhunuzu güçlendiren aktiviteler yapmaya çalışın. En iyi tecrübenizi henüz yaşamamış olmanız olasıdır.
İnsanların ne söyleyeceği konusunda utanç duyuyor veya çok endişeleniyorsanız, sorunun rahatlık bölgenizde yani konfor alanınızda kalmak olduğunu unutmayın. Bu konfor alanı, çabalarınızı felç eder ve asla kendinizi şaşırtmanıza izin vermez.
Çocukluğunuzun bir bölümünü hatırlayın
Çocuklar, neredeyse her şeye şaşırma konusunda kıskanılacak bir kapasiteye sahiptir. Her şey dikkatlerini çeker. Ancak masumiyetleri ve keşfetme istekleri de büyüdükçe azalır. Bununla birlikte, içinizdeki çocuğu çağırmak ve kendinizi yeniden keşfetmek her zaman mümkündür.
Aslında, küçükken, birçok oyuncak arasında bir seçim yapıldığında, genellikle gerçekten sevdiğimizi seçerdik. Seçimimiz hiçbir şekilde dış etkilere veya çıkarlara göre olmaz, etkiye maruz kalmazdı. Bu nedenle de, şaşırmak istiyorsanız önyargılarınızı, bağlarınızı, takıntılarınızı ve tabularınızı bir kenara bırakın. Tekrar bir çocuk gibi düşünün!
Çerçevenin dışında düşünmeye de cesaret edin. Kendi kendinizi şaşırtmanıza izin verin. Hayal gücünüzün uçmasına izin verin ve kendinizi dünyanın herhangi bir yerinde hayal edin. Size empoze edilen hayatı değil, istediğiniz hayatı yaratın. Bilincinizin geometrisinin bir anlığına parçalanmasına izin verin. Yaratıcı ve yenilikçi olun. Henüz icat edilmemiş her şeyin gelecekte olması muhtemeldir. Kendinizi şaşırtmak da hiç kolay değil, ama çok gerekli!
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.