Kendiniz Kaybolmuş gibi Mi Hissediyorsunuz? Kendi Deniz Fenerinizi Bulun

tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Gema Sánchez Cuevas

Tarafından yazılmıştır Raquel Lemos Rodríguez

Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Kendinizi hiç kaybolmuş ya da bunalmış gibi hissettiğiniz oldu mu? Hemen hemen herkes, artık mücadele edemeyecekmiş gibi hisseder. Bu gibi zamanlarda, olumsuzluk sık sık o çirkin yüzünü gösterir. Yaptığınız her şeyin yanlış olduğunu ve başınıza gelen her bir olayın bir felaket olduğunu düşünebilirsiniz. İstediğiniz tek şey, size her zaman yol göstermeye hazır olan deniz fenerinizi bulmaktır.

Ama şuna dikkat edin, eğer kendinizi sürekli olarak bir kurban olarak görmeye alışır ve şikayet eder durursanız, sorunlarınız çözmek daha da zorlaşır. Soruna bir çözüm bulmanın zorluğundan değil, üzerinize yapışan tüm o olumsuzluklar kalın bir sis tabakası halinde, sizi gerçekliklerden uzaklaştırabilir de ondan.

Kendi deniz fenerinizi bulmak

Peki ama, size her zaman yol gösterecek olan deniz fenerini nasıl bulacaksınız? Bazı psikologlar, içinden çıkılamaz gibi görünen bir durumda bile, yüreğinize umut serpiştiren ve gözlerinizi açan bir egzersizi önerir. Peki ama bu egzersiz neyin nesidir?

Öncelikle, gözlerinizi kapayın, rahatlayın ve vücudunuzdaki tüm gerginliği serbest bırakın. Huzurlu bir seviyeye erişince, dalgaların sallayıp durduğu ve batmak üzere olan bir tekne hayal edin. Kulakları sağır eden bir gök gürültüsü vardır. Sürekli hareket ediyorsunuz ve dalgalar tekneye dolmaya devam ediyor. Üstünüz başınız sırılsıklam. Kaybolmuşsunuz, yalnızsınız ve ne yapacağınızı bilmiyorsunuz.

Kimseyle konuşamıyorsunuz. Tek yapabildiğiniz teknenin direğine tutunup hayatta kalmaya çalışmak. Ama yoruldunuz ve elleriniz de acıyor. Tir tir titriyorsunuz, dayanacak gücünüz kalmadı ve artık her şeyi bırakmayı düşünüyorsunuz. Ama birdenbire, sönük bir ışık görüyorsunuz.

Hayat bizleri bunalttığı zaman, duygularımıza yönelir ve işin içinden çıkamayacağımız hissiyatına sahip oluruz. Ama sakın ola pes etmeyin. Sorun ile yüzleşin ve size her zaman yol gösterecek olan deniz fenerinizi en sonunda göreceksiniz.

Boynunuzu büküp, sizi yıldıran o düşüncelere geri dönmektense, o gördüğünüz ışığa yönelmek istersiniz. O zaman tekneyi ona doğru sürün. Işık sayesinde en azından artık bir yöne gidebiliyorsunuz. Yaklaştıkça, ışık berraklaşır ve başka bir şey daha dikkatinizi çeker. Işığı yakan bir şey var, harika! Artık daha da umutlusunuz, sağlam bir zemin üzerine inşa edilmiş bir deniz feneri bu. Artık gidebileceğiniz bir istikamet var.

Umutlu olmanın mutluluğu

Bu egzersizi yaptıktan sonra, aynı mantığı duygularınıza da yönlendirmeniz önem arz eder. O teknede bir o yana bir bu yana savrulurken ne hissettiniz? Korku, yalnızlık, terk edilmişlik ve öfke gibi duygulara kapılmış olabilirsiniz. Öleceğinizi bile düşünmüş olabilirsiniz. Ama bir şeyler artık değişmiştir.

Deniz fenerini gördüğünüz an, duyguların tamamen değişti.  Meraklanmaya başladığınız an, etrafınızda olan biten üzerine düşünmeyi bıraktınız. Hissettiğiniz bu yeni duygu, içinde bulunduğunuz olumsuz durumu ikinci plana attı. Büyük ihtimalle, artık daha sakin, huzurlu, mutlu ve rahatlamış hissediyorsunuz. Her şeyin daha iyi olabileceğini bildiğiniz için kötü olaylar aklına gelmez olur.

Aynı durum, örnek olarak, işten kovulduğunuzda ve uzun bir süre işsiz kaldığınızda da meydana gelir. Bir gün sabah kalkarsınız, bir yerden iş görüşmesi için aranırsınız. Size yol gösterecek bir deniz feneri hep vardır, tek yapmanız gereken nasıl göreceğinizi bilmektir. Görüşme teklif edilen kişi, o deniz fenerini görmeyi istemez ise, o işe girebilmeleri için herhangi bir yol olmadığını düşünüyor olabilirler. Belki 40’lı yaşlarının üstündedir, uzun bir süre işsiz kalmışlardır ya da bu tür bir olumsuzluğa neden olabilecek herhangi bir nedenleri vardır.

Olumsuz bir durum ile karşılaştığınızda ve bununla ilgili ne yapacağınız bilmediğinize, hayatınızın tepetaklak olmamasını nasıl engelleyebilirsiniz? Buradaki püf nokta, birden fazla deniz feneri olmasıdır. Bu sayede, eğer bir giderse, hayatınıza sefil bir duruma düşmeden devam edebilirsiniz.

Hayatınıza birden fazla deniz feneri olması

Deniz fenerleri, hayatınız farklı parçaları gibidir. Örneğin, romantik ilişkileriniz için bir deniz feneri vardır, ailesel mevzular için bir başkası, işiniz kişisel gelişim için bir tane daha. Buradaki maksat, olabildiğince fazla sayıda deniz fenerine sahip olmaktır. Biri yıkılırsa, hayatınız yine devam eder. Şimdi aşağıdaki örneğe bakalım.

Deniz fenerlerinden biri söndüğü zaman, diğerine odaklanabilirsin. Ama diğerini de göz ardı edersen, o tekneye geri dönüp, denizde kaybolacaksın. Ve bu kayboluş çok uzun bir süre devam edebilir. Bu sebeple, tek bir deniz fenerine bağlı olamazsın. Bir gün ihtiyaç duyabileceğin için diğerlerine de dikkat etmen gerekir.

Bir saniyeliğine, duygusal olarak bağımlığı olduğunuz bir ilişkide olduğunuz hayal edin ve eşiniz tüm hayatınızı kapsıyor. Burada olup biten tam olarak nedir? Size yol gösterecek olan sadece bir deniz feneri var. Eğer bu ilişki biter ve o deniz feneri çökerse, kendinizi kaybolmuş, kapana kısılmış ve hayattan zevk alamayan bir yerde bulursunuz. Tüm beklentilerin bir deniz fenerinde olduğu için diğerlerini unuttun gitti. Dostluk deniz feneri mesela? Kişisel gelişim? Mesleki hedef deniz fenerine ne oldu peki?

Diğer deniz fenerlerini göz ardı ederek, hayatta kaybolma riski ile karşı karşıya kalırsınız. Yazının başında ifade ettiğimiz egzersiz, size yol gösterecek olan tek bir deniz feneri olmadığını ifade eder. Birden çok deniz feneri var! Siz bunları göz ardı ettiniz ve nerede olduklarını unuttunuz. Ama endişe etmeyin, bunun da bir çözümü var.

Hayatınızı yöneten metaforik olarak birden fazla deniz feneri olduğunun farkına vardığınız zaman, her ne kadar biri yıkılsa da, diğerleri ayakta kalır ve size yol göstermeye devam eder. Dikkatinizi başka bir yöne vermeniz ve o sönük ışıklara, unutulmuş deniz fenerlerine doğru bakmanız gerekir. Uğruna yaşamanız gereken ne varsa o zaman farkına varacaksınız.