Duygusal Boşluklarınız Aşırılıklarınızın Arkasında Gizleniyor

Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González

Tarafından yazılmıştır Fátima Servián Franco

Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Duygusal boşluklarınız size hayatınızda yarım kalan bir şeylerin olduğunu hatırlatır, hayal kırıklığına kapılmanıza sebep olan bir şeyler. Bu boşluğu aşırılıklarla doldurmaya çalışabilirsiniz. Duyularınız perdelenene kadar içki içebilir, spor salonunda kendinizi parçalayabilir, duygularınızla kendinizi yiyip bitirebilir veya kompülsif bir şekilde alışveriş yapabilirsiniz. Ancak bunları yaptıktan sonra duyduğunuz çaresizlik geçmez, hatta eskisinden de daha kötü hale gelebilir.

Boşluk hissi, sizi gerçeklerle yüzleşmekten alıkoyarak duygusal olarak tıkanmanıza yol açabilir. Bunun sonucunda kendinizi eksik olan şeylerin üstünü örtebilmek için çabalarken bulursunuz.

Hissettiğiniz duygusal boşluğu doldurmak kolay değildir. Ancak aradığınız çözüm aşırılıklar değildir. Kötü duygularınızın ve hislerinizin çoğu daha da kötüleşir. Kendinizi sanki çok derin bir kuyuya atılmış gibi hissederken bulursunuz. Başka türlü ifade etmek gerekirse, çaresiz hissedersiniz, bu da acı dolu durumlarla karşısında uygunsuz tepkiler verdiğinizde ortaya çıkar.

Her şeyden vazgeçtiğinizde, aşırılıklar içinizdeki boşluğu doldurmak için tek çözümmüş gibi görüneceklerdir. Keyif verici herhangi bir davranış, psikolojik açıdan bağımlılık yaratıcı bir davranışa dönüşme riski taşıyacaktır. Normal bir davranış, yoğunluğuna, sıklığına veya kişisel ilişkilerinize ne kadar müdahil olduğuna bağlı olarak anormal bir davranışa dönüşebilir.

“Aşırılık bir kusurdur, mantığın zehirlenmesidir.”

– Francisco de Quevedo

Boşluk duygunuzla yüzleşemeyeceğinizi hissettiğinizde, aşırılığı tercih etmeye başlarsınız

İnkar etseniz de aşırılık hayatınızın resmidir. Duygusal boşluğunuzu doldurmak için aşırılıklara başvurduğunuz bu tehlikeli döngü, hissettiğiniz boşluğun büyümesine sebep olur ve ancak sizi bu kadar umursamazca davranmaya iten şeyle yüzleştiğinizde son bulacaktır.

Bir sorunla yüzleşmeyi başaramadığınızda, yüzleşmeniz gereken şeyle sizin aranızda bir bariyer oluşur. Bu da aşırıya kaçan davranışları daha fazla tercih etme yoluna gideceğiniz anlamına gelir. Karanlık gerçeği güzel gösteren bir maske takmak için aşırıya kaçan davranışlar göstermeyi seçtiğinizi söyleyen uyarı sinyalleri vardır ve aşağıdakiler bu sinyallerden bazılarıdır:

• Etkinliklerden kaçınmak
• Her gün sinirli hissetmek
• Titremek
• Motivasyon kaybı

Her şeyi bir “ihtiyaç” olarak görmek aslında sorunun büyük bir kısmı olabilir. Boşluklarınız ihtiyaçlarınızdan doğar ve aşırılıklarınız da boşluklarınızdan dolayı ortaya çıkar. Eğer duygusal boşluğunuzu anlamak istiyorsanız, ihtiyaçlarınızı tanımlamanız çok önemlidir. Ölçülü ihtiyaçlar normal ve sağlıklıdır. Sorun kontrolden çıktıklarında başlar.

“İnsanlara nelerin mutluluk getireceğine dayanılarak düşünülürse, bu toplamın her zaman sıfır olduğu bir oyuna sürükleyecektir: bir bağımlılık gibi sürekli sabit oranda bir satın alım olmalıdır ve komşularından daha fazla şeye sahip olsalar bile, sahip olduklarını hiçbir şeyin önemi yoktur.”

– Mihály Csíkszentmihályi

Neyin eksik olduğunu görebilmek için cesur davranmalısınız

İçinizdeki boşlukları doldurabilmek için kendiniz hakkında yeni bir şeyler öğrenmek gibisi yoktur. Terapiye giden ve büyük bir boşluk duygusuna sahip olduklarını söyleyen pek çok kişi kendilerini iyi tanımaz. Çok uzun zaman önce yarattıkları öz imajlarını güncellemeyeli yıllar olmuştur.

Yılların geçip gittiğinin ve artık farklı olduklarının farkındadırlar. Artık daha önce oldukları kişi olmadıklarını bilirler ama şu anda kim olduklarını bilmezler. Yaşamdan zevk almamaya başladığınızda (anhedoni) ve neler olduğunu – veya bunun neden olduğunu – bilmiyorsanız harekete geçme zamanı gelmiş demektir. Cesur olmalı, bir şeylerin yanlış gittiğini kabul etmelisiniz.

Nelerin eksik olduğunu görmeniz aynı zamanda duygusal ihtiyaçlarınıza gerçek anlamda odaklandığınız anlamına gelir. Ufak tefek şeylerin, maddiyatın ve insanların sizden beklentilerinin ötesine geçer. Çocukken hayalini kurduğunuz o hayatı yaşamaktan çok uzak olduğunuzu kabullenmek için çok cesur olmak zorundasınız. Yalnızca eksiksiz bir bütün gibi hisseden bir kişi eksiklerin ne olduğunu itiraf edip hatalarını kabullenebilir. 

Yalnızca kendine sevgi dolu, pozitif gözlerle bakan bir kişi kendini kabullenmeye ve isteklerini uyumlu bir şekilde, dinamik ve değişken kimliğinin bir parçası yapmaya hazırdır.