Acı İle Büyümek ve Acı Çekmekten Kaçınmak
tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Gema Sánchez Cuevas
Bazen hayat canınızı acıtır. Bazen sizi öyle sert bir şekilde sarsar ki bir daha ayağa kalkmak imkansız zannedersiniz. Acı dolu bir olay başınıza geldiği zaman, duygusal anlamda oldukça hassas bir sürece girersiniz. Gerçekliğin eylemsizliği ile içine girmeye zorlandığınız bu süreçlerden kurtulmak için çok fazla güce ihtiyaç duyarsınız. Çünkü eğer bunu yapmazsanız acı sizi sürekli olarak tüketir. Her şey, acı çekerek büyümekle alakalıdır.
Aslında acınıza yapışık kalarak yaşamanız sadece bir tercih meselesidir. Acı çekerek, anlayışın ve kişisel gelişimin olmadığı bir yöne doğru ilerlersiniz. Bunun sonucunda ise iç yolculuğunuzu kaçırmış olursunuz.
“Acı, senin acı çekmene neden olmaz. Acı, bir şeylerin farkında olmanı sağlar. Ve bilincin yerindeyse eğer ıstırap yok olur.”
– Osho
Acı kaçınılmazdır, acı çekmek ise bir seçenektir…
Acı yaşamak ve bu acıyı çekmeye devam etmek hayatınızın bir parçasıdır. Bu iki durum, genellikle birbirlerinin eşanlamlısı olarak kullanılır. Ancak bu ikisiyle de baş etmek istiyorsanız, öncelikle ikisi arasındaki farklar neler anlamanız gerekiyor.
Acı, psikolojik olarak, belirli durumlarda veya yaşadığınız problemlerde ortaya çıkabilecek bir duygudur. Fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak sizi etkiler ve kişi iyileşene kadar bu durum sürer. Bu süreçte acının ne kadar süreceği, onu meydana getiren olayın büyüklüğü ile orantılı olduğu da unutulmamalıdır.
“Acı geçtikten sonra, genellikle onu unutuyoruz. Bilimin ilerlemesiyle, anestezi ve ağrı kesiciler sayesinde, atalarımız kadar acı çekmiyoruz artık. Bu, gittikçe acı çekmekten daha fazla korktuğumuzu açıklayan bir gerçektir.”
Öte yandan acı çekmek bir adım daha ileri gidiyor. Acı çekmek, gerçeği kabullenemediğinizde ve hayatınıza devam etmediğinizde ortaya çıkar. Bu tutum sizi dengesizleştirebilir, hatta hasta edebilecek düşüncelere ve duygulara sokar. Bu durumda acı çekmek, ortaya çıkan acının pek de gerekli olmayan bir sonucudur aslında.
“Kışın ortasındayken içimde yenilmez bir yaz olduğunu öğrendim.”
– Albert Camus
Acı çekmenin daha fazla yoğunluğa sahip olduğunu ve duygusal acıdan çok daha uzun süre devam edebileceğini belirtmek isteriz. Örneğin sevilen birinin kaybı sonrası acı çekmek kaçınılmazdır. Bu yara iyileşmeyi başaramazsa ve kapanmazsa, o zaman acı çekmeye devam edersiniz. Acı çekmeye devam ettiğiniz sürece başınıza gelen olayı kabul etmemiş olursunuz ve büyüyemezsiniz.
Acı ile büyümek
Travma sonrası büyüme hissi, kişi olan biteni kabul edip inançlarını yeniden yapılandırdığında ortaya çıkar. Bu süreç, bir kişinin bir depremden sonra evini yeniden inşa etmesi gibidir. Acı verici bir olay yaşadıktan sonra, hayatınızı yeniden nasıl inşa etmek istediğinizi düşünürsünüz ve bu durumu bir fırsata çevirebilirsiniz.
Dahası, kabul ettiğiniz bu yeni inançlar, dayanıklılığınızın iyice artmasına yardımcı olabilir. Bu yeniden inşa sürecinde, kişi genellikle önceden sahip olduğunu bilmediği güçlü özelliklerini keşfeder.
“İçinizde neşenin olduğu bir yer bulun ve bu neşe acılarınızı silsin.”
– Joseph Campbell
Acı bir olay yaşadığınız zaman sizi mutsuz kılacak güce sahip olan şey sizin tutumunuzdur. Psikoterapist Joan Garriga’ya göre herhangi bir kayıp yaşamak büyümek, rahatlamak, ve kendinizi etiketlerden kurtarmak için bir fırsat olabilir.
Her acılı süreçte hissedilen en büyük korku ve risk, bunun üstesinden gelemeyeceğinizi ve sadece acı çekeceğinizi düşünmenizdir. Sanki hep bir şeylerden şikayet eden, mağduriyet hisseden ve intikam duygusuyla dolu bir kişi olarak kalacağınızı sanırsınız. Bu anlamda acının insan yaşamında var olan içsel bir süreç olduğuna dikkatinizi çekmek isteriz. Bu süreçler sonucunda ise gerçek anlamda büyürsünüz
“Hayatta şanslı bir adam oldum, hiçbir şey benim için kolay değildi.”
– Sigmund Freud
Yol boyunca öğrenmek
Hayatta acı veren ve acı çekmenize neden olan şeyleri öğrenirsiniz. Büyük bir acıya temas ettiğinizde, kırılganlığınızın farkına varmış olursunuz. Aslında bu şekilde kendi değerinizi bilmenizi sağlayacak bir konuma da erişmiş olursunuz.
Her şey değişecek. Bulutların kaybolmasından sonra güneş, her zamanki gibi yeniden ışıl ışıl doğacak. Tüm bu güzel olaylar, içinizde yaşayan gücü keşfettiğinizde ortaya çıkacak. Bu keşiften sonra daha güçlü olacağınız için, zorla yürüdüğünüz o yollarda koşabilir hale geleceksiniz.
Söz konusu acı çekmek olduğunda, yeni ve iyi bir düzenin daima kaostan çıktığını görüyoruz. Bu kaos, hayatta daha ileride olabilmeniz için, size öğrenmeyi ve deneyimi birleştiren yeni bir düzen sunar. Bu acı dolu zamanları daha kolay hale getirebilirsiniz ve böylece üstesinden daha iyi gelebilirsiniz. Bu tutum, size daha fazla huzur sağlayacaktır. Unutmayın ki en büyük acılar, değişimi ve dönüşümü beraberinde getirir.
“Tanıştığım en güzel insanlar yenilgi, ıstırap, mücadele ve kaybın ne olduğunu bilen ve bu olayların derinliklerinden çıkmış kişilerdir.”
– Elisabeth Kubler Ross
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.