Logo image
Logo image

William James'ten En İyi 10 Söz

3 dakika
William James'ten En İyi 10 Söz
Tarafından yazılmıştır Sara Clemente
Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

William James’in hem felsefeye hem de psikolojiye yaptığı katkılar, her iki disiplin için de birçok teoriye ve açıklayıcı modellere ışık tutmuştur. James, psikolojik ve işlevselci yaklaşımı nedeniyle, Amerikan psikolojisinin babası olarak kabul edilip, aşağıda paylaşacağımız alıntıları, psikoloji anlayışını özetler.

James, ABD’de zengin bir ailede dünyaya geldi. 70’lerin onun hayatında önemli bir dönüm noktasıydı. Derin bir duygusal kriz geçirdi, evlendi ve 1872’de Harvard Üniversitesinde profesör olarak çalışmaya başladı. O zamandan beri bilinçli ve duygusal durumlar arasındaki ilişkiyi derinlemesine incelemeye yoğunlaştı.

İlk kitabı “Psikolojinin İlkeleri”, onu çok etkili bir düşünür haline getirdi. Ayrıca psikolojik araştırmaya en büyük katkısı da bu oldu. Bu yazar, büyük anlam ve bilgelik taşıyan bir dizi harika sözün de sahibidir.

“Hayal gücünüzde sıkıca tutabileceğiniz herhangi bir şey sizin olabilir.”

Zihnin bir bilgi nesnesi olması

William James, İşlevsel Psikoloji Okulunu, Harvard psikoloji laboratuvarını kurdu. Bu model, zihnin işlevsel ve temel olarak yararlı bir vücut parçası olarak çalışmasına odaklanmıştır.

“Benim kuşağımdaki en büyük keşif, bir insanın tutumunu değiştirerek hayatını değiştirebileceğidir.”

Some figure

Bilinci, bir nehir, sürekli bir düşünce, akıl yürütme ve zihinsel görüntü akışı gördü. Bu nedenle, akılda her şeyin sadece bağlam içinde anlaşılabileceği düşünülerek, çalışma için izole edilebilecek veya depolanabilecek hiçbir şey olmadığını iddia ederdi.

“Doğadaki en değişmez engel, bir insanın düşünceleriyle diğerinin arasındadır.”

William James’in bu alıntıları ile, işlevselliğin, davranışları bir bütün olarak değil, bütün bir sistem olarak anladığından, davranışsal psikolojinin ilkelerini nasıl benimsediğini açıklar.

“İnanç gerçek gerçeği yaratır.”

Bizim ulaşılmaz düşüncelerimiz

William James, kendi inançlarımızın, düşüncelerimizin ve fikirlerimizin, her birimize ait olduğuna inanarak, bunun başkaları tarafından erişilemez bir alan olduğuna inanırdı. Bu özelleştirme ya da erişilmezlik düşüncesi, felsefi psikoloji kavramımız üzerinde yankı uyandırdı.

“İki kişi bir araya geldiğinde, gerçekte altı kişi bir araya var. Her insanın kendini gördüğü, her insanın onu gördüğü kişi olduğu ve her insanın gerçekte olduğu kişiler vardır.”

Some figure

Bir şekilde, bu bir sınırlamanın farkına varmaktı: deneysel psikolojinin, insan düşüncesinin nasıl çalıştığını asla tam olarak anlayamayacağını kabul etmek. Bu, insan aklını inceleyerek, soyut bir yapıyı, “ben”i incelediğimizi var sayar.

“Dünyaya bakışımız, duymaya karar verdiklerimiz ile şekilleniyor.”

Pragmatik bir odak: aklın işlevi

Bu modelin ana fikri, gerçeğin aslında işe yarayan şey olmasıdır. Burada, “hakikat” kavramı yararlılığa dayanıyor. Yani, pragmatik, doğru olan, yararlı olan şeydir. Sonuçları, yansımaları ve bir şeyden elde ettiğimiz şeyleri, onu doğru veya yanlış olarak kategorize etmemizi sağlar.

“Duyanlar tarafından yanlış anlaşılan bir gerçekten daha kötü bir yalan yoktur.”

Bu onun en ünlü alıntılarından biridir. Görkeminin yanı sıra, gerçeğe dair fikirlerini çok net kılıyor. James için mutlak bir gerçek yok, sadece bakış açıları vardır.

“Kesinlikle kamuya açık ve evrensel bir bakış açısı yoktur.”

Bu sonraki alıntı, sonuçlara dayalı deneyimler veya davranışlar hakkında kendi anlamımızı nasıl yarattığımıza değinir. Yani, belirli bir olaydan sonra bir şeyleri yargılar, ve bu, anlam bulmak için çok göreceli bir yol olabilir.

“Yeterince uzun süre kötü düşünmenin ya da endişe duymanın, geçmiş ya da gelecekteki bir olayı değiştireceğine inanıyorsanız, farklı bir gerçeklik sistemi ile başka bir gezegende ikamet ediyorsunuz demektir.”

Some figure

Duygularla ilgili ana psikofizyolojik teorilerden birini buldu

Bu teori, James-Lange teorisi olarak bilinir. Bunu, aynı zamanda – 1884’te Carl Lange’den bağımsız olarak – önerdi. Bu, bir duygunun, fizyolojik değişikliklerin içsel algısının sonucu olduğu fikrine dayanıyor. Bu, üzgün olduğumuz için ağlamadığımız anlamına geliyor çünkü ağladığımızın farkında olduğumuz için üzgünüz.

“Hareket, hissiyatı takip ediyor, ama gerçekten aksiyon ve duygu bir araya geliyor; ve iradenin daha doğrudan kontrolü altında olan eylemi düzenleyerek, dolaylı olarak duyguyu da düzenleyebiliriz. ”

Bu teori “psikofizyolojik” dir, çünkü bedensel değişimlerle duyguya neden olan uyaranların algılanması arasındaki ilişkiye işaret eder.

Bu alıntılar William James’in nasıl düşündüğü ile ilgili en dikkat çekici şeyleri sembolize ediyor; birçoğu için onu psikolojinin babası yapan düşünceler.