Panik Atak mı, Anksiyete Atağı mı Yaşıyorsunuz?
Yazan ve doğrulayan psikolog Cristina Roda Rivera
Panik atak ve anksiyete atağı terimleri genellikle birbirinin yerine kullanılan ifadeler. Ancak, ne yazık ki bu terimler aynı anlamda değiller. Aslında, ortak semptomlara rağmen bazı temel özellikler onları ayırıyor. Endişelenmeyin, kafa karıştırıcı olsa da bu ikisi birbirinden rahatlıkla ayrılabilir. Aslında, psikoloji uzmanlarının bile genellikle panik atak mı yoksa anksiyete atağı mı sorularıyla bu iki terimi karıştırdığı durumlar söz konusu olabiliyor.
Bununla birlikte, farkı bilmemek, doğru tedaviyi bulmayı veya faydalı olacak başa çıkma becerileri geliştirmeyi zorlaştırabiliyor. Gördüğünüz gibi, bu farklılıklar bir anlambilim meselesinden de daha fazlası.
Anksiyete ve panik atak belirtilerini anlayarak hastanın sahip olduğu rahatsızlığın seviyesine ve atakların arkasındaki problemlere daha etkili bir şekilde temas edilebilir. Temel rahatsızlık ve bu rahatsızlığın evrim süreci de oldukça farklı olabilir. Bu nedenle, onları ayırt edebilmek çok önemli.
“Panik ataklar, bazı yönlerden sarhoş olmaya çok benzer, kendi kontrolünüzü kaybedersiniz. Görünüşe göre sebepsiz bir biçimde de ağlıyor olursunuz. Akşamdan kalmışlık hissiyle ertesi güne kadar uzun süre öylece ortada dolaşırsınız.”
– Sara Barnard
Panik atak mı yoksa anksiyete atağı mı?
Bir anksiyete krizi genellikle bir stres etkeni veya belirli bir endişeye tepki olarak ortaya çıkar. Örneğin, bir süredir işten çıkarılmakdan korkuyorsanız, patronunuz sizi ofisine çağırdığında anksiyete belirtileriniz yükselmeye başlıyor.
İnsanlar bir anksiyete atağı sırasında korkabilir ve endişeli olabilir. Kalpleri hızla atıyor olabilir ve ayrıca nefes darlığı da yaşayabilirler. Ancak bu durum oldukça kısa ömürlü olacaktır ve stres etkeni ile birlikte ortadan kalkacaktır.
Bu durumun aksine, gerçek bir tehlike veya görünürde bir neden olmadığında ise panik atak meydana gelir. Tetikleyici olmadığından, çoğu durumda oldukça öngörülemez bir biçimde ortaya çıkar. Panik atak geçiren bir kişi genellikle dehşet, korku veya endişeye kapılır.
Bu kişiler, öleceklerini, kontrollerini kaybedeceklerini veya kalp krizi geçireceklerini hissedebilirler. Aslında, göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi veya mide bulantısını içerebilen bir dizi fiziksel semptom da yaşarlar.
Bu koşullar DSM’de yer alıyor mu?
“Anksiyete atağı”, Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabının (DSM-5) son baskısında herhangi bir teşhis kategorisine dahil edilmemiş durumda.
- Anksiyete krizi, aslında anksiyete yaşayanlar için ortaya konulmuş ve yoğun veya uzun süreli sıkıntı dönemlerini tanımlayan ve daha çok konuşma dilinde kullanılan bir terim.
- Panik atakların tanımlanması ise daha kolay, çünkü üzerinde klinik bir fikir birliği bulunmakta. Mesela, bu konu ile ilgili DSM tarafından ortaya konulmuş resmi tanım şöyle: “Panik atak, gerçek bir tehlike veya görünürde bir neden olmadığında ciddi fiziksel reaksiyonları tetikleyen ani bir yoğun korku atağıdır”.
Anksiyete atağının belirtileri neler?
Burada anksiyete, ya tetikleyici ortadan kalkıncaya, onu yaşayan kişi alternatif bir başa çıkma stratejisi bulana ya da fizyolojik sistemini tüketene kadar uzun süre devam edebilecek bir zirveye ulaşır.
Bu durum, basit bir kaygı hissinden daha ciddi gelişir, ancak genellikle panik atak tarafından tetiklenen aktivasyon seviyelerine ulaşmaz. Dakikalar, saatler, günler veya haftalar sürebilir. Genellikle de aşağıdaki semptomlardan biri veya birkaçıyla kendini gösterir:
- Huzursuzluk veya bitkinlik veya gerginlik hissi.
- Fiziksel veya zihinsel eforun yokluğunda yoğun yorgunluk.
- Konsantrasyon zorluğu.
- Sinirlilik.
- Kas gerginliği.
- Endişeleri kontrol etmede güçlük.
- Uyku bozuklukları (uykuya dalma veya uykuya devam etmede zorluk veya huzursuz ya da yetersiz uyku).
Terapist Ginger Poag, anksiyete atağını gelecekteki olası olaylar hakkında bir endişe dönemi olarak tanımlamıştır. Bir anksiyete atağının panik atak başlangıcı olduğu zamanlar da bulunabiliyor.
Bunların aksine, anksiyete atakları bir anksiyete bozukluğunun semptomları olarak görülmez. Aslında kaygı, belirli uyaranlara veya durumlara verilen doğal bir tepki ve bu tür ataklar, böyle bir duygunun yalnızca daha yoğun biçimleri olarak ortaya çıkarlar.
Dahası, anksiyete atakları genellikle kaçınma ya da aşırı temkinli davranışlar gibi reaksiyonlara yol açar. Örneğin, sosyal kaygı nedeniyle, bunu daha önce yaşamış biri geçmişte kendisini endişelendiren yerlerden veya durumlardan kaçınabilir.
Yaşadığımız şey panik atak mı? Belirtileri neler?
Bu durum, ciddi fiziksel reaksiyonları tetikleyebilir. Bu tarz bir atak esnasında kalp krizi geçirdiğini düşünen pek çok kişi olabiliyor. Hatta, bazıları 112’yi bile arıyor çünkü vücutlarında neler olduğunu bilemiyorlar. Genellikle aşağıdaki semptomlardan en azından bazılarına sahip oluyorlar ve bunlar genellikle yaklaşık 10 ila 15 dakika sürebiliyor:
- Ölüm veya yakın bir tehlike hissi.
- Kontrolü kaybetme veya ölme korkusu.
- Hızlı kalp atışları.
- Terleme.
- Titreme.
- Nefes darlığı veya boğaz sıkışması.
- Sıcak basmaları.
- Mide bulantısı.
- Karın krampları.
- Göğüs ağrısı.
- Baş ağrısı.
- Baş dönmesi veya bayılma.
- Uyuşma veya karıncalanma.
- Uzaklaşma veya kopma hissi.
İnsanlar genellikle panik atak geçirdiklerinde acil bir durumu çağrıştıracak şekildeki bir tehdit hissine sahip olacaktır. Böylece, yardım isteyerek veya yaşadıkları her durumdan kaçmaya çalışarak bu duruma yanıt verirler. Bazı insanlar hayatlarında sadece bir veya iki defa panik atak geçirmiştir.
Bunlar genellikle aşırı miktarda stres veya baskı altında meydana geliyor. Ayrıca, tekrarlanan panik ataklar genellikle panik bozukluğunun da bir belirtisi olacaktır. Bazı travmatik olaylar sonunda, bu ataklar, bir kişide panik bozukluklarını tetikleyebilir.
Panik atak mı anksiyete atağı mı olduğunu nasıl ayırt edersiniz
Bir anksiyete atağının ve panik atağın semptomları oldukça benzer olacaktır. Bu nedenle, onları doğru bir şekilde tanımlamak zor da olabilir. Aşağıda sıralayacağımız bu ipuçları, bu ikisini ayırt etmek açısından size yardımcı olabilir:
- Panik ataklar genellikle bir tetikleyici olmadan gerçekleşir. Kaygı, esas olarak algılanan bir tehdide verilen tepki olacaktır.
- Panik atağın semptomları yoğun ve rahatsız edici olacaktır. Aslında, genellikle bir uzaklaşma veya kopma hissi içerirler. Anksiyete semptomları yoğunluk olarak değişir ve hafiften ciddiye doğru gidebiliyor.
- Panik ataklar aniden ortaya çıkarken, anksiyete semptomları dakikalar, saatler ve hatta günler içinde kademeli olarak yoğunlaşıyor.
- Son olarak, panik ataklar dakikalar içerisinde kaybolurken, anksiyete semptomları daha uzun sürelerde hüküm sürebiliyor.
Panik atak ile anksiyete atağı arasındaki farkı bilmek çok önemli, çünkü birçok hasta bir tanesini yaşarken aslında diğerini yaşadığına inanır. Bu kafa karışıklığı, birçok insanın tıbbi yardım istememesinin de nedeni olabiliyor.
En kötü senaryoda, ayırıcı tanıyı koyan kişi bu iki durumu birbiri ile karıştırırsa, bir kişi ihtiyaç duymadığı bir ilaca bağımlı hale bile gelebilir. Bu nedenle, profesyoneller farklılıkları gerçekten çok iyi anlamalı.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.