Önemli Bir İşten Önce Stresi Azaltan Bu Yöntemi Duydunuz mu?
Bazı stresli anlarda, yaşadığımız endişe daha da kötü bir hal alır ve nereye kadar dayanabileceğimiz gerçekten de bir testten geçer. İş görüşmeleri, önemli sunumlar, sınavlar veya yeni iş yerinizdeki ilk gününüzü bir düşünün. Bunun gibi durumlarda, ekstra bir güven duygusuna ihtiyacımız olur ama buna her zaman erişemeyiz.
Bazıları için, yukarıda ifade ettiğimiz bu durumlar, kendilerine biraz stres yaşattıktan sonra, geçip gider ve başkalarına kıyasla, durumu nazaran daha kolaylıkla idare ederler. Diğerleri için ise, dengelerinin bozulduğunu görmek ve işi oradan toparlamak gerçekten zor olur.
Kimi insanlar, yaşamlarının bu bölümlerini, travmanın sınırlarında yaşadıkları günler olarak adlandırıyor. Gerçek şu ki, önemli anlardan önce neredeyse herkesin sinirlerinin gerilmesi gayet normal bir durumdur.
Önemli bir durumla karşı karşıya kaldığımızda, bir dereceye kadar korkmak kaçınılmaz bir durumdur. Bununla birlikte, bunun gibi durumlarda meydana gelen kaygıyı en aza indirmemize yardımcı olabilecek bir yöntem var.
Harvard Üniversitesinde görevli uzmanları tarafından geliştirilmiş ve onaylanmış bir yöntemden bahsediyoruz. Aşağıda sizlere bu yöntemin ne olduğunu açıklayacağız.
Kaygı kontrol testi
Bu yöntem, Harvard Business Schoolda görevli psikologlar tarafından geliştirilmiştir. Yöntemi, geçici krizler üzerine yapılan çalışmalara dayanarak tasarlayan psikologlar, elde edilen bulgulara göre, bunun gibi durumlarda yapmamız gereken şey, büyük bir sembolik değere sahip bir dizi eylemi hayata geçirmektir.
Uzmanlar, belirli durumlarda ortaya çıkan aşırı kaygı durumundan muzdarip olan insanlara önerdikleri bu yöntem ile, genellikle çok iyi sonuçlar elde edildiğinin altını çizmektedir.
Uzmanlar, bu teorilerini doğrulamak adına ilginç bir deney gerçekleşti. Çok gergin olan bir grup insana, büyük bir kitle karşısında, oldukça zor bir parçayı bir kaç dakika boyunca söylemeleri gerektiğini söylediler.
Katılımcıların çoğunun, kendilerine has bir nevi ritüellerinin olduğu gözlemlendi. Katılımcıların çoğu, kendi kendilerine yüksek sesle: “Sakin ol” ya da “Yaparsın” veya ”O kadar da kötü bir şey değil” gibi cümleler ile tenkit etmeye çalıştı.
Bunu yapmalarının nedeni, hissettikleri endişeyi en aza indirmeye çalışmalarıydı. Bununla birlikte, iyi niyetli olsa da, bu eylemler çok da etkili olamamaktadır.
Araştırmacılar, bu gruptan bazılarını seçip, farklı bir strateji kullandı. Bu gruba, o an içerisinde nasıl hissettiklerini gösteren bir çizim yapmalarını istediler. Ardından, bu çizimi parçalayıp, çöp kutusuna atmaları istendi. Bu basit egzersizi yapanlar, kaygılarını daha iyi bir şekilde kontrol edebildiler.
Zor anlarda kaygı kontrolü
Psikologlar, kendi kendimize sakin olmamız gerektiğini söylemenin, hissettiğimiz endişeyi ortadan kaldırmak için en iyi yol olmadığını söylüyor. Aklını kaçırmış birine sakin ol demek ile eş değer bir durum olduğunu belirtiyorlar.
Bazen bunun tam tersini yapıyoruz: sakinleştirmeye çalıştığımız insanı daha fazla strese sokuyoruz. Aynı şey kendi kaygılarımız için de geçerlidir. Kendi kendinize “sakin ol” derseniz, sonuç olarak kendiniz daha da gergin hissedersiniz. Bunun nedeni, strese ek olarak bir de öfke ile başa çıkmanız gerektiğidir.
Önemli olayların öncesinde ortaya çıkan kaygılarımız, kontrolümüzü kaybettiğimizin bir göstergesidir. Neler olacağını bilemeden veya bilgimiz dışında gerçekleşen olayları kontrol etmeye çalışmak, olumsuz durumlara yol açabilir.
Bu nedenle, çalışmanın da önerdiği gibi, otomatiğe alınmış bir ritüel, bir sonraki adımda karşımıza çıkacak olan gelişmeleri kontrol altına almamıza yardımcı olur. Ve bunu sağlamak adına yapacağını ritüel sizin için özelse, daha da etkili olacaktır.
Kendinize bir ritüel belirleyin
Sonuç olarak, stresli bir durumdan önce bir ritüel yaratmak ve bunu hayata geçirmek, duyduğunuz endişeyi azaltabilir. Bir ritüel, her zaman aynı şekilde yapılırsa bir ritüel haline gelir.
Şarkıcılar bazen konserlerinden önce boğazlarını ısıtır. Futbolcular, oyuna girecekleri zaman, sahadaki çimlere dokunur, haç çıkarır ya da sahaya belirli bir koşu stili ile girerler. Bazı televizyon sunucuları, canlı yayına çıkmadan önce bir bardak çay içer ya da beş dakika kestirir.
Sizler için etkili olacak ritüellere bazı örnekler: güçlü olduğunuz zamanları hatırlayarak, nefes alma egzersizleri yapın ya da size ilham veren insanların fotoğraflarına bakın. Bunlardan biri sizi başka diyarlara götüren kendi fotoğrafınız bile olabilir.
Eğer seçtiğiniz fotoğraf size aitse, bu fotoğraf, sizi endişelendiren duruma benzer bir durumu anlatıyorsa en iyisi olur. Muhtemelen, kontrol tamamen sizde olmadığı zamanlardan geçtiğiniz olmuştur, ancak yine de bir yolunu bulup başarıya ulaştınız. Aynı zamanda, en büyük korkunuzu da bir kağıda yazıp, sonradan bu kağıdı çiğneyip, tükürmek de iyi bir fikirdir.
Bunların hiçbiri büyülü işler değildir. Bu tür ritüeller, yalnızca sizlerin bilinçli ve bilinçsiz güçlerini bir araya getirmek içindir. Nasıl yaparsanız yapın, kendi simgesel ritüelinizi yapın. Çılgın gözükse bile, kaygılarınızı ve onu besleyen olumsuz düşüncelerinizi durdurmanın harika bir yolu olduğunu siz de göreceksiniz.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.