Marilyn Monroe'dan 12 Alıntı: Efsaneyi Yaratmak

Bugünlerde Marilyn Monroe’nun yüzünü tanımamak neredeyse imkansız bir olaydır. O, zamanla ölümsüzleştirilmiş ve neredeyse her yerde gördüğümüz bir yüz haline gelmiştir. Onun yüzünün 20. yüzyılın bir sembolü ve modern zamanın bir efsanesi olduğu şüphesizdir. Ama bu altın buklelerin ve büyüleyici gözlerin ardında gerçekte ne var? Marilyn Monroe’dan alıntıladığımız bu sözler bize bununla ilgili küçük bir pencere açabilir.

Norma Jean Baker 1 Haziran 1926 günü Los Angeles’ta dünyaya geldi. Anne ve babası o doğmadan önce ayrılmıştı. Bu da onun kendisine ayıracak çok vakti olmayan yalnız bir anneyle büyümesi demekti. Bu yüzden annesi onu geçici olarak bir koruyucu aileye verdi.

“Eğer tüm kuralları takip etseydim, hiçbir yere gelemezdim.”

– Marilyn Monroe

Norma Jean Baker’ın çocukluğu kolay değildi. Bazen annesine gidiyor olsa da genelde evden eve geçen bir hayatı vardı. Her zaman sorunlarla çevrili bir hayatı oldu, hatta cinsel istismara bile uğradı. Tüm bu olanlar Norma’nın hayatında sonsuza dek yer edecek özgüven sorunlarına yol açtı.

Bir yetişkin olarak, bir silah fabrikasında çalışmaya başladı. Bir gün bir dergi onun fotoğrafını çekti ve böylece model olarak çalışmaya başladı. O andan itibaren Marilyn Monroe ismiyle anılmaya başladı. Ayrıca kızıl-kahve olan saçını da şu an hepimizin bildiği o efsanevi sarıya değiştirdi. Moda dünyasından filmlere kadar uzanan Marilyn Monroe efsanesi işte böyle başladı.

Marilyn Monroe’nun aşk, başarı ve yalnızlık hakkındaki alıntıları. Bilgelikle dolu ve onun nasıl biri olduğunu gözler önüne seren sözler.

Marilyn Monroe, bir 20. yüzyıl efsanesi

Efsaneler dünyayı daha iyi anlamamıza yardım etmek için vardır. Bu yüzden antik kültürlerde her türlü kavramı açıklayan efsaneler bulunur. Bugünlerde efsane kavramı biraz değişti. Şimdi medya aracılığıyla belli şeylere yeni anlamlar katarak yeni efsaneler oluşturuyoruz.

Roland Barthes’a göre, efsaneler birer ürün, kültürel bir malzeme ve yeni bir dildir. Dile dair temsiller bir gösterici ve gösterenden oluşur ve bunlar ayrılmaz bir ikilidir. Ama efsaneler bir adım daha ileri gider: göstericiye yeni bir anlam eklerler. Böylece yeni bir temsil ortaya çıkar: efsane.

Bunun dışında, Barthes, efsaneleri okumak için üç farklı yol düşünmüştür:

• Kuşkucu okuma: aslına uygun okuma, gazetecilerin kullandığı yöntem gibi.
• Efsaneyi aydınlatarak okuma: bu okuma türü efsanelere bir ışık tutar ve bunların ne kadar yapay olduğunu ortaya koyar.
• Dinamik okuma: bu çoğu okuyucunun kullandığı yöntemdir, bir şeyi aydınlatma amacı gütmeden okumayı ifade eder.

Tüm bunların yanında, Marilyn Monroe’nun bir fotoğrafını gördüğümüzde onu bir seks ikonu ya da erotik bir kişi olarak görüyoruz. Gerçek Marilyn’ı görmüyoruz, onu bunun ötesinde bir şeyle anlamlandırıyoruz.

Peki ya Marilyn Monroe efsanesinin arkasında gerçekte ne var? Bu 12 benzersiz sözle size bu ikonik 20. yüzyıl film yıldızı hakkında biraz daha fazla bilgi vermek istiyoruz.

“Hollywood öyle bir yerdir ki size bir öpücük için binlerce dolar ödenirken ruhunuz için elli kuruş bile alamazsınız.”

Marilyn Monroe çok büyük bir Hollywood yıldızıydı. Ama her ne kadar naif bir görüntüsü olsa da kışkırtıcı ve yansıtıcı bir ruha sahipti. Bu sözüyle anlıyoruz ki, o film dünyasının bir parçası olsa da hala bu dünyanın en karanlık yönlerini görebiliyor ve bunları dile getirebiliyordu.

“Bir kariyer sahibi olmak harikadır ama soğuk bir gecede ona sarılarak rahatlayamazsınız.”

Tüm başarısına rağmen, Marilyn Monroe kendini her zaman çok yalnız hissetti. Gerçek şu ki, tek başına başarılı olmak bir insan için yeterli değildir. Eğer zirveye tek başına çıkarsanız ve bu yolda ilişkilerinizi feda ederseniz orada acı gerçekle baş başa kalırsınız. Bu belki de o kadar acı olur ki hiç kimse oraya kadar çıkmak bile istemez.

“Bazen tüm hayatımın büyük bir reddedilme olduğunu hissediyorum.”

Marilyn Monroe’nun sert geçen çocukluğu, yaşadığı istismar, depresyon ve film dünyasının talepkarlığı onda çok ağır bir etki bırakmıştır. Kim bu kadar güzel bir kadının içinde saklı bu kadar çok problem olduğunu düşünebilirdi ki? Dış görünüş yanıltıcı olabilir, çünkü Marilyn Monroe göründüğünün aksine özgüvensiz bir insandı.

“Biriyle birlikte mutsuz olmaktansa tek başına mutlu olmak daha iyidir.”

Bu Marilyn Monroe alıntısı günlük hayatınızda düşünmeniz gereken bir sözdür. O, hayatı boyunca sürekli mutluluğu aradı. Ama birçok partneri olmasına rağmen her zaman bir şeylerin yanlış olduğunu hissetti. Bu yüzden bu söz çok gerçek ve dürüst bir alıntı. Bir partnerinizin sizi mutsuz etmesine asla izin vermemelisiniz çünkü her zaman tek başınıza mutlu olmanın yolunu bulabilirsiniz.

“Köpekler asla ısırmaz. Bunu sadece insanlar yapar.”

Toplumla ilgili büyük hayal kırıklıkları ve insanlarla yaşadığı şeyler ona bunu söyletmiş olabilir. En güvendiğimiz canlılar her zaman insanlar olmayabilir.

“Kadın olabildiğim sürece erkeklerin hakim olduğu bir dünyada yaşamaya aldırmıyorum.”

Eğer Marilyn Monroe bir konuda dik durduysa o da kadınlığı olmuştur. O, her zaman bir kadın olmaktan gurur duyduğunu belirtmiştir. Tüm zorluklarına ve hayatta çektiklerine rağmen hiçbir zaman kadın olmanın değerini savunmaktan vazgeçmemiştir.

“Kusurlar güzeldir, delilik zekicedir ve tamamen sıkıcı biri olmaktansa saçma birisi olmak çok daha iyidir.”

İnsanlar, Marilyn Monroe’nun IQ ‘sunun 165 olduğunu söylüyor, ki bu ortalamanın çok üstünde bir sayı. Hatta Albert Einstein’ın IQ’sundan bile daha yüksek. Marilyn Monroe, zekaya hayran olan bir kadındı ve zeki insanları çekici bulurdu. O aptal sarışın imajının arkasında bir dahi gizliydi. Bu da onun zekasını kanıtlayan sözlerinden biridir.

“Başarı, birçok insanın sizden nefret etmesine sebep olur. Bu keşke böyle olmasaydı. Etrafınızdakilerin gözlerinde kıskançlığı görmeden başarının tadını çıkarabilmek harika olurdu.”

Marilyn Monroe’nun vücudu kadınları çok kıskandırdı ve erkekleri de çok büyüledi. Başarısının dış görünüşüyle büyük ölçüde ilgisi vardı ama o sahte gülümsemenin arkasında acı çeken ve dünyadaki yerini bulmaya çalışan bir kadın vardı. Kıskançlık çok zarar verici olabilir ve Marilyn hayatının çoğunda buna maruz kaldı.

“Hollywood’ta bir kızın erdemi saç modelinden daha önemli değildir. Kim olduğunuza göre değil nasıl göründüğünüze göre yargılanırsınız.”

Yine, film endüstrisi ve o zaman kadınlara nasıl davranıldığıyla ilgili çok eleştirel olduğunu görüyoruz. Kadınlar sürekli olarak güzellik ve cinselliğin objesi olarak görülmüş ama hiçbir zaman entellektüeliteleri ile değerlendirilmemiştir. Marilyn Monroe’nun birçok sözü bu konudaki fikirlerini ortaya koymaktadır.

“Eğer içinde aşk varsa hiçbir cinsellik yanlış değildir.”

İnsanlar Marilyn Monroe’nun biseksüel olup olmadığıyla ilgili çok konuşmuştur. Ama bu alıntı gösteriyor ki o, gerçek olduğu sürece aşkın tüm türlerine karşı açıktır.

“Aşkın mükemmel olması gerekmez, sadece gerçek olması gerekir.”

Monroe, çocukluğunda sürekli olarak ilgi ve şefkat eksikliği çekti. Hiç güçlü aile bağları ve ebeveyn figürleri olamadan evden eve gezdi… Bu yüzden, hayatı boyunca hep şefkati aradı. Üç kez evlendi ve bunun dışında da birçok sevgilisi oldu. Buradan anlayacağımız şey onun kendisine tutarlı bir sevgi bulmakta çok zorluk çektiğidir. Ya da onun deyişiyle gerçek bir sevgi.

“Bir insan olarak kendimi bulmaya çalışıyorum, bazen bu hiç de kolay olmuyor. Milyonlarca insan tüm hayatını kendini bulamadan geçiriyor.”

Bu, Marilyn Monroe’nun kendini bulma, geliştirme ve zorluklarla başa çıkma yolundaki duraksız savaşına net bir örnektir. Birkaç kez ilaç kez kullanmak durumunda kaldığı da bilinmektedir ve bu ilaçlar da onun sonu olmuştur.

Bu tahrik edici, feminen, göz alıcı kadının arkasında aslında tüm hayatı boyunca kendini bulmaya çalışmış geçmişi karanlık bir kadın saklıydı. Hepimizin bir noktada hissettiği gibi bir uçurumun kenarındaymış gibi hissederek depresyon ve panik atak nöbetleri yaşadı. Bugüne kadar hala onun ölümü bir gizem perdesidir. Onun hayatı ve ölümü hakkında birçok farklı teori ve komplolar bulunmaktadır.

“Ben bencil, sabırsız ve biraz da özgüvensizim. Hatalar yaparım, kontrolden çıkarım ve bazen de başa çıkması çok zor bir insan olurum. Ama eğer beni en kötü zamanımda kabul edemiyorsan, en iyi günlerimde yanımda olmayı da hak etmiyorsun.”

– Marilyn Monroe