İlişkinizde Daha Çok Duygusal Yakınlık için 5 Tavsiye

Duygusal samimiyet, bir kişiye yakınlık duymaktır. Empatiye dayanan gerçek ve karşılıklı bir duygudur. Duygusal yakınlık barındıran bir ilişkide yargılanmaktan ya da kabul görmemekten korkmadan, doğru şeyi düşünmediğimiz ya da yapmadığımız için kendimizi kötü hissetmeden kişisel duygularımızı paylaşabiliriz.

Bu tür yakınlık gerçek dostluğun en temel özelliklerindendir ve özgün olması istenen her kişisel ilişkide mevcut olmalıdır.

Duygusal yakınlık arkadaşlar arasında, aile ilişkilerinde ve romantik ilişkilerde olabilir. Hatta bazı insanlar, evcil hayvanlarıyla bu duyguyu yaşayabilir. Paylaşılan bu yakınlık hissi hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için önemlidir. Bu his bize güvenlik verir, öz güvenimizi güçlendirir ve başkalarına güvenmemiz için bize yardımcı olur.

Duygusal yakınlık ilişkilerde önemlidir ama bazen yakın olmamız gereken kişilere karşı bu samimiyet duygusunu hissetmek zor olabilir. Aşağıdaki tavsiyeler, hayatınızdaki önemli kişilerle daha derin bir bağlantı kurabilmeniz için size yardımcı olacak.

1. İnsanlarla aranıza neden mesafe koyduğunuzu anlayın

İnsanlarla aranıza duygusal bakımdan niçin mesafe koyduğunuzu biliyor musunuz? İnsanları kendinizden uzaklaştırmanızın bir nedeni vardır. Belki de insanlara olan güveninizi kaybettiren bir şey yaşamışsınızdır. Belki de yakınlığın olmadığı bir ortamda büyüdünüz ya da başkalarına karşı alaycı bir tavır geliştirdiniz.

Nedeni ne olursa olsun ilerleyebilmek için bunu anlamanız gerek. Biriyle yakınlık kurmamak için gerçek nedenleriniz olabilir. Bu durumda, devam etmeyin. Ancak konuyla hiç ilgisi olmayan gizli bazı nedenler de olabilir ve bunlar kişisel ilişkiler kurmanıza engel oluyor olabilir.

2. Yavaş yavaş fiziksel teması artırın

Duygusal yakınlık, her tür ilişkide önemli olan bir fiziksel unsura sahiptir. İlişkilerinize ve çevrenizdeki insanların ilişkilerine bakın. Duygusal yakınlığı güçlü olan kişiler birbirine dokunur.

Duygusal yakınlığı yavaş yavaş artırabilmek için birbirimize dokunmak ve tekrar güven inşa etmek gerekir. Bu temas, zorla değil içten olmalıdır. Küçük adımlarla gerçekleştirilmelidir çünkü samimiyet kaybedildiğinde ya da insanlar arasına bir duvar yapıldığında sorunların üstesinden gelmek çok güçtür.

3. Fiziksel ve duygusal yakınlık arasındaki farkı anlayın

Üretken bir roman yazarı olan Barbara Cartland’ın dediği gibi: ”Erkekler için cinsel ilişki, kimi zaman yakınlıkla sonuçlanabilir. Kadınlar için yakınlık, bazen cinsel ilişki ile sonuçlanır.” Bunun ne kadarı doğru?

Belki genel olarak erkeklerin duygularıyla bağlantılarını kopararak cinsel ilişki konusunda basit bir yaklaşım gösterdikleri doğrudur. Kadınlar için ise cinsel ilişki, daha fazla yakınlığa giden bir köprü olabilir.

Elbette bu katı bir kural değildir ancak fiziksel ve cinsel yakınlığın iki farklı bakış açısı tarafından nasıl anlaşıldığını görmemize yardımcı olmaktadır. Her halükarda, fiziksel yakınlığın duygusal yakınlıkla sonuçlanacağını söylemek doğru olmaz. Özellikle de fiziksellik dışında bir ilişkiyle desteklenmiyorsa.

Romantik olmayan ilişkilerde de aynı prensibi uygulayabiliriz. Sırf zorunluluktan ya da alışkanlıktan kaynaklanıyorsa, insanlar arasında fiziksel temas hiçbir şey ifade etmez. Duygusal yakınlık, fiziksel yakınlığa bağlı değildir. Diğer insanlara nasıl bağlı olduğunuz da yakınlığın seviyesini belirler.

4. Yavaş yavaş paylaşmaya başlayın

Önemli bir diğer nokta da hislerimizi, fikirlerimizi, arzularımızı ve öfkemizi başkalarıyla paylaşmaya başlamaktır. İnsanlar birbirlerini bu şekilde duygularını açarak tanırlar.

Diğer yandan, hemen kişisel konulardan konuşmaya başlarsanız, karşınızdaki kişinin sizden uzaklaşması mümkündür. Bilhassa, olumsuz şeylerden söz ediyorsanız. Belli bir konuda düşüncelerinizi paylaşmak için uygun bir zamanı bekleyin. Düşüncelerinizi, duygularınızı, umutlarınızı paylaşmayı bir alışkanlık haline getirin. Ama bunu yavaş yavaş ve doğru zamanda yapın. 

5. Hiçbir şeyi zorlamayın

Yazımızın başında duygusal yakınlığın iki ucu olduğundan söz ettik. Bazı şeyleri zorlamaya çalışırsanız, kendinizi güç bir durumda bulabilirsiniz. Duygusal yakınlık, doğal bir şekilde gelişmelidir. Ayrıca gerektiğinde her şeyi yavaştan almayı ve geri çekilmeyi bilmek gereklidir. Her şeyi mahvetmek istemiyorsanız, karşınızdaki kişiden çok fazla şey istemeyin.