Logo image
Logo image

Gıda Neofobisi Nedir? Nasıl Ortaya Çıkar?

3 dakika
Yemek yemek çok basit bir süreç gibi görünüyor. Sadece ağzımıza yiyecek koyarız, çiğneriz ve yutarız. Ancak, aslında o kadar da basit değildir. Yemek yemek, birçok insan için gerçek bir zorluk olabilen inanılmaz derecede karmaşık bir süreçtir.
Gıda Neofobisi Nedir? Nasıl Ortaya Çıkar?
Sergio De Dios González

Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González

Tarafından yazılmıştır Judith Francisco
Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Yiyecek veya gıda neofobisi, bir çocuğun yeni yiyeceklerden korkması veya yemeyi reddetmesidir. Bu davranış, çocukların gelişiminin belirli bir aşamasının önemli ve karakteristik bir özelliğidir.

Aileniz veya arkadaşlarınızla yemek yediğiniz anları paylaşmak harikadır. Çoğu kültürde, aynı zamanda çoğu bayramın ve kutlamanın da temelini yemek ile ilgili ritüeller temsil eder. Harika bir deneyimdir gerçekten de… aile üyelerinden birinin yemek neofobisi olmadığı sürece tabii ki. Durum buysa, yemek zamanları genellikle yorucu ve kaotik bir hale gelir ve sürekli bir biçimde müzakere içeren diyalogları gerektirir.

Yemek yemek çok basit bir süreç gibi görünüyor. Sadece ağzımıza yiyecek koyarız, çiğneriz ve yutarız. Ancak, aslında o kadar da basit değildir. Yemek yemek, birçok insan için gerçek bir zorluk olabilen inanılmaz derecede karmaşık bir süreçtir. Birçok sistemin işbirliği ve koordinasyonunu gerektirir.

Yiyecek neofobisine ne sebep olur?

Yeni yiyecekleri denemeye yönelik bu isteksizlik, insanlar dahil tüm omnivor türlerin karakteristiğidir. Bizi potansiyel çevresel tehlikelerden korumak için doğuştan gelen bir tepkidir. Doğal ortamımızda birçok gıda zehirli olabilir. Bu nedenle, yeni yiyeceklerle karşılaştığımızda doğal tepkimiz ihtiyatlı olur. Mümkün olduğunca yeni gıdalardan kaçınırız ve bunun yerine tanıdık yiyecekler tüketiriz. Bu nedenle, yiyecekleri yalnızca birkaç kez denedikten sonra güvenli kabul ederiz.

Some figure

Bir başka olası neden de lezzet öğrenme sürecidir. İnsanların dört temel lezzet reseptörü vardır: tuzlu, acı, ekşi ve tatlı. Tatlı ve tuzlu ağırlıklı tatlar, bebekler tarafından bile, doğar doğmaz yani doğuştan gelen bir yetenekle tercih edilmektedir. Çocuklar tatlılara, yetişkinlerden daha meyillidir.

Lezzet öğrenimi aslında doğumdan önce başlar. Bu nedenle bebekler, hamile annenin tükettiği belirli tatları tercih etme eğilimindedir. Hamilelik gibi bebekler de emzirme yoluyla tatları keşfederler. Bazı tatlar anne sütünden geçer. Bu nedenle, hayatın bu aşamasında, bu tatlara maruz kalmak, bir bebeğin ilk lezzet derslerini oluşturur.

Gıda neofobisi isimli durumun özellikleri nelerdir?

Yiyecek neofobisi temel olarak iki kritik aşamada ortaya çıkar: sütten kesme (4-8 aylık) ve özerklik (15-36 aylık). İlk aşamada anne-çocuk bağı, çocuk kendini güvende hissettiği için gıda neofobisini önlemeye yardımcı olur. En sorunlu aşama, bir bebeğin 15 aylık büyüklüğe eriştiği dönemde ortaya çıkar.

Yiyecek neofobisinin özelliklerinden biri, çocukların yeni yiyeceklerin tatsız olacağına inanmasıdır. Bu nedenle, çocuğunuz ile yeni yiyecekler denemek söz konusu olduğunda olumlu deneyimler yaratmak önemlidir. Mesela, taklit yönteminin kullanılması, iyi sonuçlar verme eğiliminde olacaktır. Örneğin, sizin belirli bir yemeği yediğinizi ve onu sevdiğinizi gösteren işaretleri görürse, büyük olasılıkla çocuğunuz da onu denemeyi kabul edecektir.

Yeni yiyecekleri denemeye yönelik bu isteksizlik, aşağıdaki durumlar söz konusu olduğunda daha sık ortaya çıkar:

  • Hayvansal kökenli yiyeceklere karşı hayvansal olmayan yiyecekler denenmesi.
  • Çiğ ve pişmiş yiyecekler arasındaki değişimler.
  • Tatlılara karşı ekşi veya acı tatların denenmesi.

Gıda neofobisi ile baş etmenin en iyi yolu nedir?

Araştırmalar, ebeveynlerin çocuğun davranışına yönelik tutumunun, çocukların yemek tercihlerinin gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, yararlı bir diyetin geliştirilmesini teşvik etmek için, ebeveynlerin çocuklarına sundukları yiyeceklerin her biri hakkında önyargıları olduğunu akılda tutmak önemlidir. Örneğin, lezzetli yiyeceklere karşı kısıtlayıcı bir tutum, bir çocuğun bu yiyeceklere olan eğilimini ve bu yöndeki tercihini de artırır. Ancak belirli yiyeceklere karşı liberal bir tutum, tam tersi bir etkiye sahip olma eğilimindedir.

Some figure

Çocuğun ebeveynleriyle yeni yiyecekleri tattığı zevkli durumlar, bu durumlarda tüketilen yiyeceklerle olumlu ilişkilere katkıda bulunma eğilimindedir ve bunun tersi de geçerlidir. Bütün bunlar, ebeveynlerin çocuklarının yeme alışkanlıklarına verdiği tepkinin, sağlıklı gıda tercihlerinin geliştirilmesi söz konusu olduğunda ne kadar önemli olduğunun kanıtıdır.

Yiyecek neofobisi genellikle çocuk 5 veya 6 yaşına geldiğinde azalır. Bununla birlikte, çocuğun ebeveynlerinin, bunun üstesinden gelebilmeleri ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarını benimseyebilmeleri için onlara karşı sabırlı olmaları gerekir.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.