Duygusal Mantık: Nedir ve Sonuçları Nelerdir?
tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Sergio De Dios González
Bir şeye dair hiç kanıtınız olmasa da onu canlı bir şekilde deneyimlemek nasıl bir his biliyor musunuz? O zaman, en rahatsız edici psikolojik durumlardan birini birinci elden tanıklık ediyorsunuz demektir. Bu durum, duygusal mantık denen yaygın bir sorundur.
Duygusal mantık, bir tür bilişsel bozukluğu anlatan bir terimdir. Bilişsel Terapinin kurucusu Aaron Beck, bu terimi 1970’lerde ilk kullanan kişidir.
Beck’e göre, ne zaman duygusal tepkilerinizin gerçeklikle örtüştüğünü düşünürseniz bu bir duygusal mantık vakasıdır. Yani gerçek kanıtları bi kenara atar ya da yoksayarsınız ve sadece kendi duygularınızdan yola çıkarak elde ettiğiniz “gerçeklik”e dikkat edersiniz. Bunun yanı sıra, Beck bu tür bir mantığın genellikle istemsiz, kontrol edilemeyen ve otomatik olarak gelen negatif düşüncelerde görüldüğünü söylemektedir.
Hisler geçerli doğrular değildir
Duygusal mantık, hissettiğiniz şeyin genellenebilir bir şekilde doğru olduğunu var sayar. Örneğin, eğer üzgün hissediyorsanız, hayat sizin için iyi gitmiyor ve şanssızsınız demektir. Tabi ki, duygularınızı dinlemek iyi olabilir. Ama eğer size gerçekte olanlardan çok farklı hissediyorsanız değil.
Hisleriniz ne kadar kuvvetliyse ikna olmanız da o kadar şiddetli olur ve bu durum genellikle duygusal fırtınanız dinene kadar devam eder. Duygusal mantığın etkisi altında olduğunuzda duygusal sorunlara yol açan otomatik düşüncelere inanırsınız. Sonrasında da olan her şeyi duygularınız üzerinden anlamlandırmaya çalışırsınız.
Bu yüzden, duygusal mantık genellikle gerçekliği saptırır ve gerçeğe negatif bir ışık tutar. Aslında bazen gerçeğe pozitif bir ışık da tutabilir, ama bu makalede olayın bu yönüne değinmeyeceğiz. Bu, sizin dünyanızla çok uyuşan bir ışık olduğu için üzerinizdeki etkisini fark edemeyebilirsiniz. Yani hiçbir zaman kendinize gördüğünüz şeyin doğru olup olmadığını sormazsınız ve bir şey tarafından manipüle edildiğinizi düşünmezsiniz.
“Yalnızlık, kıskançlık ve suçluluk insan hayatında çok önemli rol oynarlar; bunlar bir şeylerin değişmesi gerektiğini gösteren büyük ve ışıklı ikazlardır.”
– Gretchen Rubin
Duygusal düşünme yaşadığınız anı sabote edebilir
Duygusal mantık çok aldatıcı bir mantık kurma şeklidir çünkü hislere dayanmaktadır. Hisler, sadece düşünce ve inançları yansıtır gerçekleri yansıtmaz. Örneğin, herkes hayatının bir noktasında aptal gibi hissetmiştir. Ama bunu hissettiğimiz için hiçbirimiz gerçekte aptal olmayız, değil mi?
Tabi ki hayır! Bu, gerçekte aptal olduğumuz anlamına gelmeyen karmaşık ve yanlış hisler yüzünden böyle olduğunu düşündüğümüz bir durumdur. Örneğin, aynı şey hayattan yorulduğunuzda ve ümitsiz hissettiğinizde de olur. Bu duyguları hissetmeniz, sorunlarınızın çözülmez olduğu ve her şey için iş işten geçtiği anlamına gelmez.
Ayrıca duygusal mantığın çok yaygın bir yan etkisi vardır: ertelemek. Eğer bir şeyde başarısız olabileceğinizi hissediyorsanız büyük olasılık onu erteler ya da hiç yapmamanın bir yolunu bulmaya çalışırsınız. Erteleme isteği, kendi iyiliğiniz için sağlıklı kararlar verebilmenizin önüne geçer.
Bir şey kesin olduğunda buna karşı ilk doğal tepkimiz ondan kaçmak ya da kurtulmak için savaşmak olmaz. Genellikle bu gerçeğin karşısında teslim oluruz ve onun doğruluğunu kabul ederiz. Bundan sonra da genellikle sizin gerçeklik algınız doğru olur.
Duygusal mantık ve depresyon
Duygusal mantık, neredeyse tüm depresyon vakalarında çok büyük bir rol oynar. Depresyonda olan kişiler her şeyi negatif açıdan gördükleri için, olayları bu şekilde değerlendirirler. Bu algının duygularından kaynaklanıp kaynaklanmadığını ya da gerçek olup olmadığını kontrol etmek akıllarına bile gelmez.
Depresyondaki birçok insan duygusal mantığın içine düşer. Örneğin, bir şeyleri kendi süzgeçlerinden geçirerek çok olumlu bir şeyin negatif yönlerini bularak ona odaklanmayı başarırlar. Hayata olumsuz bir pencereden baktıkları için bunu sıkça yaparlar. Ayrıca, bu durum üzerinde kontrol sahibi olmaları ya olmamaları da fark etmez. Sonuçta, duygusal mantık kullandıkları sürece bunun bir önemi yoktur.
Aslında duygusal mantıkla ilgili en büyük problemlerden birisi bunun öğrenilen bir şey olmasıdır. Ayrıca, duygusal mantığın depresyonla sonuçlandığı gibi bir kural da yoktur. Ama eğer depresyondaysanız da bu düşünme şekli sizin onla savaşmanızı çok daha zor hale getirir.
Gerçek şu ki, duygusal mantık çok yaygın bir durumdur. Hepimiz mantıklı kararlar verdiğimizi düşünmek isteriz ama aslında çoğu zaman bunu yapamayız. Duygularımızın bize rehberlik etmesine izin vermek çok daha kolaydır.
Hatta, beynimiz ağlardan oluştuğu için duygulara bağlı bir karar vermek gerçeklere bağlı bir karar vermekten çok daha kolaydır. Genellikle vardığımız sonuçları desteklemek için gerçeklere bakmayız. Sadece bize göründüğü haliyle onları kabul ederiz çünkü bu daha kolaydır.
Kısıtlayıcı inançlarınızı değiştirin ve duygusal mantığa bir son verin
Duygusal mantıkta rol oynayan yanlış düşüncelerle ilgili asıl sorun ise bir kez duygularınız üzerinden karar verince, bu durum için alternatif açıklamalara bakma gereği duymazsınız. Bu yüzden, bu düşünceler çok sınırlayıcı ve sorun yaratıcı olabilir.
Eğer duygusal mantıkla hareket etmeye bir son vermek istiyorsanız, bunun düşüncelerinizi ele geçirdiği anları yakalamaya çalışın. Daha sonra biraz durup düşünün ve aşağıdaki önerilerimizi uygulayın:
- Düşüncelerinizi not alın. Eğer bunlarda daha sonra duygusal mantığa rastlarsanız, unutmayın ki bu hislerin aslında etrafınızda olanlarla pek bir ilgisi yoktur. Bu konular hakkında objektif düşünmeye çalışın.
- “Sakin gözlüklerinizi“ takın. Eğer daha sakin olsaydınız yine de bu duruma aynı yerden bakıp bakmayacağınızı kendinize sorun. Kanıtlara bakmayı deneyin ve hissettiğiniz duyguların gerçek durumda da uygun ya da anlaşılabilir olup olmadığını anlamaya çalışın.
- Duygularınıza gitmeleri için gerekli zamanı verin çünkü bazen gerçekten hızlı bir şekilde kaybolabilirler. Yani biraz kendinize zaman verin ve duygusal fırtınanız dindikten sonra vardığınız sonuçları tekrar gözden geçirin. Sakinleştikten sonra olaylara başka bir açıdan bakmak çok daha kolay olacaktır.
Duygusal mantığın zihinsel bir tuzak olduğunu unutmayın. Hissettiklerinizden beslenen duygularınızı kontrol etmekte zorlandığınızda ortaya çıkan bir ilüzyondur. Tabi ki, ne kadar negatif olursa olsun duygular tek başlarına kötü değildir. Aslında hayatta kalmamıza yardım ederler.
“Bir sırt çantasıyla maraton koşmak zordur ve sizin yarışı kazanmanıza engel olur. Geçmişinizden gelen -korku, suçluluk ve öfkeyle dolu- yüklerin sizi yavaşlatmasına izin vermeyin.”
– Maddy Malhotra
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.