Duygularınızı Dinleyin
Duygular, düşündüklerinizi ve yaptıklarınızı kontrol edebilir. Dikkat etmediğiniz takdirde duygusal ve fiziksel acıya yol açabilir. İyi haber şu ki hayatınızda işe yarayıp yaramayan şeyleri keşfetmeniz konusunda da size rehberlik edebilir.
Kendinizi çok hassas ve duygusal ya da akılcı ve mantıklı biri olarak görmenizin önemi yok. Duygular daima mevcuttur çünkü yaşadığınız tecrübelerin sonucudurlar. Duygular sizi insan olarak şekillendirir. Hissettiklerinizden faydalanın ki sizi tamamen kontrol etmelerine izin vermeden gelişin.
“Fakat duygular göz ardı edilemez, ne kadar adaletsizce veya nahoş olsalar bile.”
– Anne Frank
Olumsuz duygu yoktur
Hissettiğimiz şeyleri iyi veya kötü olarak sınıflandırmak öğretilmiş bize. Gerçek şu ki her duygu hayatımızda önemli bir rol oynar.
Korku sizi sevdiğiniz şeyleri korumaya yönlendirmese, ne olurdu? Hata yapmaktan korkmasanız, ne yapardınız?
Duyguların yıkıcı veya olumsuz şekilde ifadesini duygunun kendisiyle karıştırırız. Duygularımızı ifade etme şeklimiz bize ve çevremizdekilere büyük zarar verebilir. Ama bazı duyguları engeller ve sizinle konuşmasına izin vermezseniz, bir yerde uzun süre sıkışıp kalırsınız.
Aşk ve korku: hayattaki en temel iki duygu
Aşk ve korku, yaşadığınız her şeyi yönetir. Yaşadığınız duyguların geri kalanı, basit varyasyonlardan ibarettir.
Korkudan kaynaklanan duygular endişe, öfke, kontrol, üzüntü, depresyon, kafa karışıklığı, acı, suçluluk ve utançtır. Aşktan doğan duygular arasında ise neşe, mutluluk, tedbir, güven, merhamet, dürüstlük ve memnuniyet sayılabilir.
Bunlar temel duygulardır. Diğer bütün duygular ise bunların farklı varyasyonlarıdır. Mesela, öfke, çok hafif olduğunda tiksinti, daha yoğun olduğunda ise hiddet şeklinde kendini gösterebilir.
Duygularınızı teşhis etmeyi öğrenin
Duygularınızın iletmek istediği mesajı anlamak için öncelikle ne hissettiğinizi bilmeniz gerek.
Kaç kez nasıl hissettiğinizi bilemediğiniz oldu? Yani size ne olduğunu ve neden olduğunu bilemediğiniz durumlardan söz ediyoruz.
Bunu anlamak için kendinize odaklanmaya zaman ayırmalısınız. Dikkatinizi nasıl hissettiğinize odaklayın ve kendinize sorun. Hissettiğiniz her duyguya ilişkin fiziksel özelliklerin bile farkına varabilirsiniz.
Duygu ve düşüncelerinize dikkat edin
Düşüncelerimiz, farkında olmadan belli şablonları izler. Günboyu zihninizde gerçekleşenleri analiz edin. Böylece sevdiğiniz ve nefret ettiğiniz şeylerin farkına varabilirsiniz.
Mümkünse bu düşünceleri ve sizde yarattıkları duyguları kaydedin. Bir iki ay içinde hislerinizin daha kolay farkına varacaksınız.
“Olduğumuz her şey, yaşadığımız şeylerin sonucudur; düşüncelerimizdedir ve düşüncelerimizden oluşmuştur.”
– Buddha
“Küçük ve önemsiz üzüntülerinizi” belirleyin
Sizi üzen ama önemli görmediğiniz küçük şeyler neler?
Çoğu insan, onlara acı veren şeylerin önemini küçümseyerek yaşar. Bu şekilde onlardan gücü aldığımızı düşünürüz. Gerçekte ise daha çok güçlenirler. Acılarımızı küçümseyip göz ardı etmek onları zamanla büyütmekten başka işe yaramaz.
Bu ufak üzüntülerin bir kısmı, çocukluğunuzdan beri sizinle olmuştur. Yetişkinliğinizde sizin için sorunlar yaratan duygulardır. Bu duyguları samimiyetle tanıyıp onlarla yüzleşmedikçe ilerleyemezsiniz.
Yaşadığınız duygular konusunda kesin olun
Duygularımızı karıştırıyoruz çünkü onlardan söz ederken çok genel terimlere başvuruyoruz.
Bunun bir örneği, depresyon. Belki de sevdiklerinizden ve manevi yalnızlıktan uzaklaşıyor, bir tür can sıkıntısı ya da hayata dair anlamsızlık hissi yaşıyorsunuz.
Neyiniz var diye sorulsa, canım sıkkın dersiniz. Ama gördüğünüz gibi depresyonun bir çok türü var. Duygularınızın ardında yatan nedenleri anladığınızda, çözüm bulmak da kolaylaşacaktır.
Dolayısıyla, duygularınız konusunda somut ve kesin olmaya çalışın. Böylece kendinizi daha iyi tanır ve daha iyi bağlantı kurabilirsiniz.
Duygularınızla başa çıkmayı öğrenin
Duygularınızdan korkmayın. Onlara direnmeyin, kaçmayın ya da onları engellemeyin. Duygularınızı hoş karşılayın, yaşayın ve onları anlayın. Duygularımızla doğarız. Onlar iyi ya da kötü değildir. Sadece bizim bir parçamızdır.
Zaman içinde onları yaşayıp faydalanmaya başladığınızda kaybolacaklardır. Sadece gözlerinizi kapayın ve duygularınızı elinizden geldiğince derin bir şekilde hissedin.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.