Logo image
Logo image

Boşluk Hissi İle Yüzleşmenin Zorluğu

4 dakika
"Hayatımdaki her şey iyi gidiyor, ancak yine de boş hissediyorum." İnsanların bunu söylediğini duymak son derece yaygındır. Bu boşluk hissine ne yol açar? Bu boşluk ile yüzleşmek ve yeni bir gerçeklik yaratmak ne kadar zordur?
Boşluk Hissi İle Yüzleşmenin Zorluğu
Angela C. Tobias

Yazan ve doğrulayan psikolog Angela C. Tobias

Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

“Hayatta istediğim her şeye sahibim ama yine de boş hissediyorum.” Bu cümle psikoloji konsültasyonlarında sürekli tekrarlanır. Bir zamanlar hasretini çektiğiniz her şeye sahipsinizdir ve hala mutlu hissetmiyorsunuzdur. Bu olduğunda, bireylerin bu gerçeği düşünmekten kaçınmak uğruna dikkatlerini dağıtmak için her şeyi yapması oldukça yaygındır.

Bununla birlikte, genel olarak konuşursak, insanların artık dayanamadıkları bir gün gelir. O anda kişi boşlukla yüzleşmenin yapılacak doğru şey olduğunu düşünür. Ancak bunu yapmak göründüğünden daha zordur. Bu boşluğun nedenlerini öğrenmek acı verici olabilir, ama yapılması gereken bir şeydir.

Boşluk Hissi

Boşluk hissinden bahsederken kelimeler yetersiz kalır. Hayatınızın bir noktasında bu hissi yaşadıysanız ya da şu anda yaşıyorsanız, neden bahsettiğimizi çok iyi biliyorsunuzdur. Bazen bu, hayatın anlamı hakkındaki tüm fikirleri altüst ettiği için bir “varoluşsal kriz” haline gelir.

Bu boşluk hissi büyük bir rahatsızlık yaratır. Aslında o kadar yoğundur ki, insanlar bunu durdurmak için her türlü şeyi yaparlar. Ama her seferinde başarısız olurlar. Boşluk hissini kontrol etmek, ellerinizle bir kase yapmaya ve suyu tutmaya çalışmaya benzer. Bu rahatsızlık, nereye gideceğini ya da ne yapacağını bilmemenin belirsizliği ile birlikte, herhangi birini umutsuz hissettirebilir.

İster inanın ister inanmayın, pek çok insan bunu günlük bir şekilde yaşar. Yaygın senaryo şudur: dilediği her şeye sahip gibi görünen bir kişi var; iyi bir işi, arkadaşları, bir partneri var ve hala tatminsiz hissediyor. Ancak buna bakmanın başka bir yolu da var. Çok fazla çaba ve özveri ile uzun vadeli bir hedefe ulaştığınızı hayal edin. O anda, mutlu ve başarılı hissedeceğinizi düşünmüştünüz, ancak bunun yerine hayal kırıklığına uğramış hissettiğinizi görürsünüz.

Some figure

Boşluğu Doldurmaya Çalışmak

Bu boşluk hissi o kadar rahatsız edicidir ki, ilk dürtü o boşluğu olabildiğince çabuk bir şekilde doldurmaktır. Bu şekilde hisseden insanlar, uzun vadede işe yaramayan araçlarla bu hissi gidermek için birden çok girişimde bulunurlar.

Bu insanların yapmaktan hoşlandıkları bir şey can sıkıntısından kaçınmaktır. Bu şekilde, yaşadıkları varoluşsal kriz hakkında düşünecek zamanları kalmaz. Buna ek olarak, aktif olmadıkları anlarda ya da boş zamanlarında genellikle güçlü anksiyete duyguları yaşadıklarını da belirtmek gerekir.

Boşluk hissini gidermek için kullandıkları bir başka kaynak da maddi malların edinilmesi ile ilgilidir. Tedirginlik duygularını kompülsif bir şekilde alışveriş yaparak gizlemek çok yaygındır; bu gerçekten ihtiyaç duyulmayan şeyleri satın almak anlamına gelir. Aynı şekilde bu kişiler alkol, kumar ve aşırı yemek gibi diğer bağımlılıklara da başvurabilirler.

Kuşkusuz, tüm bu stratejilerin ortak yanı, boşluk hissini geçici olarak hafifleten şeyler olmalarıdır. Ek olarak, bu tür bağımlılık yapıcı davranışlar, genellikle kişiyi yardım istemeye zorlayan başka sağlık, ekonomik ya da ilişki sorunları yaratabilir.

Bu Duygu Neden Ortaya Çıkar?

Boşluk hissi duygudurum ile ilgili semptomlarla ilişkilidir, daha spesifik olmak gerekirse anhedoni ile ilgilidir. Geçmişte zevk alınan şeylerden artık zevk alamama durumu anlamına gelir. Bu açığın farklı beyin fonksiyonları ile ilgili olduğunu belirtmek de çok önemlidir.

Boşluk hissi yaşayan insanlar zevk duygusu ile yakından ilişkili olan bir beyin bileşeni olan striatumda daha az aktiviteye sahiptirler.

Buna ek olarak, bu duygu çeşitli psikolojik patolojiler ya da hayati anlarla ilgilidir. Hadi en önemli olanlardan bazılarına bakalım:

  • Depresyon gibi duygudurum bozuklukları. Boşluk hissi kronikleştiğinde, bu bozukluğun ana semptomlarının umutsuzluk ve anhedoni olduğu da hesaba katılırsa, depresif bir bozukluk gelişebilir.
  • Keder. Sevdiğiniz birini kaybettiğinizde ya da zorlu bir ayrılık yaşadığınızda, bildiğiniz hayat aniden değişir ve bu da sizi dengesiz hale getirebilir. Elbette, böyle bir deneyimden sonra boş hissetmek oldukça yaygındır.
  • Çok yüksek beklentilere sahip olmak. Bir kişi tüm çabalarını tek bir hedefe yatırdığında, bu ister istikrarlı bir iş bulmak ister bir aile kurmak olsun, yüksek beklentilere sahip olmak normaldir. Ancak, eğer istediklerini elde edemezlerse, hayal kırıklığından kurtulamazlar. Örneğin, bunu yaş krizleri denen durumlarda görebiliriz.
  • Her şey üzerinde aşırı kontrole sahip olmak istemek. Nevrotik spektrum bozukluklarının temel özelliği, olan her şeyi kontrol etme isteğidir. Bu nedenle, bu bireyler her şeyi planlamayı severler. Pek çok şeyin kontrollerinin dışında olduğunu anladıklarında, boşluk ve umutsuzluk hisleri uyanır.
Some figure

Boşluk Hissi İle Yüzleşmek

Boşluk hissi, derin ve spesifik olmayan bir keyifsizlik ile bağlantılıdır. Kişi çok huzursuz hisseder ve bu şekilde hissetmeyi nasıl bırakacağı hakkında da hiçbir fikri yoktur.

Dahası, bu boşluk o kadar yoğun duygular üretir ki, insanların bunları hafifletmek için hızlı stratejiler (meşgul olmak, bağımlılıklar ve kompülsif alışveriş yapmak) bulmaları yaygındır. Ancak, bu davranışlar sadece ilk sorunun kendisinden daha fazla zorluk yaratabilen birer yamadır.

Bu hissin nedenleri çok çeşitlidir. Aslında, genellikle kişinin yaşına bağlıdırlar. Bununla birlikte, boşluk hissi kronikleştiğinde, depresyon gibi bir duygudurum bozukluğu yüzeye çıkabilir.

Bunun farkına varmak acı verici olsa da, büyük bir değişim aracı olduklarından, belirli hayati aşamalarda belli bir boşluk ya da varoluşsal kriz seviyesi gereklidir. Bir kişi bir kere bu boşlukla yüzleştiğinde, bunun sebebini bulmak için kendi içinde derinlere inmekten başka yapacak bir şey yoktur.

Aslında, bu arayış, kişinin kendisini daha mutlu ve genel olarak rahat hissedebileceği yeni ve daha iyi bir kimliğin oluşturulmasına izin verir. Bazen, kendinizi yeniden keşfetmek için biraz iç gözlem yapmak ihtiyacınız olan şeydir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


Beck, A. T., Rush, A. J., Shaw, B. F. & Emery, G. (1984). Terapia cognitiva de la depresión. Bilbao: Diari De Balears.

Beck, A. T., Weissman, A., Lester, D. & Trexler, L. (1974). The measurement of pessimism: The hopelessness scale. Journal of Consulting and Clinical Psychology, 42, 861-865

Frankl, V. E. (1994). La voluntad de sentido. Conferencias escogidas sobre logoterapia. Barcelona: Herder.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.