Tüm Cesur Kadınlara
Gülüşünüzü her gün bir bayrak gibi dalgalandırmaya uğraşan siz cesur kadınlara selam olsun. Gözlerinin rengi kuvvet olan, bu kuvvetini bakışlarıyla etrafına saçan, etrafındaki herkese ve yaşama dair en derin duyarlılığı barındıran tüm kadınlara selam olsun!
Bu yazıyı sizlere ithaf ediyorum çünkü fırtınada ilerlemeye devam etmek için her bir mücadelenin nasıl verileceğini bilen sadece sizlersiniz. Bugün size olan hayranlık duyuyorum çünkü karanlıktaki ışığı görebiliyorsunuz. Tüm kalbinizin sevgi, cesaret ve görkem ile dolu olduğunu hatırlatmak adına bugünkü sözlerimi sizlere armağan ediyorum.
Cesur bakışlı yürekli kadınlar
Adına kanser denilen o gri bulut hayatlarını gölgelendirse de, her güne yüzlerindeki bir tebessüm ile başlamak için büyük gayret gösteren o kadınları biliyorum ben. Bakışları size cesaret verirken, kendinizi daha güçlü hissedersiniz; hayatın zor olduğunu ama yaşamaya da değer olduğunu onların gözlerinde görürsünüz.
Bu kadınlar, korkmadıklarından değil, korkularına rağmen yaşamaya devam ettikleri için cesurdurlar.
Onlar için mücadele, sürekli bir rutin haline gelmiş, günlük bir görev, eylem ve plandır. Her geçen gün çabalarını ve yaşama azimlerini görürüz ve bu da bizlere bir örnek teşkil eder. En kötü durumlarda bile bir çıkış yolu olduğunun habercisi hep onlar olmuştur.
Cesaret kuşanmışlardır bu kadınlar. Zırhlarını, zorluklara karşı kullanmışlar ve kansere karşı yürütülen mücadelenin aktif bir parçası olmuşlardır. Onlar cesur ve yürekli kadınlardır. Onların bu görkemli karakterleri sadece mücadele etme arzularından değil, düştükleri zaman tekrar nasıl ayağa kalkacaklarını bilmelerinden gelir. Çünkü, içlerindeki tüm gücü nasıl kullanacaklarını ve pes etmeden yaşamaya nasıl devam edeceklerini bilirler.
Her zayıflık anında, tekrardan güçlenmek için bir yol bulmuşlardır.
Yüzlerinde, korkularına, belirsizliklerine ve acı çekmelerine rağmen, hayatlarından en iyisini elde edebileceklerini zaten anlarsınız. Onlar, güçlerini bir kalkan, arzularını da bir zırh olarak kullanan büyükanneler, anneler, kız çocukları, arkadaşlar ve pembe savaşçı prenseslerdir. Onların gözünde, cesaret ortaya çıkar. Onlardan alınacak büyük dersler vardır çünkü onlar eşi benzeri bulunmaz öğretmenlerdir.
Kararlı, özgür, cesur ve yürekli kadınlar. Ancak bazen tökezlerler, gülücüklerine gölgeler düşer, mücadele etme arzularını kaybeder, sessizleşir, ve korkuya yenik düşerler. Yüreklerinin güçle dolu olduğunu unuturlar. Ama buradan geri gelecek kuvvetleri de vardır.
Bu yüzden en azından yapabileceğimiz şey, onlarla ilgilenmek, onlara minnettar olmak ve bu güzel kadınları sevmektir. Bu mücadeleleri boyunca onlara eşlik edin ve ihtiyaçları olunca yanlarında olun. Yalnız olmadıklarını ve bu mücadelede onların yanında olduğunuzu göstermek için, tüm gücünüzle sımsıkı sarılın onlara. Sessizliklerini ve yaşama karşı olan duyarlılıklarını anlamaya çalışın.
Mücadele eden sizlere
Ve şimdi, her gün mücadele eden kadınlara gelsin bu sözler;
“Senin talihine, yeniden doğma ve güçlenme yeteneğine hayranım. Ayağa kalkıp ve devam etme potansiyeline hayranım. Senin hikayene de hayran oldum. Güçlü, görkemli ve güzelsin. Cesaret, hayat ve sevgi dolusun. Gözlerin verdiğin mücadeleleri anlatıyor ve gülüşün de seni ayakta tutan enerjin olmuş. Sen gerçek bir rehbersin, hayata nasıl tutunulacağını öğrenmişsin.
Korku seni ele geçirmiş olabilir ve belirsizlik senin yoldaşın olmuş olabilir. Ancak cesaretin, yüreğindeki o kuvvet ve mücadele arzunla, karanlıktaki ışığı görebilirsin.
Kimse ne kadar incindiğini bilmez, ne kadar korktuğunu da. Kimse ne hissettiğini ya da ne düşündüğünü de bilmez. Ama sen kim olduğunu ve neler yapabileceğini unutma. Yüreğindeki gücü ve yapabileceklerini. Sen mücadeleye devam edebilirsin.”
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.