Şizoid Kişilik Bozukluğu Hakkında Ne Biliyorsunuz?
Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González
Şizoid kişilik bozukluğu, kişinin sosyal ilişkilerden kendini uzaklaştırdığı genel bir şablondur. Ayrıca kişiler arası durumlarda duyguların sınırlı bir şekilde ifade edilmesini içerir. Bu şablon yetişkinlikte başlar ve çeşitli bağlamlarda kendini gösterir.
Şizoid kişilik bozukluğuna sahip insanlarda samimiyet arzusu eksiktir. Yakın ilişkiler geliştirme fırsatlarına karşı kayıtsızdırlar ve bir aile ya da sosyal grubun parçası olmaktan memnun olmazlar.
Başka insanlarla olmaktansa yalnız zaman geçirmeyi tercih ederler. Çoğu zaman sosyal bakımdan izole olmuşlardır veya ”münzevi” kişilerdir. Neredeyse daima bireysel aktiviteleri veya başkalarıyla etkileşim gerektirmeyen hobileri seçerler.
Bu insanlar, bilgisayar ya da matematik oyunları gibi mekanik ya da soyut işleri tercih ederler. Cinsellikle fazla ilgilenmezler ve çok az aktiviteden zevk alırlar.
Şizoid kişilik bozukluğuna sahip insanlar genelde gün batımında sahilde yürümek ya da seks yapmak gibi aktivitelerden daha az duyusal, bedensel veya kişiler arası zevk alırlar.
Bu bireylerin yakın arkadaşları ya da sırdaşları yoktur, belki çok yakın bir akraba istisna olabilir. Başkalarının onay veya eleştirilerine genelde kayıtsız kalırlar. Sosyal etkileşimin normal inceliklerine karşı umursamaz davranabilirler.
Buna ek olarak, sosyal işaretlere çoğu zaman yeterli tepki vermezler ve bu nedenle, sosyal bakımdan beceriksiz veya yüzeysel ve bencil gözükebilirler.
Şizoid kişilik bozukluğu olan insanların çok az arkadaşı vardır, nadiren başkalarıyla görüşürler ve genelde evlenmezler.
Genel olarak, çok munis bir tavırları vardır, görünür duygusal tepki yoktur. Gülümsemek ya da baş sallamak gibi jest ve mimikleri nadiren kullanırlar. Öfke veya neşe gibi güçlü duyguları nadiren yaşadıklarını iddia ederler.
Şizoid kişilik bozukluğuna sahip kişiler çoğu zaman kısıtlanmış duygulara sahiptir, soğuk ve uzak gözükürler. Ne var ki kendilerini rahat ve samimi hissettikleri çok istisnai durumlarda acılı duygular yaşadıklarını, bilhassa da sosyal etkileşimle ilgili zorluklar yaşadıklarını kabul ederler.
Şizoid kişilik bozukluğu nasıl teşhis edilir?
Ruhsal Hastalıkları Teşhis ve İstatistik Rehberi (DSM-V), bu bozukluğu teşhis kriterleri için şunları göstermektedir:
- Sosyal ilişkilerde baskın bir uzaklık şablonu ve kişiler arası bağlamlarda duyguların çok az şekilde ifadesi. Bu durum, yetişkinliğin erken dönemlerinde başlar ve farklı bağlamlarda ortaya konur. Aşağıda verilen maddelerin dördü (veya daha fazlasıyla) kendini gösterir:
- Samimi ilişkileri istemez ya da bundan zevk almazlar. Bir ailenin parçası olmak da buna dahildir.
- Neredeyse daima yalnız başına yapılan aktiviteleri seçerler.
- Cinselliğe karşı az ilgi gösterir ya da hiç ilgi göstermezler.
- Çok az şey yapmak ya da hiç bir şey yapmamaktan zevk alırlar.
- Yakın akrabaları haricinde yakın arkadaşları ya da sırdaşları yoktur.
- Başkalarının övgü veya eleştirisine karşı kayıtsız kalırlar.
- Duygusal bakımdan soğukturlar, uzak veya monoton duyguları vardır.
- Bu bozukluk yalnızca şizofreni ile -psikotik özellikleri olan bipolar veya depresif bir bozukluk- ya da bir başka psikotik bozukluk veya otizm spektrum bozukluğuyla beraber ortaya çıkmaz. Bir başka tıbbi durumun fizyolojik etkilerine atfedilemez.
Duygular başarısız olduğunda
Şizoid kişilik bozukluğu olan insanlar doğrudan provokasyona tepki göstermekte bile öfkeyi ifade etmekte güçlük çekebilirler. Bu, onların duygulardan veya “damarlarındaki kandan” yoksun oldukları şeklinde bir izlenim bırakmalarına neden olur.
Bazen yaşamlarında yön eksik gibidir ve hedefleri ve hayalleri açısından “sürüklenmekte” oldukları anlaşılır. Bu kişiler olumsuz şartlara pasif olarak tepki gösterirler ve hayattaki önemli olaylara yeterince tepki vermede güçlük çekerler. Ayrıca:
- Arkadaşlıkları yoktur, cinsellik ve evlilikten uzak dururlar: sosyal becerilerdeki eksiklikleri ve cinsel tecrübe arzusunun yetersiz olması nedeniyle şizoid kişilik bozukluğuna sahip insanların çok az arkadaşı vardır. Başkalarıyla nadiren buluşurlar ve genelde evlenmezler.
- Sosyal izolasyonda daha iyi çalışırlar: Kişiler arası katılım gerekiyorsa çalışma performansı etkilenebilir. Gel gelelim, bu bozukluğa sahip insanlar sosyal izolasyon koşullarında çalışırken çok başarılı olur.
- Bazen gerçeklikle temaslarını kaybederler: bilhassa, strese tepki olarak bu bozukluğa sahip insanlar kısa psikotik ataklar yaşayabilir (bir kaç dakika ile birkaç saat arası sürebilir bu nöbetler). Bazı durumlarda şizoid kişilik bozukluğu, delüzyonel bozukluk veya şizofreni öncesinde ortaya çıkabilir.
Bu bozukluğu sahip insanlar bazen büyük bir depresif bozukluk geliştirebilir. Bu bozukluk, çoğu zaman şizotipal, paranoid ve kaçınmacı kişilik bozukluklarıyla kesişir.
Şizoid kişilik bozukluğuna sahip insanlar öfke ve neşe gibi güçlü duyguları nadiren yaşar.
Şizoid vs. şizotipal
Son olarak, önemli bir ayrım yapalım. Şizoid kişilik bozukluğu olan bir kişi şizotipal bir kişiyle aynı değildir. Şizoid kişilik bozukluğu şizotipal tipten farklılık gösterir çünkü bu bozuklukta, bilişsel ve algısal çarpıtmalar yoktur.
Dolayısıyla, şizotipal kişilik bozukluğunda kişilerarası ve sosyal eksikliklere ek olarak, eksantrik veya “tuhaf” davranışlar vardır.
Şizotipal insanlar, davranışlarını etkileyen ve kültürel normlara uymayan garip inançları veya büyülü düşünceleri yaşarlar. Ayrıca, bedensel illüzyonlar ya da paranoyak fikirler gibi olağan dışı algısal deneyimleri de vardır.
Kaynakça:
- Grossman, Seth & Millon, Carrie & Meagher, Sarah & Ramnath, Rowena. Trastornos de la personalidad en la vida moderna. Primera edición 2001, segunda edición 2006. Barcelona: Editorial Masson & Elsevier.
- American Psychiatry Association. Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM-5), 5ª Ed. Madrid: Editorial Médica Panamericana, 2014.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.