Sağlıklı Bir ilişki Yürütebilmenin 5 Anahtarı
Aşk bir duygudur ancak emek gerektirir. Aşk için çaba, gaye ve ilişkinin ayakta kalması için kalbimizi açmamız gerekir. Hissetmek yetmez, bu aşkı yaşamanız ve kıymetini bilmeniz de gereklidir.
Aşkın bir çiçek olduğu, hayatta kalması ve büyümesi için sulanması gerektiği metaforunu uzun zamandır duyuyoruz. Bu bir klişe olabilir, fakat bu kadar önemli bir şeyi anlatmak için kullanmak faydalı olur. Bir bitkiyi çok fazla sularsanız boğulur, yani hatalı bir şekilde sularsanız zarar verebilirsiniz.
Kendinizi sulamayı pek önemsemiyorsanız başka birini sulayacağınızı nasıl düşünebilirsiniz? Bir başkasını sevebilmek için ilk önce kendinizi sevmeniz gerekir. Vermediğiniz hiçbir şeyi başkalarından size vermesini bekleyemezsiniz.
Patnerinize saygı duyun ve hedeflerine ulaşması için onu destekleyin
Bu sağlıklı bir ilişki sürdürebilmenin ilk anahtarıdır: başkalarına saygı duymak ve bunu göstermek. Hepimiz mühim ve işe yarar olduğumuzu bilmek isteriz. Partnerimizin yaptıklarımızı anlamasını ve kararlarımızı desteklemesini, saygı duymasını isteriz.
Eğer bir çift birbirine saygı duymuyorsa, birbirilerinin inançlarını ve değerlerini kabullenmiyorsa ortaklık ve umut yok olur. Dış etkenlerden, her şeye dışarıdan farklı bir bakış açısıyla bakan insanların yargılarından korunmak bazen kolay olmaz.
Partnerinizin size saygı duymasını istiyorsanız partnerinize ve kendinize saygı duyun.
Partnerinizin ihtiyaçlarını ve hayattaki hedeflerini anlamak, kabul etmek ve desteklemek saygı duyduğunuzu göstermenin başka bir yoludur ve karşınızdaki kişiye sevildiğini hissettirir. Hedeflerinden, ne kadar yol katettiklerinden ve korkularından bahsetmesi için ona sıkça sorular sorarak bunu yapabilirsiniz.
Onların hayallerini kendi hayallerinizmiş gibi benimseyin ve başarılarında bir payınız olsun. Bu, sizin kendi hedefleriniz olmadığını göstermez. Hatta partnerinizin de aynı şeyi yapması gerekiyor ki birbirinizi destekleyerek beraber gidebileceğiniz bir yol çizebilebilesiniz.
Samimiyeti önceliğiniz yapın
Fiziksel yakınlık bir ilişkinin olmazsa olmazıdır. Fiziksel samimiyet bir ifade etme biçimi, ortaklık göstergesi ve güven duymanın ve vermenin bir yoludur.
Samimiyet çiftlerin aralarındaki bağı güçlendirir ve aynı zamanda da özsaygılarını sağlıklı bir şekilde korumalarına yardımcı olur. Bu yalnızca cinsellikle ilgili değildir; aşkı ve tutkuyu göstermenin başka yolları da vardır, öpüşmek, sarılmak, okşamak ve duygusal sözler söylemek gibi…
Duygusal yakınlığın da önemini unutmamalıyız. Cinsel ilişkiyi herkesle yaşayabilirsiniz. Fiziksel yakınlık, yalnızca duygusal bir yakınlık olduğu zaman sağlıklı bir ilişki sürdürmede destekleyici bir etken olabilir.
Hayatı dengeli bir şekilde paylaşın
Bir başkasıyla hayatınızı paylaşmak ilişkinin temelidir. Ancak, yalnızca herkes kendi kişisel özgürlük alanlarını koruyabildiğinde ilişkinin sağlıklı olması mümkün olabilir. Her ilişkinin kendine özgü ihtiyaçları vardır ve farklı şekillerde evrilir.
Kişisel ve özel alanınızı korumak, özgürce yeni ihtimaller keşfetmek için kendinizi açmak ya da bazı alışkanlıklarınızı değiştirmek özgürlüğünüzün bir parçasıdır ve karşınızdakininkine de saygı duymanız iyi olacaktır. Dahası, partnerinizi bunu yapmaya teşvik edin ki size bağımlı hale gelmesin ve sizi de kendine bağımlı yapmak istemesin.
Kendinize ait alanınız ve bağımsızlığınızın olması karşınızdakini önemsemediğiniz anlamına gelmez, ilişkiyi olumlu yönde etkileyecek enerjiyi kazanmamıza yardımcı olur.
Şikayet etmek yerine iletişim kurun
İlişkilerin yan etkilerinden biri de anlaşmazlıklarımızı ifade etme biçimimizdir: şikayet ederek ve kaba olarak. Çoğumuzun bildiği “çok muhabbet tez ayrılık getirir” sözünü biz de yaşıyoruz. Ancak bu hiçbir zaman iyi bitmez. Bu tavır ilişkinizde, gittikçe derinleşen ve acıtmaya başlayan bir iz bırakır.
Sağlıklı bir ilişki yürütebilmek için iletişim kurmalı, her şeyi boylu boyunca konuşmalı, ironik ya da iğneleyici olmadan yapıcı eleştirilerde bulunmalı ve bir çözüme ulaşmak için istek ve saygı göstermelisiniz. Yangına körükle gitmek ilk başta ödüllendirici olabilir fakat en sonunda kazanan siz değil, gittikçe büyüyen ve söndükten sonra ardında yalnızca küller bırakan o ateştir.
Partnerinizi kabullenin
Birini değiştirmeye çalışmak hep kaybedeceğiniz bir oyundur. Eğer birini seviyorsanız onu şu anda olduğu haliyle kabul edin ve sadece size aşık oldu diye başka birine dönüşmesini beklemeyin. Hepimizin ilişkide aradığı güven, tamamen karşımızdaki kişinin bizi olduğumuz gibi sevdiğini, kusurlarımızla kabul ettiğini ve sınırlarımızın farkında olduğunu bilmekten gelir.
Birinin sizi olduğunuz gibi sevdiğini bilmek en iyi halinizi ortaya çıkarabilmeye gücünüz olduğunu hissetmenizi sağlar. Bu yüzden partnerinizi iyi tanımak ve onun da gerçekte olduğunuz kişiyi tanıması çok önemlidir.
Kimseyi sizin yolunuzdan gitmesi ya da sizinle değişmesi için zorlamayın. Özgürce karar vermelerine izin verin. Eğer değişeceklerine inanıyorsanız bunu zorla yaptırmaya çalışmayın. Tavırlarınızla ve onlara saygısızlık yapmadan, kişisel alanlarına girmeden ve onların da sizin kişisel alanınıza girmesine izin vermeden kendinizi idare etme şeklinizle onlara ilham olun.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.