Psikanaliz Üzerine En İyi 8 Kitap
Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González
Psikanaliz etkileyici bir bilim dalıdır: teorileri ve hipotezleri oldukça büyüleyicidir. Bu doğru olsa da, özellikle belli yazarlar tarafından psikanaliz üzerine yazılmış bazı kitaplar, bu konuya aşina olmayanlar için ilk başta biraz karmaşık gelebilir.
Psikanaliz üzerine yazılmış önemli kitapların çoğunun çok dikkatli bir şekilde okunması gerekir. Sindirilmeleri bir süre alacaktır. Başka bir deyişle, uykunuz varsa sizi uyandıracak türden kitaplar değillerdir.
Hepsinin ötesinde, ne anlama geldiğini anlamak için bazı paragrafları tekrar tekrar okumak zorunda kalacaksınız. Çoğu yerde sadece okumaya devam edecek ve daha sonra başka bir şeyin bunu açıklamasını umacaksınız. Muhtemelen bir aydınlanma anınız olacak. Psikolojide buna içgörü deniyor.
Ama gerçekten çabaya değecek bazı kitaplar var. Bu nedenle, internet ortamında ne kadar ana hatlarını anlatan yazılar ya da özetler bulabileceğiniz önemli değil, orijinal versiyonun her zaman özel bir şey olacağını unutmayın. Bu yüzden bugün size psikanaliz üzerine önerilen ve en büyük etkiye sahip kitapların bir listesini vereceğiz.
Psikanaliz üzerine kitaplar
Histeri Üzerine Çalışmalar (1895)
Bu, Josef Breuer ve Sigmund Freud tarafından yazılmış kısa bir kitaptır. Bu kitapta beş genç histerik kadının yenilikçi bir terapiyle tedavi edilmesinden bahsediyorlar. Yaptıkları şey, unutulmuş veya bastırılmış travmatik anıları hipnozla gün yüzüne çıkarmaktı.
Bunlardan biri ünlü Anna O. vakasıydı. Breuer’in hastalarından biriydi ve onu ilk olarak “katartik yöntem” ile tedavi ettiler. Bu, serbest çağrışım (Freud tarafından bulunmuştur) olarak adlandırılan temel psikanalitik teknikten önce gelen adımdı. Erken psikanalizin simgesel bir vakası haline gelmiştir.
Bu kitap histeriye neyin neden olduğuyla ilgili iki farklı bakış açısı göstermektedir. Bunlardan birisi nörofizyolojik ve diğeri ise psikolojik olduğunu söyler. İlki Breuer’in ikincisi ise Freud’un fikridir. Ancak kitap Avrupalı doktorlar tarafından tam olarak iyi karşılanmamıştır, çünkü o, teamülleri bozmuştur.
Psikanaliz ile Rüyaların Yorumu (1900)
Psikanaliz ile Rüyaların Yorumu, Sigmund Freud’un en bilinen kitaplarından biridir. Bu, onun rüyaları analiz etme teorisinden ilk olarak bahsettiği kitabıdır. Onları arzuların “halüsinasyonla” tamamlanması olarak gördü ve bu yüzden rüyaları yorumlamanın “aklın bilinçdışı faaliyetleri bilgisine giden kolay bir yol” olduğunu söyledi.
Bu kitapta, her rüyadaki en önemli semboller arasında serbest çağrışım kullanarak rüyaları analiz etme yöntemini göreceksiniz. Ayrıca, Freud’un ana çalışma alanı olan psikolojik sistemin adım adım açıklanmasını da bulabilirsiniz.
Bu kitapla ilgili ilginç olan şey, ilk yıllarında çok başarılı olmamasıdır. İnsanların fark etmeye başlamaları, evrensel rüya sembollerinin dahil edildiği yeni ve genişletilmiş baskısından sonra oldu.
Ancak bu genişletilmiş baskı da ayrıca bazı tartışmalar yarattı ve diğer psikanalistler tarafından eleştirildi. Rüyaların son derecede öznel olduğunu düşündüler ve genel bir bakış açısıyla analiz edemezdiniz.
Bu kitabın büyük bir kısmı, Freud’un kendisi tarafından yapılmış rüya analizlerinden oluşmaktadır. Araştırmasında kendi teorisini temel olarak almıştır. Yardım için kullandığı araç ise serbest çağrışımdır. Serbest çağrışım, bir rüyadaki en önemli sembolleri dikkate almaktır.
Cinsellik Kuramı Üzerine Üç Deneme (1905)
Bu kitap, önceki ile birlikte, Freud’un en önemli eserlerinden biridir. Burada Freud, özellikle çocukluğa odaklanan insan cinselliği teorisini anlatıyor. Bu, onun ünlü ve tartışmalı ifadesini bulacağınız kitabıdır: “çocuklar çok yönlü sapık olabilirler.”
Freud bu kitapla, sağlıklı insanlarda bile sapkınlığın var olduğu fikrini açıklamak istedi. Olgun ve normal cinsel davranışın yolunun aslında ergenlik döneminde değil çocuklukta başladığını söyledi.
O, insanın psikoseksüel gelişimine girdi ve penise imrenme, iğdiş edilme kaygısı ve Oedipus kompleksi gibi şeylerden bahsetti. Bu nedenle, psikanalizin gelişimini anlamak istiyorsanız mutlaka okumanız gerekir.
Psikanaliz üzerine hümanist kitaplar
Hümanist psikanaliz arenasında pek çok farklı yazar vardır. Ama Erich Fromm kavramı icat eden kişiydi. Freudcu bir psikanalist olarak onun eğitiminden geçti ve Budizm ve Marksizm’den de esinlendi. Şimdi size en önemli kitaplarından bazılarını tanıtacağız.
Özgürlükten Kaçış (1941)
Bu kitap, özellikle Batı uygarlığında önemli olan günümüz krizlerinin bazı yanlarını açıklamaya çalışır. Özgürlükle de ilgili olmalıydı elbette. Fromm iki farklı fenomeni referans alır.
- Bunlardan biri, bir politik ifade biçimi olan faşizmdi.
- Diğeri ise ileri toplumlarda bir tür sosyokültürel ifade olarak bireylerin giderek artan benzerliğiydi.
Krizin ortaya çıktığı farklı yolları açıklamak için bu iki kavramı kullandı. İki farklı yolun, gerçeklikten kaçmanın sadece kolektif yolları olduğunu söyledi.
Fakat modern endüstriyel toplumdaki insanlar için bunların büyük sonuçları vardı. Onların kendi önemsizliklerini fark ettikleri, ahlaki açıdan boş hissettikleri ve dış, görünmez güçler uğruna bedenlerini feda etmekten başka seçenekleri olmadıklarını hissettikleri anlamına geliyordu.
Sevme Sanatı (1957)
Bu, kaçırmamanız gereken bir başka Erich Fromm kitabıdır. Psikanaliz üzerine kitaplar kategorisine girse de, aslında okuması kolay bir kitaptır. Ancak bu, insan doğasını ve Özgürlükten Kaçış kitabında geliştirmeye başlamış olduğu teorik fikirleri hala derinden incelemediği anlamına gelmez.
Bu kitapta Fromm, sevmenin bir şeyin teorik olarak incelenmesinden çıkarılabileceğini söylüyor. Neden? Çünkü bu onu sanat seviyesine yükseltiyor. Ve sanat, teorilere ve ustalaşman gereken pratiklere sahiptir.
Bu kitaptaki en önemli fikirlerden biri, sevmenin insanın varoluş problemine bir cevap olmasıdır. Çünkü daha fazla sevgi gelişirse, iki insan arasında daha az bölünme olur, fakat her ikisi de bireyselliklerini kaybetmeden.
Aynı zamanda farklı sevme türleri çalışmasının bir özetini de yapıyor. Bu kitapta kardeşçe sevgi, anne ve baba sevgisi, kendini sevme, erotik aşk ve Tanrı’ya olan aşk vardır. Daha sonra, önemsemek, sorumluluk, saygı ve samimiyetin olgun bir sevgi için nasıl bir gereklilik olduğu hakkında bilgilerle kitap devam eder.
Psikanaliz üzerine Lacan’ın kitapları
Jacques Lacan, Fransız Freudcu bir psikanalisttir. Freud’un ayak izlerini takip eden teorileriyle tanınmıştır, ancak kitaplarının ilk başta anlaşılması oldukça zordur. İlk okumanızda anlaşılması kolay olmayan bir yazardır. Hatta rahatsız edici veya anlamsız gelebilir.
Ancak, yazılarının bir süreliğine kafanızın içine girmesine izin verdiğinizde, genellikle fikirlerinin ardındaki mantığı anlarsınız. Bir süre sonra, her şey daha anlamlı olmaya başlayacaktır. Kitaplarını gerçekten dikkatlice okursanız, bazı şaşırtıcı fikirlerini kesinlikle keşfedersiniz.
Seminer 3: Psikoz (1955-1956)
Bu büyüleyici bir kitaptır. Lacan bu kitabında psikoz hakkındaki teorisini geliştirir. Onun fikirleri devrimci ve yenilikçidir. Demek istediğimiz, olağan psikoz anlayışımıza farklı bir bakış açısı vermesidir; psikoza neden olan tüm yollardan nasıl tedavi edeceğimize kadar.
Ayrıca Daniel Paul Schreber’in bir otobiyografisi olan Akıl Hastalığımın Hatıratı adlı kitabını da inceler. Schreber, Alman yüksek mahkemesinin başkanıydı ve daha sonra paranoid şizofreni hastalığına yakalandı. Freud’un da çok ilgisini çeken bir kitaptır ve Lacan, onun tam bir teorik açıklamasını geliştirdi. Schreber’in vakasını anlamak için kesinlikle büyüleyici bir fırsattı.
Çocukların Nedeni (1986)
Bu kitap Fransız yazar Françoise Dolto tarafından yazılmıştır. Psikanaliz üzerine kitaplar listemizde bulunmasına rağmen, okuması oldukça kolaydır ve inanılmaz derecede gerçekçidir. Bunlar onun yazılarının temel nitelikleridir. Bu kitap aynı zamanda mevcut kalıpları tersine çevirmiştir: dünyayı çocukların bakış açısından görür ve çocukların istedikleri şeylere odaklanır.
Françoise Dolto sadece çocukları dinlemek ve onları kendi dilleriyle anlamaktan bahsetmiyor. Onları zorlamadan kendi dilimizle onlarla konuşmanın da önemli olduğunu söylüyor. Bu, hayal kırıklığına uğramayacak kadar değerli ve mantıklı bir kitap. Onu şu anda keşfediyorsanız, kesinlikle sizi harekete geçirecektir.
Psikanalizin Dili, Laplanche ve Pontalis (1967)
Psikanaliz üzerine kitaplar listemizdeki son madde, bu alanın terminolojisini anlamanıza yardımcı olacaktır. Bu konuyla ilgili kitaplar okumaya yeni başlayanlar için son derece yararlıdır.
Yazarlar arasında karşılaştırmalar yapan çok net ifadelere sahiptir. Bu nedenle, bazı temel sorunları anlamak istiyorsanız, elinizin altında bulunması gereken oldukça güzel bir kitaptır. O zaman gerçekten psikanaliz deryasına dalmak için donanımlı olacaksınız.
İçinde bulunan her kavramın bir tanımı ve alakalı bir yorumu vardır ve bunlar daima çok net ifadelerdir. Her makalenin başında, bu terimlerin Almanca, Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve Portekizce dillerindeki eş anlamlarını da bulursunuz.
Özetlersek, çok kullanışlı bir araştırma aracıdır. Psikanalizin ilerlemesinde ve en önemli terimlerini ve kavramlarını yeni okuyuculara aktarmasında kesinlikle gerekli olduğunu söyleyecek kadar da ileri gidebiliriz.
Bu kitap kavramların sadece alfabetik bir sözlüğü de değildir. Ayrıca, kavramları ilişkilendirmenize ve psikanalitik dilin devasa ortamında yön bulmanıza yardımcı olacak makaleler arasındaki referanslar için de harika bir yapısı vardır.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.