Öz Güveninizi Arttıracak 3 Alışkanlık
Sağlıklı bir öz güvene sahip olmanın, iyi işleyen bir zihin için en önemli faktör olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte, toplum ve onun makineleşmiş modelleri ve sürekli bir şeylerin peşinden koşan bizler, hayal kırıklıkları ile doluyuz. Bunların hiçbiri kendi öz güvenimizi sağlıklı bir şekilde sürdürmemize olanak sağlamıyor. Aslında, bazen, öz güvenimizin en azılı düşmanı yine biz oluyoruz.
Öte yandan, düşük öz güven seviyesinin neden olduğu güvensizlik durumuna dikkatle bakmak gerekir. Bu gibi durumlarda, hem zaman hem de hak ettiğimiz bir molaya ihtiyacımız vardır. Bu yazımızda, sizlere bu düşüncenin içeriği ile ilgili bilge vermeye çalışacağız. Bunun için, öz güvenimizi düzgün bir biçimde geliştirmek adına gerekli üç alışkanlığı açıklayacağız.
“Eğer kendinizi sevmede yetenekli değilseniz, bir başkasını sevmeye çalışırken büyük sorunlar yaşayacaksınız. Kendinize bile ayıramadığımız zamanı ve enerjiyi bir başkasına hayatta veremeyeceksiniz.”
– Barbara De Angelisi
1. Zihinsel farkındalık ile kendinizi besleyin
Boğazımızdan geçen besinlerin, ruh halimizi düzenlediğini de biliyoruz. Yemeklerin duygularımızı koruduğunu da söyleyebiliriz. Besinler, sadece yaşamımızı sürdürmek ile kalmaz, aynı zamanda daha başka amaçlara da hizmet eder.
Bazı gıdalar o kadar yararlıdır ki, sindirim sistemimizi çok fazla yormadan, ruh halimizi iyileştirip, bize enerji verir. Bu gıdalar, yararlı bir öğünden sonra dinlenmek için bize rahatlık sağlar.
Bu süper gıdalar, “iyilik hormonları” olarak adlandırılan hormonların salınımını tetikler ve kendimizi iyi hissetmemizi sağlayacak olan en iyi proteinleri içerir. Bu besinlerden bazıları, omega 3 amino asitleri, kuru meyveler, fındık, avokado ve lüferdir.
2. Varlığınızın her yönünü araştırın ve geliştirin
Öz güven teriminin “varlığımızın tamamı” için sevgiyi ima ettiği açıktır. Bu nedenle, içsel dolgunluğu tam olarak yerine getirmek için, yaşamlarımızın her safhasına ve yönüne odaklanmak hayati önem taşır. Çoğumuzun yapmadığı önemli bir iş, yaşıyor olmanın zevkini anlayamamaktır. İmkanları ve alternatifleri olan bir insanın sahip olduğu servetten bahsediyorum. Ve bunun verebileceğiniz kararların sayısının azlığı ile hiç bir alakası yoktur.
Benlik saygısını başarıyla geliştirmenin temel unsurlarından bir budur. Bu hayati derecede önemli unsuru yerine getirmezsek, geleceğimizi hapse tıkmış oluruz. Bize yabancı duyguların merhametine razı olup, kendi kişisel gelişimimizi bir ileri seviyeye taşımak arzusundan yoksun olup, kendimizi her geçen gün daha da az seveceğiz. Dikkatinizi çekmek istediğimi bir başka nokta ise, odağınızı ilgi alanlarınızın da ötesine taşımaktır.
Normal olarak, yalnızca elimizdeki pek çok yoldan birine girmeye karar verirsek, sahip olduğumuz hazineye yeteri kadar değer vermediğimiz hissiyatına kapılırız. Başka alternatifleri düşünmeden hareket ettiğimiz için, kendimizi aşmaya cesaret edemiyoruz. Bir sorumluluğunuz olduğunu unutmayın: tamamlayıcı egzersizler ve aktiviteler ile kendinizle olan bağınızı değiştirmek için hareket edin.
3. Bir insan olarak neye ihtiyacınız olduğunu bilmek
Daha önce ifade ettiğimiz noktalar ile birlikte hareket edersek, sağlıklı, esnek ve aynı zamanda sağlam bir öz güven temelinde ihtiyaç duyduğumuz her şeye sahip oluruz. Bununla birlikte, bu durumu başka bir alışkanlıkla tamamlayabiliriz: bedenimizin ve ruhumuzun bize söylediklerini sevgiyle dinleyerek, varlığımızı sevmemizi sağlayan şeyleri ve kalplerimizin hangi eylemlerle aydınlandığını bulmak.
Hayati dolu dolu yaşamanızı ve dünyayı keşfetmenizi sağlayacak sayısız aktivite vardır. Bunlara örnek olarak dans etmeyi, şarkı söylemeyi ve hayvanlarla oynamayı sayabiliriz. Veya kafanıza koyduğunuz ama nasıl devam edeceğinizi bilemediğiniz o hedefe doğru çalışmak. Aradığımız şey, yalnızca sizin öz güveninizi değil, aynı zaman da öz güveninizi de besleyen kanalları genişletmektir.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.