Negatif İnsanların Karakteristik 5 Özelliği

Negatif İnsanların Karakteristik 5 Özelliği

Son Güncelleme: 11 Mart, 2018

Herhangi bir kişinin tabiatı gereği negatif olduğunu iddia etmek haksızlık olur. Bütün insanlar değerlidir ve kimseyi tek başına negatif sayamayız. “Negatif insanlar” dediğimizde odaklandıkları şeylerden bahsediyoruz, insanların kendilerinden değil.

Özellikle duygusal düzeyde, bir insanın tamamen tutarlı olamayacağını açıklığa kavuşturmak da iyidir. Bu nedenle, hiç kimse %100 negatif ya da %100 pozitif değildir. Bu özellikler hepimizin içinde vardır. Olan şey şudur; her bir kişi pozitif veya negatif bakış açılarından hangisini vurgulayacağına kendi karar verir.

“Hepimiz kendimizin şeytanıyız ve bu dünyayı kendi cehennemimize çeviriyoruz.”

– Oscar Wilde


Bugün birini negatif kılacak temel özelliklerin bazılarını ortaya çıkarmaya çalışacağız. Bu tutumun birincil mağduru aslında bu şekilde davranan kişidir. Bu tutuma düşüp düşmediğimizi görmek için durup bir saniye düşünmek önemlidir, çünkü yaklaşımımızı değiştirirsek çok şey kazanabiliriz. Öyleyse, negatif insanların en temel 5 tutumuna göz atalım.

1. İmkansızı oldurmaya çalışmak, çok negatif bir bakış açısı

Hayat imkansız şeylerle doludur, ancak bazı insanlar bunu kabul etmeye istekli değildir. Bu hayal kırıklığı hayatın bir parçasıdır: her zaman istediğimizi elde edemeyiz.

Belki de milyoner olarak doğmayı ya da anlayışlı ebeveynlere sahip olmayı tercih ederdik. Ancak bunlar hakkında yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Eğer istediğimiz şekilde olmamış olan şeyleri arzularsak, bu bize sadece acı ve hüzün verir.

saçlarını yolan kadın

Aynı şey, kendimiz için imkansız hedefler belirlediğimizde de olur. Mesela, eğer genç olmadığımız halde genç görünmeye çalışıyorsak ya da birinin davranmasını istediğimiz şekilde davranmasını bekliyorsak.

İmkansız hedefler yalnızca hayal kırıklığı, hoşnutsuzluk ve acı getirir. Bunlar negatif tutumları besleyen duygulardır.

2. Bir engele takıldığında vazgeçmek

Tıpkı imkansız hedefler koymanın mantıklı olmadığı gibi, bir şeyi gerçekleştirmeye çalıştığımızda bir engele takıldığımızda vazgeçmek de mantıksızdır. Başarmaya değer bir şeyin çaba gerektireceğini unutmayın. Başarı genelde azim gerektirir.

Hayatta birçok kez vazgeçmeye yakın oluruz. Ancak vazgeçmek, zor olsalar bile başarabileceğimiz hedeflere baktığımızda, bir seçenek değildir. Psikolog Hillary White, vazgeçmenin kişiyi mağlup hissettireceğini belirtmiştir. Nasıl sona erdiği önemli değildir, zorluklarla karşılaşmak güvenini artırır.

3. Her şeyi çok ciddiye almak

Yeterli öz sevgi ve olgunluğa sahip olmadığımızda egomuz çok hassas olur. Utancı tolere edemeyiz ve kendimizi aptal yerine koymaktan korkarız. Doğru da olsa ve bize gerçekten yardımcı olabilecek olsa da, eleştiriyi kabul etmeyiz.

yüzünü kapatan kadın

Her şeyi ciddiye almanız hem kendinize hem de diğerlerine karşı negatifliği artırır. Bu küçük sosyal gafları çok ciddiye almamak tevazu gerektirir. Kendinizi aptal durumuna düşürmek ya da hata yapmak ancak durumlara hak ettiklerinden daha fazla önem veriyorsak bir problemdir.

4. Negatif insanlar için şikayet etmek bir yaşam biçimidir

Hepimiz bazen şikayet ederiz. Sorun, şikayetin bir yaşam biçimi haline geldiği zaman ortaya çıkar. Burada, görüşümüz bulanık bir hale gelir ve her şeyi olumsuz olarak görürüz. Başka olasılık yoktur. Sorunlarımıza ve yapmadığımız veya yapamayacağımız şeylere odaklanırız.

Sonra tamamen varoluşsal bir negatiflik konumu alırız. Aslında bu, negatif insanların ilerleme eksikliğini haklı çıkarmak için kullandıkları bir stratejidir.

Şikayet etmek; büyümekten kaçmak, hedefleri gerçekleştirmeyi ve kendini geliştirmeyi önlemek için boş bir kontrol haline gelir.

5. Kıyaslamak ve diğer kişilere karşı saldırgan olmak

Kendinizi hep başkaları ile karşılaştırmak çok olumsuz bir şeydir. Bağımsızlık ve kişisel kimlik eksikliği anlamına gelir.

Karşılaştırmalar yaparak, bir kişi başkalarının yaptıklarına bakarak kendi yaptıklarını yargılar. Bu sadece sürekli çatışma ve memnuniyetsizliğe yol açan haksız ve sinir bozucu bir deneyimdir.

kırışmış kağıtlar

En kötüsü, karşılaştırmalar yapan bir kişi kendini yukarı çekebilmek için başkalarını aşağı çekmeye çalışır. Başka bir deyişle, başkalarının başına kötü şeyler geldiğinde mutlu olurlar çünkü başkalarının muhtaç ya da hatalı bir duruma gelmesi o kişi için kendisinin daha iyi bir konumda olması demektir.

Gördüğünüz gibi, hayatı olumsuz olarak görmek yalnızca ilerlemeyi ve olumlu ilişkileri engelleyen, asla bitmeyen bir memnuniyetsizliğe yol açar. Bu hiçbir yere gitmeyen kısır bir döngüdür.

Eğer bu olumsuz tutumları kendinizde görürseniz, beklemeyin: bir şeyleri değiştirmek için şu an çalışmaya başlayın. Negatif bir bakış açısına sahip olmak size iyi gelmez. Er ya da geç, kendinizi kaybedersiniz.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.