Ne Yaparsanız Yapın, Tutkuyla Yapın
Bir şeyi seviyorsanız tutkuyla yapmalısınız. Çalışıyorsanız, o işi tutkuyla yaptığınızdan emin olun. Resim yapıyorsanız, dans ediyorsanız, yazı yazıyorsanız, spor yapıyorsanız tüm ruhunuza yapın bunları. Unutmayın ki tutkunuz hayatınızın enerjisidir ve tutkuyla yaptığınız her şey sizi tatmin edecek ve mutlu kılacaktır.
Hayatımız boyunca bir sürü şeyi zorunluluktan yaparız, başkalarının fikirlerinden korkarız ve bunlar bizi motive etmeyen ve hoşumuza gitmeyen şeylerdir. Peki ama gerçekten tutkulu olduğunuz bir şeyi yaptığınızda ne olur? Sevdiğimiz bir şeyi yapmak bizi motive eder, heyecanlandırır, gülümsetir, enerjiyle doldurur ve bu yüzden soruyoruz: Neden gerçekten tutku duyduğunuz şeyleri keşfetmiyorsunuz?
“Büyük bir tutku olmadan büyük işler başarılamaz.”
– Friedrich Hegel
Tutkulu olduğunuz bir iş bulun
İş konusundaki temel sorulardan biri şudur: Bu gerçekten istediğim iş mi? Eğer Pazartesi günü işe gideceğiniz için bir Pazar günü endişeliyseniz, doğru yerde çalışmıyorsunuz demektir.
İş, çok vaktimizi alır ve bu yüzden, yaptığımız iş konusunda kendimizi iyi hissetmemiz önemlidir. Böylece çalıştığımız kuruma ve aynı zamanda da kendimize değer kattığımızı hissedebiliriz. İş arkadaşlarımız, dostlarımız ve aile üyelerimizin iş hakkında şikayet ettiğini duyabiliriz. Biz de bu gruba dahil olabiliriz ama çok azımız değişime cesaret ederiz.
Başka bir işte çalışma fırsatına sahip olduğumuz halde aynı işe devama etmek, kendimize ve mutluluğumuza sadakatsiz davranmanın bir başka yoludur. Çoğunlukla temelsiz olan korkularımızdan kurtulmamız gerek. Mesele, mümkün olan en iyi hayatı yaşmak ve kendimizin en iyi versiyonu olmaktır.
“Hayatla sevişmelisiniz, dramaya yer vermeden çılgınca ve tutkuyla.”
– Federico Moura
Tutkulu olduğumuz işi ararken en önemli faktörlerden biri, korkularımızı nasıl yöneteceğimizi bilmektir. Hayallerimiz, korkularımızın karşı tarafında olacak. İşte bu yüzden korularımızı aşıp ilerlemenin zamanı. Nelerden korktuğunuzu düşünün, dış vurun, kabul edin ve olabilecek en kötü şeyi gözünüzde canlandırın. Böylece daha gerçekçi bir perspektif edinebilirsiniz.
Sizin hakkınızda tutkulu olan insanları bulun
Sevmediğimiz bir iş ya da hayatımızda hoşumuza gitmeyen bir şeyi değiştirmek için yapabileceğimiz ilk şey, tutkulu insanları arayıp çevremizi onlarla sarmaktır. Hevesleriyle yolumuzu aydınlatan ve bazı şeyleri değiştirmek istediğimizde bizi destekleyen insanlarla.
Bize yakın insanların hayatımızda bir şeyleri değiştirmek istediğimizi anlamaması normaldir, özellikle de bu “bir şey” bize ay sonunda iyi para kazandırıyorsa. Ama biz hayatımızdan bahsediyoruz. Bizi gerçekten seven ve değer veren insanlar, anlamasalar bile değişme arzumuza saygı duyacaktır. Hatta şüpheciliklerini kenara koyup pozitif sonuçlar gördüklerinde bunu olumlu bir şey olarak göreceklerdir.
Sizi mutlu kılan şeyi arayın
Sizi gerçekten heyecanlandıran, mutlu kılan şey ne? Kalbinizin hızla çarpmasına yol açan şey ne? İşte izlemeniz gereken yol da o. Kalbinizin daha hızlı atmasını sağlayan ve yüzünüze bir tebessüm yayan bir şey daima vardır.
Bu yaşandığında nedeni o konuda tutkulu olmamızdır. Sevdiğiniz her şeyi keşfedin, kurslara katılın, sizin sevdiğiniz şeyleri seven insanlarla konuşun, okuyun, çalışın, öğrenin ve böylece hayalinizi daha kolayca keşfedin.
Tutkunuzu iletmeyi öğrenin
Tutku duyduğumuz şeyleri yaptığımızda tutkumuzu başka insanlara iletiriz çünkü heves ve istek, her bir zerremizden yayılır. Motivasyonumuz gittiğimiz her yere ulaşır ve birlikte zaman geçirdiğimiz herkes bundan etkilenir.
Hayatınızın bir noktasında yaşamında bir değişiklik yapmak isteyecek biriyle tanışacaksınız ama risk almak istemeyecek bu kişi. İşte tüm tutkunuzu aktararak o kişinin gelecek korkusunu kaybedip hayallerine doğru güvenle yürümesine yardım etmeniz için muhteşem bir fırsat olabilir bu.
“Bir tutkudan ve onun getirdiği duygu girdaplarından kaçınan kişi yavaşça ölecektir; o duygular, gözlerdeki ışıltıyı geri getirir ve kırık kalpleri onarır.”
– Pablo Neruda
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.