Kötü Rüyalar Sizi Korkularınızla Yüzleşmeye Hazırlar

Yazan ve doğrulayan psikolog Valeria Sabater

Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Kötü rüyalar sizi korkularınızla yüzleşmeye hazırlar. Böylece, beyninizin sizi her gece götürdüğü rüya evreni, bazen bir tür tedavi edici amacı yerine getirir. Son araştırmalara göre, endişelerimizin ve korkularımızın çoğu, bilinçli yaşamınız üzerindeki etkilerini önceden düzenlemenize yardımcı olmak için o bilinçsiz ortamda ortaya çıkıyor.

Veriler en hafif tabiriyle çarpıcı. Örneğin, kötü rüyalar veya hatta bir kabusun dengeniz, adaptasyonunuz ve genel iyiliğiniz için çalıştığını düşünmek şaşırtıcı olduğu kadar ilginç bir şeydir. Hepsinden önemlisi, rüya dünyası dışındaki çok az şey, kısa bir süre öncesine kadar insan anlayışının tamamen ötesinde olan bu boyut kadar esrarengizdir.

Örneğin, kötü rüyalar,on sekizinci yüzyıl boyunca insanın acısının dışa vurumu olduğu durumlar olarak düşünülüyor, basit zihnin hastalıkları olarak görülüyordu. Bu fikir zamanla değişti. Bu nedenle, bugün Cambridge Health Alliance’ta klinik psikolog olan Dr. Deirdre Barrett gibi alandaki uzmanlar, bunları insan evriminin bir parçası olan duygusal tepkiler olarak tanımlamaktadır.

Üç ile altı yaş arasındaki çocuklar daha çok kabus görürler. Onlar için ortam, anlamadıkları şeylerle, tehdit olarak yorumladıkları ve rüyalarında korkunç bir şekilde beliren boyutlarla doludur. Büyüdükçe ve olgunlaştıkça, bu üzücü rüya dünyaları kaybolur.

Düşler sizi korkularınızla yüzleşmeye hazırlar

Bilişsel-davranışçı terapide, danışanların yüksek stres yaratan belirli korkulara, fobilere veya durumlara karşı duygusal tepkilerinin yoğunluğunu azaltmalarını sağlamak için genellikle çok özel bir strateji türü kullanılır. Bu yaklaşım, bir kişinin doğrudan kaygı odağının yakınına yerleştirildiği maruz kalma terapisidir. Evet, her zaman oldukça kontrollü durumlardır.

İlginçtir ki, tüm insanlar aynı amaca hizmet eden benzer bir mekanizma ile “fabrikadan” çıkıyor. Korkularınızla yüzleşmenize yardımcı olacak bir mekanizma ile. Ayrıca bu mekanizma çok daha gerçekçidir. Elbette bu mekanizma rüyalarımızdır. Herkesin, en olumsuz korkularıyla yüzleşmek zorunda kaldığı rüya sahnesinde bazı deneyimleri olmuştur.

Bir iş görüşmesi, sınav, uçağa binmek, terk edilme korkusu veya diğerlerinin yanı sıra sevgiliniz tarafından ihanete uğramak. Bu durumların her biri, birçokları için gerçek bir acı kaynağıdır. Beyin bunu bilir. Bunun farkındadır. Aslında, onu genellikle faydalanılabilir bir amaç için açıkça hayallere aktarır.

Bir kişinin bu tip rüyalarda arayacağı şey, problemine görünürlük kazandırmak ve onu çözmek için kendini zorlamak adına bu korkulara maruz kalmaktır. Ancak, bunu genellikle her zaman çözülmesi kolay olmayan karmaşık sembolojiler kullanarak yapar.

Kötü rüyalar (kabuslar değil) sizi hazırlar ve terapötik müttefikleriniz olabilirler

Buna inanmak zor olabilir. Kötü rüyalarınızın korkularınızla yüzleşmenize yardımcı olma işlevine sahip olacağını düşünmeyi kabul etmek, birkaç nedenden dolayı zordur. Hoş olmayan rüyalar çoğunlukla rahatsızlık yarattığı için. Dolayısıyla, bunun gibi bir şeyin size her konuda yardımcı olabileceğini varsaymak kolay değildir.

İkinci bir durum daha var: Birçok kişinin rüyalarını hatırlamaması. Peki o zaman bu durumu nasıl açıklıyorsunuz? Geçen yıl, Cenevre Üniversitesi ve Wisconsin Üniversitesi Cenevre Üniversite Hastanelerinde yaptıkları ilginç bir çalışmayı yayınladı.

Uzun bir araştırma sonrasında görebileceğiniz şey, korkunun serebral amigdalanızı yoğun bir şekilde harekete geçirmesidir. Korku ve alarm duygusu yaratmaktan sorumlu yapı budur. Bu çalışmada katılımcılar her gece rüyalarını yazıp anlamaya çalışmak zorundaydılar. Bu rüyalara anlam vermeleri gerekiyordu.

Bu kötü rüyaların çoğu gerçek sorunlarla, stres ve ıstırap durumlarıyla ilgiliydi. Basitçe bu rüyaların mesajını anlamak, duygusal yüklerini azaltmalarına yardımcı oldu. Ayrıca, başa çıkma stratejileri geliştirmelerine de yardımcı oldu.

Ancak, rüyaların sizi korkularınızla yüzleşmeye nasıl hazırladığına dair  yürütülen araştırmadan sorumlu olanlar, kabusların aynı amaca hizmet etmediğini vurgular. Bunlar, korkunun ılımlı olduğu kötü rüyaların aksine, kişinin sağlığı üzerinde çok olumsuz bir etkisi olan aşırı yoğunlukta duygular içerirler.

Rüya dünyası, kendinizle yüzleşmek ve kendinizi anlamak için bir alan

Araştırmacılardan biri olan Dr. Lampros Perogamvros’un belirttiği gibi, bu çalışmaların yapılmasınının bir amacı rüyaları ve onların anlaşılmasını anksiyete bozukluklarını tedavi etmenin bir yolu olarak kullanmak olabilir. Bu, özel bir terapi biçimi değil, sorunların odağına yaklaşmanın yanı sıra duygusal etkiyi düzenlemenin bir yolu olacaktır.

Bir bakıma, bu fikir Carl Jung’un bir zamanlar söylediği şeye uyuyor: bilinçsiz dünya ve rüyaların dokusu psikolojik dengeyi yeniden kurmaktan başka bir şey aramıyor. Anlamak ve birinin yararına kullanmak için bir kanal daha. Bu nedenle, kötü rüyalarınızı kaydetmek, korkularınızla yüzleşmenin ve onları anlamanın, kabul etmenin ve bilinçli yaşamlarınızda değişiklikler yaratmanın bir yolu olacaktır.

Hiç şüphesiz, bu dahil olmaya değer, karmaşık ama ilginç bir görev.

“Düşlere sımsıkı tutun, çünkü rüyalar ölürse hayat uçamayan kırık kanatlı bir kuştan ibarettir.”

– Langston Hughes