İnsanların Beyni Sürprizleri Seviyor
Yazan ve doğrulayan psikolog María Vélez
İnsanların beyni neden sürprizleri sever? Sürpriz, beklenmedik bir uyaranın neden olduğu temel bir duygu durumudur. Sürpriz hoş olmadığında, korku, öfke veya üzüntü gibi olumsuz bir duygu haline gelir.
Ancak sürpriz pozitif olduğunda, sonuç keyifli olacaktır ve beynin belirli bölgelerinde yoğun bir aktivasyonu tetikleyecektir. Bu alanlar, memnuniyet gibi diğer duygulardan da sorumlu tabii ki.
Böylece beynin sürprizleri sevdiğine dair fizyolojik kanıtlar olduğunu da söyleyebiliriz.
Beynin içinde müdahil olan alanlar
Bazal gangliyonların bir parçası olan beynin ödül merkezi, sürprizlerin işlenmesinde önemli bir rol oynar.
Bunlar, açık bir biçimde, öngörülemeyen bir durum içerisinde olduğunuzda aktive olur. Bu, beyin bilinçsiz olarak bir ödül beklediği için olacaktır.
Diğer duygularda olduğu gibi, amigdala da sürprizlerin olduğu durumlarda önemli bir role sahip. Bu da, içerisinde bulunduğunuz durumun sizin için iyi olup olmadığına karar vermenize yardımcı olur. Bu bağlamda, herhangi bir sürpriz halinde, iki farklı nöron grubu aktive olurlar:
- Bir tarafta, bir ödül aldığınızda bir grup nöron aktive olur.
- Öte yandan, diğer nöronlar, bir şeyi kabul edilemez bulduğunuzda aktive olur. İki karşıt grup olduklarından, biri etkinleştiğinde, diğeri etkinleşmez.
İnsanların beyni sürprizleri sever
Yukarıda belirttiğimiz gibi, sürpriz hoş olmadığında olumsuz duygulara yol açar. Bununla birlikte, sürpriz incitici olmadığında da, uzun süre içinizde yaşatabileceğiniz olumlu duygulara yol açacaktır.
Olumsuz sürprizler genellikle sizden hızlı bir tepki beklerken, pozitif sürprizler hoş bir sakinlik durumu ve mutluluğa yol açar.
Birçok araştırmacı, bunun neden olduğunu ve terapötik amaçlar için bir tür olumlu müdahale uygulamak için sürprizin kullanılıp kullanılamayacağını bilmek için çaba sarf etmiştir. Bu çizgide, bazı Amerikalı bilim adamları, beklenmedik bir uyaran ortaya çıktığında beynin ödül merkezinin aktive olduğunu ortaya koymuştur.
İlginçtir ki, ödül merkezi, beyindeki son derece önemli bir zevk alanı. Muhtemelen beynin sürprizleri sevmesinin nedeni de bu. Sürprizin iyi ya da kötü olması önemli değil, çünkü bu bölge her zaman aktif hale geliyor ve diğer zevk mekanizmalarını da aktive ediyor.
Mükemmel bir örnek, birçok insanın perili evlere gitmeyi sevmesi olabilir mesela. İlk bakışta olumsuz gibi görünmesine rağmen ve korku ya da iğrenme gibi duygulara yol açması gerekirken, insanlar bu tür yerlerde birçok heyecan verici “sürpriz” bulurlar.
İnsanların beyni ve sürprizlerin öğrenme ve hafızaya etkisi
Öğrenme, psikoloji ve sinirbilimde en çok çalışılan bilişsel süreçlerden biri. Son 50 yılda, bilim adamları insanların öğrendiğini unutmadığı bir şekilde öğrenmeyi sağlayan veya buna benzer durumları üreten faktörleri belirlediler ve sürprizler de bu durumlardan biri.
Bazı yazarlara göre, bir elementin diğeriyle ilişkisi, şaşırtıcılığını yitirdiği bir hale gelene kadar güçlenmeye devam eder. Başka bir deyişle, Stimulus A’yı birkaç kez Stimulus B (öngörülemez) ile sunarsanız, bir kişi her seferinde Stimulus B’yi bekler. Ancak her zaman bağlı olduklarını fark ettiklerinde, yani bu sürpriz etkisini yitirdiğinde, reaksiyonları daha az yoğun olacaktır. Sonuç olarak, bilim adamları bir uyaranın şaşırtıcı olması durumunda hafızanızda kalma olasılığının daha yüksek olduğunu öne sürdüler.
Beyindeki öğrenme ve sürprizler arasındaki bu ilişki yakın zamanda yapılan beyin görüntüleme çalışmalarında da kanıtlanmıştır.
2001’de bir grup İngiliz ve Avustralyalı araştırmacı, bir şeyler öğrenirken bir sürpriz meydana geldiğinde beyinde neler olduğunu gözlemledi. Katılımcılar, uyaranların sunumuna aşina olduklarında beynin ödül merkezinin giderek daha az aktive olduğu sonucuna vardılar. Ancak, başka ve yeni bir sürpriz ile karşılaştıklarında, bu ödül merkezi yeniden aktive ediliyordu.
Çalışmalar, ayrıca, günlük hayattakı durumların bir sürprizle aynı zamanda meydana geldiği hallerde, bir kişinin hafızasında daha uzun süre kaldıklarını gösterdi. Bunun nedeni de, sürprizlerin dikkati ve motivasyonu artıran bir dizi kolinomimetik ve dopaminerjik mekanizmayı tetiklemesi olarak değerlendirildi.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.