İlgi Gösterdiğimiz Şeyler Aslında İhtiyaçlarımız Mı?
Zihnimiz hatıralarımızın, korkularımızın, isteklerimizin ve düşlediklerimizin bir karışımıdır. Durum böyle olunca, ilgilendiğimiz insanlar da haliyle inançlarımızı, kendimizi ve çevremizde değer verdiğimiz pek çok şeyi yansıtmış oluyor.
Çoğu zaman, aslında yeri olacağını tahmin etmediğimiz kişileri hayatımıza alıyoruz. Bizden farklı olan insanları; başkalarını olduğu kadar kendimizi de affedip iyileştirmeye yardım eden insanları alıyoruz hayatımıza…
Hiç bilmediğimiz yönlerimizi açığa çıkan insanlara karşı ilgi duyuyoruz. Kendimizde asla kabul edemeyeceğimiz özelliklere sahip olan ve bizim gibi davranmayan insanlara, belki de içimizdeki savaşta bize destek çıksınlar diye ilgi gösteriyoruz.
Hayatta sahip olduklarımızdan yakınmakla kendimizi hor görmek aynı şey.
Neden Yanlış İnsanlarla İlgileniyoruz?
Çoğu insan aşk hayatından yakınırken ilginç bir şekilde kendilerine değer vermeyen, onları ihmal eden veya onlara hiçbir zaman öncelik vermeyen kişilerle ilgileniyor. Yani, eğer size değer vermeyen veya sizi hor gören insanlardan etkileniyorsanız muhtemelen bunun sebebi düşük özgüven sahibi olmanız veya kendinizi sevmemeniz olabilir. Kısacası, özgüvensiz olmanız sizi bu kişilerin gözünde mükemmel kurban yaparak onların da size ilgi duymasını sağlar.
Diğer yandan, iyi bir sebep olmaksızın ilişkilerimizin “tesadüfen” oluşması, içimizde bir şeylerin ters gittiğinin işareti olabilir. Bu tür ilişkiler için ödün vererek, olmadığımız veya olmayı istemeyeceğimiz bir insana dönüşmemiz kaçınılmazdır.
Öz farkındalık, doğru insanlarla beraber olmanın anahtarıdır.
Neden hep yanlış insanlara karşı çekim duyarız? Bunun sebebi aslında ilgi duyduğumuz şeyin kendi yansımamız olmasıdır. Kendimize verdiğimiz değer, karşımızdaki kişinin değeri kadardır ve hak ettiğimizi düşündüğümüz kadar seviliriz. Üstelik değişme korkusu yüzünden bizi olduğumuz gibi kabul edecek insanlara çekiliriz ve hep aynı düzende ilerleriz.
Artık ölü olan geçmişte yaşıyoruz. Ve eğer bu yaşam şekline devam edersek, gelecek de tıpkı geçmişteki gibi olacak. Kendinize dönün, kendinizi bugün değiştirin ki geleceğiniz geçmişinizden farklı olabilsin.”
– G.I. Gurdjieff
İlgilendiklerimiz, İhtiyacımız Olan Şeyler
Ne kadar az değişim gösterirsek, ilgi gösterdiğimiz şeyde o kadar karmaşıklaşır ve zarar verir. Çekişmeli ve tartışmalı durum veya kişilere ilgi gösterdiğimizde değişime yöneliyoruz demektir. Kriz anlarından çıkarılacak en büyük ders, Seneca’nın da dediği gibi “Erdeme, yanılgılarımıza savaş ilan ettiğimiz zaman erişebiliriz.”
Gerçek olgunluğa erişebilmek için, başımıza gelen her şeyin doğru ve olması gerektiği gibi olduğuna inanmamız gerekir çünkü bu gerçek mükemmellik sürecidir. Sorunlarımızı benimsemek, çoğunlukla bizi büyüten ve geliştiren bir davranıştır. Tersine, sadece bir hatadan ibaret olduğumuzu düşünerek yalnızca boşa nefes alıp vermiş oluruz.
İhmaller olmadan, reddedilmeden veya vazgeçmeden siz bugünkü siz olabilir miydiniz? Bir düşünün. Benim açımdan, yaptığım hatalar olmasaydı, bugün hayatımdan bu kadar zevk alıyor olamazdım.
Başımıza gelen her şey mükemmel, çünkü mükemmel olmak zaten böyle bir şey.
Çok şanslıyım çünkü hiçbir şeyi kolay yoldan elde etmedim.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.