Her Güzel Şey Sizi Bulsun ve Sizle Kalsın
Her güzel şey sizi takip etsin, bulsun ve sizle kalsın. Geri kalan şeyler de geçip gitsin. Zorlu anlar hayatınızda olsun fakat bir dersi size öğretmek için olsun.
Öğrendiğiniz her dersin sahipliğini üstlenin ve yolunuzdaki her taşı şekillendirin. Her “i”nin noktasını koyun ve her “t”nin çizgisini çekin. Gezin ve düşün. Kötü zamanlar geldiğinde her yeni başlangıçta bir elips çizin. Büyümek ve yaşamak için şansınız olsun.
Tüm iyilerin ve kötülerin farkında olun. Yaşamda iyi olan her şeyin bozulabileceğini tecrübe yolu ile öğrenin. Ufuğa bakmak, heyecanla yaşamak daha iyidir. Güvenli olmanın en iyi yolu sıradanlığı korkutmaktır.
Zaman zaman tehdit altında olsanız bile, her şey düzgün aksın. Her zaman başa dönüp, yeniden başlayabilin. Başarılarınızın kutlanmayı hak etsin ve başarısızlıklarınız da yeniden uyumlu bir hale gelsin.
Gölgelerin ve şeytanların da kucaklanabileceğini unutmayın. Bu hüzün de iyi bir şeydir, çünkü arzularınızı ifade etmenize ve değerini bilmenize yardımcı olur. Öfkeniz bu şekilde sizin yanınızda olur.
Kimsenin duyarlılığınız için sizi cezalandırmasına izin vermeyin ve ağlamanın zayıflık ile eş anlamlı olmadığını unutmayın. Hassas iletişim, samimiyet gerektirir. Duygularınızı ifade etmek yerine kınamak, büyük bedeli olan bir yanlıştır. Bunu bilerek, duyarlılığın bir armağan olduğunu bilmelisiniz, çünkü yürekten yaşamak sizi özel ve gerçek yapan şeydir.
Kesinlikleri reddedin ve her zaman, asla, herkes veya hiçkimse gibi kategorik ifadeler kullanmaktan kaçının. Hayatın bir gökkuşağı olduğunu anlamaya çalışın, sadece siyah beyaz görmek iyi bir şey değildir.
Unutmayın ki aşkta dilenme olmaz, eğer yalvarmak zorunda kalıyorsanız bu sevgi değildir. Kötüye kullanan ilişkinin bugünlerde bir örnek olduğunu unutmayın. Esas, ilişkinizin size ne kattığını değerlendirebilmelisiniz.
Hayatınıza kimin katkıda bulunduğu önemli olmalıdır ve gerçekte, hiç kimsenin zaman eksikliği yoktur. Unutmayın ki, eğer ilgi duymuyorsanız kendinizi bir şeylerden uzak tutmakta özgürsünüz. Bunu yapmak istediğiniz için kendinizi suçlu hissetmeyin.
Unutmayın ki esneklik, kendini kontrol etmek ve kendine güvenmek, geliştirebileceğiniz en önemli psikolojik becerilerin üçüdür. Pes etmeyin, kendinize biraz yer ayırın, ihtiyacınız olduğunda hayır demeyi bilin.
Unutmayın ki zaman hem ebedi hem de kısa ömürlüdür. Ruhun acısını iyileştirecek büyülü çözümler veya kusursuz tarifler bulunmamaktadır. Çünkü eninde sonunda, hayat, size ısrarla limon veriyorsa, ondan tekila ve tuz istemektir.
Yalnız kalmak istemekten korkmayın. Canınız konuşmak veya sosyalleşmek istemiyorsa kendinizi suçlamayın. Hepimizin bir parça ruhunu kendimiz için ayırdığımızı ve bunun kötü bir şey olmadığını kabul edin, bu aslında çok gerekli ve cesaret vericidir. Başkaları bunu yaptığında da anlayın ve saygı gösterin.
Sevdiklerinizin sırtlarına yaslanın, böylece size sarıldıklarında tüm korkularınızı yok etsinler. Bazı yerlerin herhangi bir haritada olmadığını unutmayın. Bu yerler evlerimizde, sevdiğimiz ve bizi sevenlerin kollarında bulunurlar. Onlar, kendi tarihimizin sayfalarını yazmamıza yardım eden insanlardır.
Gitmeye karar veren kişileri hatırladığınızda üzülmeyin. Onları hatırlamak, hafızanızın ve yaşadığınızın bir işaretidir. Anılarınızın, özelliklerinizin ve sağlığınızın değerini bilin. Sadece birkaç yıl içinde bu şeylerin gerçekten önemli olacağını düşünün.
Sizi kendinizden, tutkularınızdan ve heveslerinizden uzaklaştıran kimseye güvenmeyin. Hayatınızı saatin ritmine dokundurun ve onun geçtiği gerçeğine takılıp kalmayın. Yaşamak, başka planlar yapmaktan daha önemlidir.
Ancak, her şeyden önce, bütün gücünüzle sevin. Bunu yarı yarıya yapmayın, bu konuda yalnızca iyi olmayın. Bütün gücünüzle yapın. Diğerlerini sevin, yaşamı sevin ve kendinizi sevin. Lütfen, önemsiz şeylerde kendini kaybetmeyin. Hayatınıza şekil ve anlam verin. Unutmayın ki, her dakika sayılır, hepsi toplanır ve şu andan çok daha yükseğe çıkabilir.
