Hayat Bir Oyundur ve Kazanan En Çok Eğlenendir
Hayatın bir rüya olduğunu kim söyledi? Hayat bir oyundur, hem de bir şans oyunu. Bu oyuna katılmak zorunda değilsiniz; oturup herkesin nasıl eğlendiğini izleyebilirsiniz veya siz de kendi oyununuza oturabilirsiniz. Bu sizin kararınız.
“Hayat hızlı ve baş döndüren bir oyundur; hayat bir paraşütle atlamaktır; risk almak, düşmek ve yeniden kalkmaktır; dağcılıktır; en yükseğe çıkmayı istemek ve yapamadığınızda kızgınlık ve tatminsizlik hissetmektir.”
-Paulo Coelho-
Teneffüsün bittiğini işaret eden zil her an çalabilir ve bu olduğunda elimizde kalanın sadece bir şeyler yapma, asla sözünü vermediğimiz öpücükler verme, yalnız kalma ve hiç bir şey söylememe isteği olduğu gerçeğini düşünmeye başlayacağız… “Daha fazlasını yapma isteği” ile başbaşa kalacağız ve sonunda yapabileceğimiz tek şey “istekleri hatırlamak” olacak.
Gerçek şu ki hepimizin kartları var ve yapmamız gereken tek şey oynamayı istemek. İyi kartlarımız da olacak kötü kartlarımız da; kaç kartımızın olduğunun bir önemi yok, önemli olan onları oynamanın bize getireceği faydalar. Oyun ilerlerken, yeni kartlarımız olacak; yeni kartlar oyunumuzu daha iyiye de götürebilir daha kötü de yapabilir, ama her fırsatta yeni kartlar mutlaka gelecekler.
Bu anlamda, aslında oyundan çıkma seçeneğimiz yok. Kartlar arasındayken belki biraz boğulacaksınız, özellikle de oyunun kurallarına hakim değilseniz; ancak önünüzde seçenekler hep var olacak. Gerçekte oyunu kazanmanızın veya kaybetmenizin hiçbir önemi yok, önemli olan tek şey oynamaktır.
İşaretli kartları olan insanlar vardır, zehirli insanlar, masalarındaki diğer insanların iyi niyetlerini suistimal edip onları aldatan sahtekar insanlar da vardır.
Anlayacağınız, hayatın şansı, her oyunda bizlere eşit olarak verilmemiştir; emin olabileceğiniz tek şey stratejinize konsantre olursanız zafer anınızın geleceğidir.
Kartlarımızın aynı olması imkansızdır, bu yüzden nasıl oynamanız gerektiğini size söyleyemeyiz; nasıl bir strateji izlemeniz gerektiğini de bilmiyoruz ama zaten bunu keşfetmek sizin göreviniz. Size söylemeye çalıştığımız şey; iyi yaşamak için bütün kalbimizle yaşamamız gerektiği, elimizde oynanmamış kartlarla kalakalmamalıyız.
Yine de, oynamanın sonsuz yolları var ve genelde bir yandan oynarken bir yandan da bir hokkabaz gibi 5 topu birden havada ve dengede tutmak zorunda olduğumuz gerçeğinden kaçamayız. Bu toplar iş, aile, sağlık, arkadaşlar ve ruhumuzdur.
Kısa sürede iş hayatının lastik bir top olduğunu fark edeceğiz; eğer düşerse, yeniden zıplayacaktır. Ama, bununla birlikte diğer dört top (aile, sağlık, arkadaşlar, ve ruh) camdan yapılmıştır. Eğer hokkabazlık oyunumuzda, bir defada bir tane tutamazsak, eğer bir tanesinin düşmesine izin verirsek, o top ebediyen hasar görmüş, kırılmış olacaktır. Toplar asla eskisi gibi olmayacaklardır.
Coca Cola’nın eski başkanı, Bryan Dyson, bir eğitiminde, bir yandan toplarımızı dengede tutarken bir yandan da kartlarımızı oynamamıza izin veren yıldız tekniğini geliştirmenin adımlarını anlatmıştır. Sözleri mükemmeldir.
- Başkaları ile kendinizi kıyaslayarak kendi değerinizi azaltmayın. Çünkü hepimiz farklıyız ve her birimiz özeliz.
- Hedeflerinizi başkalarının önemli olarak gördüğü şeyler üzerine belirlemeyin. Sadece siz kendiniz için en iyi olanı seçebilirsiniz.
- Kalbiniz için en değerli olan şeylerin kıymetini bilin. Onları hayatın kendisiymişçesine izleyin; çünkü hayat onlar olmadan çok anlamsızdır.
- Geçmişte veya gelecekte yaşayarak hayatın sizi parmakları arasında ezmesine izin vermeyin. Eğer hayatı gün be gün yaşarsanız, hayatınızın BÜTÜN günlerini yaşayacaksınız.
- Hala son bir çaba daha gösterebiliyorken, pes etmeyin. Denemekten vazgeçene kadar hiçbir şey bitmiş değildir.
- Mükemmel olmadığınızı kabullenmekten korkmayın. Bu bizi birlikte tutan kırılgan bir zincirdir.
- Risk almaktan korkmayın. Risk alarak cesur olmayı öğreniriz.
- Bulamadığınızı söyleyerek sevgiyi hayatınızdan çıkarmayın. Sevgi almanın en iyi yolu sevgi vermektir; sevgisiz kalmanın en hızlı yolu ona çok sıkı sarılmaktır, sevgiyi tutmanın en iyi yolu ise onu özgür bırakmaktır.
- Hayatın içinde fazla koşturmayın, sadece nerede olduğunuzu değil aynı zamanda nereye gittiğinizi de unutursunuz.
- İnsanın en büyük duygusal ihtiyacının takdir edilmek olduğunu unutmayın.
- Öğrenmekten korkmayın. Bilgi ağır değildir, kolayca taşınabilen bir hazinedir.
- Zamanı ve kelimeleri boşa harcamayın. Her ikisini de geri alamazsınız.
- Hayat bir yarış değildir, her adımında keyif alınması gereken bir seyahattir.
Dün tarihtir, yarın ise bilinmez, bugün ise bir armağandır: bu yüzden İngilizcede “bugün” kelimesi ile “armağan” kelimesi aynıdır.
Hayat oyunu, günden güne oynayacağımız güçlü dersler, büyük sözler ve ilkelerle doludur. Keyfini çıkaracak ve hissedeceğiniz milyonlarca şey var, keşfedilecek milyonlarca gülümseme ve milyarlarca atılacak kahkaha vardır. Arzumuzu tüketelim, çünkü asla geç değil, oynayamadan oyunu bitiren çanın çalmasına izin vermeyelim.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.