Geçmişin Bugünden Çalmasına İzin Vermeyin
Bu hayatta iki tür insanın olduğu söylenir: kitaplarını en büyükten küçüğe doğru dizenler ve böyle yapmayanlar, uyanmak için 10 alarma ihtiyaç duyanlar ya da tek bir alarmla hemen uyanıverenler. Ayrıca insanları, sürekli geçmişlerine bakanlar ile “anı yaşa” diyebilenler olarak da ikiye ayırabiliriz.
Ancak asıl erdem, Aristo’nun dediği gibi tam ortadadır. Ne kadar kötü olduğunu düşünürseniz düşünün, geçmişinizin hikayesi, unutulmamayı hak eder. Akıllıca davranarak, yarın için neler kurabileceğinize güvenerek bugünden de faydalanmanız gerekir.
Geçmişin sizi zincirlemesine izin vermeyin
Şu anı yaşamak yerine geçmiş konusunda çok fazla endişelenen türden biriyseniz, kendinizi özgürleştirmenin bir yolunu aramaya başlayın. Geçmiş bizi çok fazla yorduğu zaman, darbelerden sonra ayağa kalkıp cesaretle önümüze bakmak güçleşir.
Her birimiz, büyüklüğünü ancak bizim ölçebileceğimiz farklı bir geçmişe sahibiz. Belki de hayatınızın en kötü zamanının, bir başkası için kolay aşılır olduğunu fark ettiniz. Bunun tam tersi de olabilir. Bir noktada başa çıkamayacağımızı düşündüğümüz durumlar yüzünden zincirlendiğimiz, hareket edemediğimiz olmuştur ama nihayetinde o durumları aşmayı başarırız.
“Geçmiş çok faydalıdır ama yalnızca bize şu an konusunda öğretebilecekleri bakımından yararlıdır. Asıl zenginlik, şu andır.”
– Elizabeth Kostova
Başka zamanlarda bizi geriye iten şey, negatif olaylar değil, tam tersidir. Öyle güzel zamanlar yaşamışızdır ki daha iyisinin olabileceğini hayal edemeyiz. Ama hayatınızın kontrolünü ele alıp şu anda mutlu olmanızı sağlayacak anları yaratabilirsiniz.
Şu an yeni bir fırsattır
Şu an, sizin için büyük fırsattır. Yani şu an, geçmişinize hak ettiği yeri vermek ve size yeni tecrübeler kazandırmak için bir şanstır.
Şu an, birey olarak sizi zenginleştirecek ve dilediğiniz enerji ve yaşamı sunacak kişilerle tanışmak için ideal yerdir. Önemli olan, bir zamanlar rahat hissettiğiniz yere bakmayı bırakıp canınızı yakan eski olayları kapatmanıza yardımcı olacak yeni bir sayfa açmaktır.
“Geçmişten sorumlu olmazsak, kendimize geleceğin yasal sahipleri deme hakkını da yitiririz.”
– Fernando Savater
Zaman, geçmişin yaralarını sarar; hiç affedemeyeceğinizi sandığınız şeyleri bağışlamaya teşvik eder , sizi kaybettiğiniz şeylere yas tutarak kendinizle yüzleşmeye zorlar ve hepsinden önemlisi, zaman nihayet bugüne ve yarına bakmayı öğretir bize.
Değişim için geçmişten kurtulmak gerekmez
Geçmişinizi “geride bırakmaktan” söz ederken, bunu unutmak olarak algılamanızı istemiyoruz: Bir geçmişiniz olduğunu hatırlamak güzeldir çünkü bu sizin hikayenizdir ve onu kaybetmemeniz gerekir. söylemek istediğimiz şu ki şu anki hayatınıza bir şey katacağı zaman geçmişe dönebilirsiniz.
“Geçmiş, hatırladığınız, hatırladığınızı düşündüğünüz, hatırladığınıza kendinizi ikna ettiğiniz ya da hatırlıyor gibi yaptığınız şeydir.”
– Harold Pinter
Geçmişin bugünden çok şey çalmaması önemlidir çünkü her şeyin bir yeri ve zamanı vardır. Önceki adımlarda edindiğiniz dersleri asla unutmamalı ama yürümeyi de bırakmamalısınız.
Şu an, paha biçilmez bir değere sahiptir çünkü tamamen size ait olan şekilsiz bir sahnedir. Bugünün boş olduğu hissine kapılmamak için bırakın şu an sizinle birlikte gelişsin. Gerçekten olmak istediğiniz kişi olun ve bir zamanlarki halinizi de kabul edin.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.