Empati Eksikliğinin 5 İşareti
Empati eksikliği diğer insanlar ile sağlıklı ilişkiler sürdürmek söz konusu olduğunda çok büyük bir engel olabilir. “Benlik” ve “öteki” konseptleri birbirini tamamlayan ve tanımlayan, büyük karşılıklı etkilere sahip olan gerçekliklerdir. Bu nedenle, başkalarını anlayamama durumu genellikle kendinizi tam olarak anlamadığınızın bir göstergesidir.
Kişisel çıkarları gözetme durumu ve farklı bakış açılarını benimsemekteki başarısızlık genellikle olumsuz ve yardımcı olmayan davranışlara yol açan özelliklerdir. İnsanların kendilerini diğer türlerden ayırabilmesine ve devasa ve karmaşık uygarlıklar yaratabilmesine izin veren niteliklerden bir tanesi de işbirliğidir. Ancak, etrafımızdaki insanlar ile empati kurmak konusunda başarısız olduğumuzda, birlikte ve etkili bir şekilde çalışmak bizim için çok daha zor bir hale gelir.
Pek çoğumuz empatinin gerçekte ne olduğu konusunda çok az anlayışa sahibiz ve çoğu zaman da bunu cömertlik gibi diğer özellikler ile karıştırırız. Bundan dolayı, empati eksikliği varlığını gösteren bazı işaretlerden bahsetmek önemlidir. Daha fazlasını öğrenmek için okumaya devam edin!
“Empati, fikrimiz olmadan orada olma becerimizde yatar.”
1. Kendinizi Örnek Olarak Kullanmak
Empati eksikliği genellikle fark edilmez. Tipik olarak kendisini bir “tavsiye verme seansı” olarak gösterir. Örneğin, eğer biri size yaşadığı bir sorunu anlatırsa, kendi yaşamınızdaki benzeri bir sorunu nasıl çözdüğünüzden bahsederek karşılık verirsiniz.
Benzer şekilde, eğer bir kişi bir şeyi yapmakta zorlanıyorsa, benzer bir durumla karşılaştığınızda sergilediğiniz erdemlerden bahsederek karşılık verirsiniz. Bunların hepsi açık birer empati eksikliği işaretidir. Gerçek empati, durumları sizin bakış açınızdan ziyade başkasının bakış açısından görmek anlamına gelir.
2. Nezaket Eksikliği
Şimdilerde, “dürüstlük fazlalığı” denen şey ile karşılaşmak alışılmadık bir durum değildir. Bazı insanlar dürüst olmaktan ve fikirlerini dikkatsiz bir şekilde, düşünmeden ifade etmekten gurur duyarlar. Uygulamada, bu insanlar diğer kişilere karşı incitici, kaba, ya da basitçe düşüncesiz olabilirler.
İnsan iletişimlerinde, kiminle konuşuyor olduğumuz ve o kişiyle ilişkimizin ne olduğu çok önemlidir. Eğer kesinlikle gerekli değilse, sözler patavatsız bir şekilde kullanılmamalıdır. Aksi takdirde, bu durum kişinin kendi rahatsızlığını başkalarına empoze etmesinin bir yoluna dönüşür.
3. Stereotipler ve Önyargı – Empati Eksikliği İşaretleri
Stereotipler, empatiden mümkün olan en uzak noktada durur. Diğer insanların özelliklerini ve niteliklerini genelleme ve aşırı basit hale getirme eğilimi, insanları oldukları gibi görememek ile ilgili büyük bir yetersizliğin işaretidir. Objeler aynı özelliklere sahip olabilir, ancak bu insanlar için geçerli değildir.
Önyargı da benzer bir mekanizmaya dayanır ve gerçek bir temeli olmayan genellemeler üzerinden temellendirilir. Bunlar, sadece bir bilgi ve bağımsız düşünce eksikliği dolayısıyla sürdürülürler. Empati göstermek için, lüzumsuz etiketlere sarılmak yerine diğer insanın gerçekliğini görmeye açık olmanız gerekir.
4. Empati Eksikliği ve Dedikodu Yaymak
Dedikodu, tamamen diğer insanlara karşı saygısızlık gösteren bir eylemdir. Başkalarının kişisel yaşamlarını inceleyerek mahremiyetlerine karşı bir saygısızlık gösteririz. Meraktan da, kıskançlıktan da, can sıkıntısından da olsa, başka bir kişi hakkında bilgi yaymak onları sömürmek ile aynı şeydir.
Söylentiler bir ayna oyunu gibidir. Her birimiz, söylentiyi yaymaktan sorumlu olan kişide kendimizi yansımış halde görürüz. Zayıf yönlerimizin ve hatalarımızın farkına varırlarsa diğer insanların bizim hakkımızda ne düşünebileceklerini keşfetmek için onlarda gördüklerimizi kullanıyoruz. Gerçek şu ki, dedikodu sadece çocukça bir egoizmi tatmin etmeye hizmet ediyor ve kişinin kendi benlik saygısını arttırmak için başkalarının itibarına zarar veriyor.
5. Yararcılık
Yararcılık bazen diğer insanları kendi hedeflerimize ulaşmamıza ya da kendi ihtiyaçlarımızı karşılamamıza olanak sağlayacak enstrümanlara dönüştürmeye çalışan davranışlar ile ifade edilen bir durumdur. Diğer durumlarda ise başka insanlara dair, grup hedefleri ya da sosyal hedeflerin tamamlanması için ne kadar yararlı olduklarına dayanan, önyargılı bir değerlendirme olarak ortaya çıkar.
İki durumda da, bu yararcılık bariz bir empati eksikliği işaretidir. Her insanın değeri ve haysiyeti vardır – bu basitçe var oldukları için doğru olan bir şeydir. Hepimiz aynı türün birer parçasıyız ve hepimiz diğer insanlardan aynı düzeyde saygı ve ilgi hak ediyoruz. Bu; bir hapishanede de olsanız, bir hastanede de olsanız, ya da yoksulluk içinde yaşıyor da olsanız değişmez.
Empati eksikliği işaretleri, sadece işaretlerdir. Herkes bir noktaya kadar diğer insanların bakış açılarını görme, anlama ve kabul etme becerisine sahiptir. Sürekli olarak anlamaya ve başkalarına şefkat göstermeye çalışarak daha fazla empati göstermeyi öğrenebiliriz. Bu daha önce bilinmeyen dünyaların kapısını açacak ve çevrenizdekiler kadar size de fayda sağlayacaktır.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
Moya-Albiol, L., Herrero, N., & Bernal, M. C. (2010). Bases neuronales de la empatía. Rev Neurol, 50(2), 89-100.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.