Beyninizin Tam Performans Göstermesi İçin Su İçin
“Günde iki litre su içmek, bedeninizin susuz kalmasını engeller.” Hiç şüphesiz bu cümleyi birçok kez işitmişsinizdir. Ne var ki suyun beynimiz için de ne kadar faydalı olduğundan pek söz edilmez.
Birçok çalışmaya göre susuzluk ve konsantrasyon eksikliği ya da hafıza zayıflığı arasında bir ilişki vardır. Hepimizin bildiği gibi su, vücudumuzun işleyişi için esastır ama zihnimizin gelişimi için de çok önemlidir. Yani her gün bol su içerek beyninizin performansını artırabilirsiniz. Vazgeçilmez olduğu kadar da basit bir şey bu!
Su içmek ve ruh sağlığı
Her gün su içerek organlarınızın, hücre ve kaslarınızın sıvı almasını sağlarsınız … ve tabi de beyninizin. Yakın zamanda yayınlanmış çalışmalar, yeterince su içmeyen kişilerin özellikle de yaşlandıklarında hasta olma ihtimali daha yüksektir.
Bu demek değil ki su içmek bizi “daha zeki” yapar. Söylemek istediğimiz şey su içtiğimizde zihinsel performansımızın arttığıdır. Yani su, beynimiz ve dolayısıyla da bizim için bir tür koruyucu görevi görür.
Şu sözü unutmamalıyız: “susuzluk seviyesi arttıkça, dikkat ve konsantrasyon eksikliği de artar: mahmurluk, yorgunluk ve bitkinlik artar.”
Çölde bir bardak su
Bu sıvının beden ve beynimiz için önemini anlamak için Sahra çölünde kayıp bir kişi örneğini ele alabiliriz. Böyle bir durumda kişi susuz kaldığında halüsinasyon ve serap görmeye başlar. Yüksek sıcaklık, güneş ve çaresizlik gibi etkileyici başka faktörler de vardır ama susuzluk, motor koordinasyonu, dikkat ve kısa süreli hafızayı etkiler.
Doktorlara göre biri susuz kaldığında daha az elektrolit bulundururlar ve bu durum, beyin aktivitesi ve bilişsel süreçlerle (bilgi işleme becerisi) ilgili diğer sistemlerde değişime yol açar. Vücutta sıvı kaybı, “stres” hormonlarında artışa ve hafıza ve algı gücünde azalmaya yol açar.
Sıvı alan beyin, “uyanık” beyin
Ağız kuruluğu, baş ağrısı ya da kendimizi doğru şekilde ifade edememek, vücudumuz ve zihnimizdeki su eksikliğine karşı bizi “uyaran” ilk işaretlerdir. Genel halsizlik, baş dönmesi ve uyumsuzluk, ileri aşamalardaki uyarı işaretleridir.
Su içmek için susmayı beklememeliyiz çünkü o anda susuzluğun ilk aşamasındayız demektir. Bu çok sık olursa, beyin zayıflamaya başlar. Az sıvı tüketiminin her yaşta sonuçları vardır ama bilhassa çocuklar ve yaşlılar bu durumda daha çok riskle karşı karşıyadır.
Beyin yeterli sıvı aldığında (günümüzde çok yaygın olan) zihinsel yorgunluğun işaretleri kaybolmaya başlar ve aynı sonucu almak için büyük çaba harcamanıza gerek kalmaz (belki de fazla mesaiye kalmaktan bu sayede kurtulursunuz) . Her gün bol su içerek günlük aktivitelerimizi, özellikle de planlama ve görsel-mekansal işleme ile ilgili aktiviteleri iyileştiririz.
Yeterince su içip içmediğimizi anlamak konusunda her gün iki litre su içmenin yanında başka ilginç faktörler de vardır. Mesela, idrarımızın rengini kontrol edebiliriz (koyu renkli ve azsa sıvı eksikliği yaşıyor olabiliriz). Ayrıca alkollü içecekler, şekerli içecekler ve kahveden kaçınmak da faydalı olabilir (bütün bunlar sıvı eksikliğine yol açar).
Hava çok sıcaksa veya egzersiz yaptıysak, sıvı alımını artırmak ve beslenmemize doğal meyve suları eklemek gereklidir. “Su sevenlerden” değilseniz ya da su içmeyi unutuyorsanız, yanınızda bir şişe taşıyabilir ya da günün belli zamanlarında alarm kurabilirsiniz. İster yaz ister kış olsun, beden ve zihin sağlığınız için su içmeyi tavsiye ediyoruz!