Logo image
Logo image

Alfonsina Storni'nin 5 Ünlü Sözü

3 dakika
Alfonsina Storni'nin 5 Ünlü Sözü
Sergio De Dios González

tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Sergio De Dios González

Tarafından yazılmıştır Raquel Lemos Rodríguez
Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Alfonsina Storni, modernizm akımını esas alan Arjantinli şair ve yazardır. Tutku ve zorluklarla dolu yaşamı yazdığı şiirlere ayrı bir anlam katmıştır. Bugün, bu yazımızda feminizm tarihinde önemli bir yeri bulunan Alfonsina Storni’nin en ünlü 5 sözünü inceleyeceğiz.

Alfonsina’nın zamanında kadınlara karşı yapılan baskıya isyan etmesi, yaptığı çalışmaların ve politik eylemlerin daha çok tanınmasını sağlamıştır. Storni, okullarda cinsel eğitim verilmesi lehine kampanyalara katılıp ve Arjantin’de kadınların oy hakkını savunmuştur. Ve yaptığı tüm bu eylemler tarihte iz bırakmıştır. Aşağıda paylaşmış olduğumuz Alfonsina Storni’nin beş ünlü sözü onun hayatı hakkında bilgi vermenin yanı sıra dünyaya bakış açısını da yansıtmaktadır.

1. Küçük Adam

“Kafesindeyim senin, küçük adam. Küçük adam, nasıl bir kafes bu bana verdiğin. Anlamadığın için her şeyi anlatmıyorum sana, anlamayacaksın da.”

Alfonsina Storni’nin bu ünlü sözü, adam kelimesine eklediği “küçük” sıfatıyla dikkatimizi çekiyor. Söylediğine göre bu sıfat anlayışsız ve kadın erkek eşitliğini tanımayan adamları nitelendiriyor. Storni’nin bu sözünde dikkatimizi çeken başka bir şey daha var, kafes.

Alfonsina’nın bu sözde bahsettiği kafes, bir adamla olan ilişkisini nitelendiriyor. Fakat, bu ilişkide kafes sahiplenmeyi, kontrol etmeyi ve kadını sahip olunan bir mal gibi görmeyi simgeliyor. Yazar burada, kaçıp kurtulma ihtiyacını ve özgürlüğünün elinden alındığını vurgulamak istiyor.

2. Ölmek ya da ölmemek

“Bir dileğin vardır: ölmek. Bir umudun vardır: ölmemek”

Alfonsina Storni’nin bu ünlü sözlerinden ikincisi, bir insanın kendi içinde yaşadığı tutarsızlığı gösteriyor. Kişi ölmek isterken aynı zamanda yaşamayı umuyor. Alfonsina ölümü, özgür iradesini kullanmak için bir seçenek olarak görüyordu.

Alfonsina’ya meme kanseri teşhisi konulduktan sonra yaşadığı acı onda fiziksel yaralardan ziyade çok derin duygusal yaralara yol açtı. Kendini başkalarından soyutladı, yaşadığı depresyon daha kötü bir hal aldı, ve intihar hakkında yazmaya başladı. Ve ne yazık ki, bir süre sonra denize atlayarak intihar etti.

3. Uçmanın anlamı

“Bir süredir uçmanın anlamını sorduğum ruhum hangi dünyaların içinde?”

Bu cümlede, yazar içindeki özgürlük ihtiyacının arttığı gibi yaşadığı toplumdan farklı bir bakış açısına sahip olduğunu vurgulamaktadır. Buradan, yazarın ruhunun bulunduğu topluma uymadığı ve bu nedenle uçmak istediği varsayımını yapabiliriz.

Alfonsina’nın aktivist ruhu içsel gücü ve toplumun dayatılan engellerden kurtulma istediği sonucu artmıştı. Hem yazıları hem de başlattığı aktivist eylemlerle, Storni her zaman inandığı şey için savaşan bir “edebi kahraman” olmuştur.

Some figure

4. Yavaşla

“Su kaynakları bitmeye başladığında, sonbahar yağmurlarının yağmasını bekle… Küçük olan, yavaşla, daha fazla düşün, alevlerini söndürme.”

Alfonsina’ya kanser teşhisi konulduktan sonra ve tıbbi tedaviyi reddetmesine neden olan bir gücü ve karakteri vardı. Ona yanlış teşhis konulmuştu, doktorlar iyi huylu tümöre sahip olduğu söylemişti, oysa ki durum çok daha ciddiydi. 

Alfonsina, bu tedaviyi reddetmesinin ciddi sorunlar doğurabileceğinin farkındaydı. Bu noktada kendimize sormamız gereken bir soru var. Ne sıklıkla sadece dürtülerimizle ve düşünmeden hızlıca karar verdikten sonradan pişman oluyoruz?

5. Ağlamayan erkek

“Benim ırkımın erkekleri asla ağlamamıştı. Onlar çelikten yapılmıştı.”

Alfonsina Storni’nin en güzel sözleri listesinde son sırada, zamanının toplumu hakkında yazdığı bir nottan bahsedeceğiz. Her ne kadar günümüz erkekleri hala duygularını saklamaları ve duyarlılıklarını bir kenara bırakarak güçlü durmaları gerektiğini düşünüyor olsa da, gerçek şu ki, toplumda kadın erkek eşitliği bilincinin gelişmesi ile kadın ve erkeğin farklı görevleri ve hakları olduğu fikri yavaş yavaş sona eriyor.

Alfonsina bu cümlede, durumun ne kadar saçma olduğunu vurgulamak için “çelik” kelimesi ironi yaparak kullanmıştır. Erkeklerin özellikle duygusal açıdan güçlü olması gerektiği, onun için oldukça mantıksız bir düşünceydi.

Some figure

Alfonsina Storni’nin en çok hangi sözünden etkilendiniz? Bu yazar, bizleri çoğu özgürlükle ilgili olmak üzere bizzat kendisinin maruz kaldığı birçok olay hakkında düşünmeye davet ediyor. Bu yazarı daha önceden biliyor muydunuz? Daha önce herhangi bir şiirini okumuş muydunuz? Yazımızı Storni’nin en sevdiğimiz şiiriyle sonlandırıyoruz.

Ben

Ben aşık olduğumda uysal ve üzgünüm,
Başka bir ruh, ruhuma dokunduğunda
Gökyüzünü elime alabilirim.
Bunalım bundan daha ahmak olmazdı.
Kimse beni sevmiyor, öpmüyor,
Ya da uyurken sarılmıyor.
Başka bir bedene uymuyorum, çok küçüğüm,
Daha hassas bir ruha sahibim.
Eğer onları beyaz parmaklarımın altında
çırpınan canlı kuşlar gibi hissedersem bir an,
Gözler önünde ölürüm.
“Seni seviyorum” cümlesinin anlamını biliyorum.
Dağların ardında ay doğduğunda,
Nasıl sessiz olacağımı biliyorum.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.