Yalnızlık Çekilmez Olduğunda Harekete Geçme Zamanı Gelmiştir
tarafından incelendi ve onaylandı. psikolog Sergio De Dios González
Yalnızlık hakkında düşündüğünüz zaman, muhtemelen bu kavramı, olumsuz bir durum olarak düşünebilirsiniz. Hepimiz, “yalnızlığı sona erdirme” olasılığındaki hoş olmayan deneyimlerden ve akıl dışı inançlardan etkileniriz. Buna bir çözüm bulamazsanız, yalnızlığı dayanılmaz bir şey olarak düşünmeye başlayabilirsiniz.
Yani, kendinizi yalnız hissettiğiniz veya hep yalnız kalacağınızı düşündüğünüz an, kendinizi kötü hissetmeye başlarsınız. Baskı altında hisseder ve sanki boğuluyormuş gibi hissetmeye başlarsınız. Bu, kötü kararlar vermenize neden olabilir. Bu durumdan kaçınmanın en iyi yolu harekete geçmektir.
“Bir gün, yalnızlık beni o kadar sıkı bir şekilde sarıp sarmaladı ki, ona karşı şefkat duymaya başladım. Bir çocuk gibi ağladım ve ona binlerce hikaye anlattım. İki eski arkadaş gibi uzun bir süre konuştuk, sonra vedalaştık ve her ikimiz de kendi yolumuza devam ettik. Yine de bazen birbirimizi görüyor ve bu bu görüşmelerde onu gördüğüme seviniyorum. O hala aynı: her zaman dürüst, bilge ve zeki.”
– Kelbin Torres
Ne hissettiğinizi tanımlayın
Yalnızlık ne hissettiriyor? Öfke ya da bir ihtimal hüzün? Kendinizi tek başınıza hissettiğiniz zaman, duygularınızı tanımlamak önemlidir, böylece onları serbest bırakabilirsiniz. Gitmelerine izin verirseniz, size asla zarar vermezler. Ama onları görmezden gelirseniz de asla gitmezler. Aksine, içinizde birikerek size zararlı bir hale gelirler ve içinizde daha da büyük bir boşluk yaratırlar.
Bu anlarda neyi ve nasıl hissettiğinizi tanımlamak için, duygusal bir günlük tutmak yardımcı olur. Bu günlüğe, yalnız olduğunuzda hissettiğiniz hisleri, düşünceleri ve duyguları yazabilirsiniz. Başka bir seçenek, nasıl hissettiğinizi anlatan bir mektup yazmaktır. Ayrıca bir resim çizebilir, güvendiğiniz biri ile konuşabilir veya bir uzmandan yardım isteyebilirsiniz.
İlk başta, muhtemelen böyle bir şey için zamanınızın olmadığını düşünürsünüz. Bunun nedeni, size acı veren olay ve durumlara bakmanın zor olmasıdır, bu yüzden bundan kaçınırsınız. Yine de, yüzünüzdeki acıya bakmanız, kendinizi kötü hissetmenize neden olan duyguları serbest bırakmanıza ve nihayetinde onu kabul etmenize izin verir. Bu çok önemli bir adımdır.
“Ve kimse sizi sabah uyandırmıyor ve akşam sizi evde beklemiyor ve canınız ne isterse onu yapıyorsanız, buna ne isim veriyorsunuz? Özgürlük mü yalnızlık mı?”
– Anonim
Kendinizi yalnız hissetmenizi sağlayan durumu belirledikten sonra, onu besleyen davranışları veya tutumları hayatınızdan çıkarmalısınız. Örneğin, kendinizi kötü hissettiğiniz için, en yakın ailenizden ve arkadaşlarınızdan kopabilirsiniz… Yalnız kalmak başka bir şey, yalnız kalmak için hareket etmek bambaşka bir şeydir.
“Yalnızlık kötü değildir, ancak büyük dozlarda alınırsa, hayatımıza sınırlar koyabilir.”
Yeni arkadaşlar edinmeye gayret etmelisiniz. Kendinizi daha yalnız hissettiren insanlarla ilişkilerinizi ardınızda bırakmaya çalışmak zorundasınız. Kötü hissetmeniz nedeniyle, normalde gitmeyeceğiniz yerlere gitmemeye özen gösterin. Kendinize“Eğer bu şekilde hissetmeseydim, gider miydim?” diye bir sorun. Cevabınız evet ise, o zaman harekete geçin.
Yalnızlık hakkındaki inancınızı değiştirin
Yalnızlığın dayanılmaz olduğunu hissettiren hangi inançlara sahipsiniz? Belki de bekar olmanın, başarısız olduğu anlamına geldiğini düşünüyorsunuz. Ya da belki de kimsenin sizin etrafınızda kalmak istemediğini ya da tek başınıza bir şeyler yapmanın utanç verici olduğuna inanıyorsunuz.
Bu duygularla mücadele etmenin tek yolu onları kabul etmek ve sonra da tersini yapmaktır. Tek başınıza bir kahve içmek ya da filme gitmek utanç verici bir durum mu? Hayır ne alakası var, canınız öyle istiyorsa, gidin ve yapın! Bunu yapan tek kişi olmadığınızı ve daha da önemlisi, kendinizi iyi hissedeceğinizi anlayacaksınız.
Neden yeni etkinlik veya hobi denemiyorsun? Belki günde 8 saat çalışıyor ve yeterince meşgul olduğunuza inanıyorsunuz. Ancak, eve geldiğinizde ve herhangi bir programınız olmadan yalnız kaldığınızda, yalnızlık hakkında olumsuz düşüncelere dalıyorsunuz. Bunun yerine, her zaman işten sonra Zumba yapmayı hayal ettiğiniz o spor salonuna gidin mesela.
Bir insan olarak gelişmenize ve hayallerinize uzanmak için yardımcı olacak adımlar var. Ayrıca, yeni insanlarla tanışacak ve düşündüğünüz kadar yalnız olmadığınızı fark edeceksiniz! Hüzünle aktif olarak yüzleşmelisiniz ve mutlu olmak için kimseye bağlı olmadığını anlamalısınız.
“İnsanlar neden yalnız kalmaktan kaçınırlar? Çünkü herkes kendi başına kalmaktan zevk alamaz.”
– Carlo Dossi
İnançlarınızı sorgulamaya başlayın. Kendinizi diğer insanlarla karşılaştırmayın. Başka insanların fikirlerini hiç önemsemeden, yapmaktan hoşlandığınız işleri yapın. Mutluluğunuz ve hayattan aldığınız zevk tehlikede. Sadece etrafta başka insanlar olduğunda ya da bir ilişkide olduğunuz zaman değil, en iyisini, kendinizle mutlu ve mesut yaşamayı hak ediyorsun.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.