Üzüntünün Bilmeniz Gereken Gizli İşaretleri

Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González

Tarafından yazılmıştır Valeria Sabater

Son Güncelleme: 22 Aralık, 2022

Üzüntünün gizli belirtileri kendilerini milyonlarca farklı şekilde gizleyebilir. Üzüntü, kendimizi savunmaya çalıştığımız zaman ortaya çıkan bir rahatsızlık biçimidir ve psikolojik dengemiz üzerinde büyük bir etkiye sahiptir.

Ama çoğu zaman sadece üzüntü duymak yerine, öfke, kötü bir ruh hali, apati ya da yorgunluk olarak da kendini gösterir. Her şeyi kapsar ve her şeyi ele geçirir: zihin, beden, motivasyon…

En güzel gülümsemeye sahip insanların aslında anlatacak çok üzücü hikayeleri vardır, sözünü bilir misiniz? Bu kesinlikle doğru. Üzüntü fark etmeden atlatabileceğiniz birkaç duygudan biridir. Ama aynı zamanda anlaması ve yönetmesi en zor olanlarından da biridir.

“Planım, daha önce sevdiğimden daha çok sevmek, hiçbir şey gizlememek ve kusurlu bir insan olduğum gerçeğini kabul etmek. Ah, ve üzüntü – üzüntü her şeydir.”

– Sam Smith

Üzüntü, arabanızda benzin bitmek üzereyken yanıp sönen ışık gibidir. Onu görürsünüz, ama genelde dikkatinizi vermezsiniz. Önemli değilmiş gibi yolunuza devam edersiniz.

Ama işte o an her şey ters gitmeye başlar. Enerji kaybetmeye başladığınızda ve dünya normalden çok daha yavaş hareket ediyor gibi göründüğünde oluşur. Bu durumda geride kalmış, ayarları bozuk ve gerçekdışı hislerle bir hendeğe düşmüş hissedersiniz.

Üzüntünün gizli belirtilerini anlamak, ona daha hızlı tepki vermenize yardımcı olacaktır. Bunu tanıyabilmek ve ipuçlarına daha açık olmak, üzüntüyü daha iyi yönetmenize yardımcı olacaktır. Üzüntünün size ne söylemeye çalıştığını bilmek istiyorsanız, bu karmaşık duyguya dikkatlice bakmalısınız.

Üzüntü: Büyük bilinmeyen

Psikolog Tim Lomas tarafından Negatif Duyguların Pozitif Gücü adlı gerçekten ilginç bir kitap var. Genelde üzüntüye, doğru olmayan bir şeymiş gibi baktığımızı anlatıyor. Bunu üzerine konuşulmaması gereken bir durum olarak görüyoruz. Genelde onu yutmayı seçiyoruz ve sadece bir noktada bizden ayrılacağını umuyoruz.

Burada, pozitif psikoloji alanının bu konuda büyük atılımlar yaptığını belirtmek gerekir. İnsanlar onu “ikinci dalga” olarak adlandırmaya bile başladılar. Bu yeni araştırma perspektifi, duygular hakkında gerçekten önemli olan bir şeyi anlamamızı istiyor: bazıları öyle karmaşıktır ki, onları olumlu ya da olumsuz olarak etiketleyemeyiz.

Örneğin, aşkı düşünün. Birini sevdiğinizde, en inanılmaz mutluluğu yaşıyor olmanız çok normaldir. Ama bir sonraki an, mutlak yıkımı hissetme olasılığınız vardır. Hayatın kendisi gibi, duygular bir dakika içinde aydınlıktan karanlığa geçebilir, çok karmaşık ve zengindirler.

Üzüntü farklı değildir ve çoğumuz onu “negatif” olarak görürüz. Bunu yapmak, bu duygunun bize getirebileceği ve ilham verebileceği her şeyi unutturur. Aslında bazı gerçekten önemli (ve gerçekten olumlu) değişikliklere yol açabilir.

Üzüntünün gizli belirtileri

Tahmin edebileceğiniz gibi, üzüntünün gizli belirtileri geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Herkes üzüntüyü farklı şekilde yaşar, bu da durumu indirgemeye yardımcı olmaz. Ama yine de bazı ortak noktalar vardır.

Sürekli öfke, kötü ruh hali

Aşırı öfke, üzüntü için çok yaygın gizli bir belirtidir. Bu üzüntüyü serbest bırakma aracı ya da kendini ifade etme şekli gibidir. En kötü zamanda ortaya çıkan duygusal bir saldırı gibi olur. Üzüntünüze neyin yol açtığını göremiyorsanız ya da gerçeği kabul etmeyi reddediyorsanız, öfke ortaya çıkar. Hayal kırıklığı hissetmeye başlarsınız ve en kötü durumda aşırı sinirli olursunuz.

Yorgunluk, psikomotor yavaşlık, kas ağrısı

Duygular çok bilgedir ve en bilgesi üzüntüdür. Göz ardı ettiğiniz önemli bir şey olduğunda harekete geçmeniz gerekir. Beyniniz sizi “yavaşlatmak” için enerji seviyelerini azaltır. Gerçekten yapmaya çalıştığı şey, sizi kendi içinize bakmaya ve o duygusal düğümü çözmeye yardımcı olmaktır.

Bu yüzden üzgün olduğunuzda yorgunluk, uykusuzluk ve hatta kas ağrısı yaşamanız çok genel bir durumdur. Bunlar durup biraz yavaşlamanız için bir uyarı işaretidir.

Odaklanmamış, dağınık düşünceler

Ayrıca, üzüntü gibi ilham verici bir duygu olmadığını anlatan popüler bir söz vardır. Bu da doğrudur ve akılda tutulması gereken gizli üzüntü belirtilerinden biridir.

Gerçeklikten kaçış yolları arayan dağınık bir beyin, kendini ifade edebileceği ve yalnız olabileceği yeni bir yer arar. Bu yüzden üzgünseniz sosyal temastan kaçarsınız ve bu yüzden dünya tuhaf hale gelir. Samimiyete ve kendini ifade etmenin bir yolunu bulmaya ihtiyacın vardır.

Yazmak, çizmek, beste yapmak… Bunlar beyninizin çalışacağı sakin bir yer bulmasına yardımcı olmanın en iyi yollarıdır. Bu yüzden hepimiz duygularımızı dışa vurmak ve üzüntümüzün gerçek formuna ışık tutmak gibi bir şeye ihtiyaç duyarız.

Daha duyarlı olmak

Başka bir gizli üzüntü belirtisi duyarlı olmaktır. Kişi diğer insanların duygularına çok daha empatik yaklaşır. Beynin meselelerinden daha çok kalbin meselelerine bağlanır. Daha önce hiç fark etmediği şeyleri görür.

Yağmur damlalarının bir pencereden aşağı kayışını izlerken saatler geçirebilirsiniz. Hatta rüzgarın dallardaki yaprakları sallaması izleyerek zaman geçirebilirsiniz. … Bu küçük şeyler bir anda ağlamanıza yol açabilir. Bu şekilde rahatlarsınız.

Bu belirtiler tanıdık geliyor mu? Bunları tanımanın yanı sıra, daha öteye geçebilir ve üzüntüye başka bir bakış açısı ile bakabilirsiniz. Büyümenize yardımcı olabilir. Kendinize yeniden bağlanmanız için kabuğunuza çekilmenizi teşvik edebilir. İhtiyaçlarınızı belirlemenize, kendinize şefkatli davranmanıza ve en önemlisi de uyanmanıza destek olur.

Üzüntü kendi kendinize yönelmeniz ve değişiklik yapmanız için yardımcı olur. Bu yüzden üzüntüyü biraz daha iyi dinlemeye ne dersiniz? Artık biliyorsunuz ki, çok fazla şey ifade eden bir duygudur.