Logo image
Logo image

İç Sessizlik Gürültülü Bir Dünyada Nasıl Bulunur

3 dakika
İç Sessizlik Gürültülü Bir Dünyada Nasıl Bulunur
Son Güncelleme: 05 Mayıs, 2019

İç sessizlik bugünlerde dikkatleri yeniden üzerine çekmeyi başarmış, çok eski bir kavramdır. Tam olarak ne olduğunu anlamak için, bir süreliğine dünyadaki gürültüyü düşünelim. Sadece her gün duymak zorunda kaldığımız şehrin gürültüsünü değil, aynı zamanda huzurumuzu etkileyen başka pek çok unsuru.

Hem iç hem de dış sessizlik diye bir olgu var. İkincisi, seslerin yok olduğu, dış gürültünün kaybolduğu muhteşem durumdur. Öte yandan iç sessizlik, huzurumuzu bozabilecek unsurların olmadığı öznel durumdur.

İç sessizlik ve dış sessizlik beyne çok faydalıdır. Sessizlik ve açığa çıkan uyaranlar, benzersiz bir rahatlama şekline olanak tanır. Seslerin bu yokluğu zihni canlandırır, temizler ve duygularımızı yumuşatır. Kendimizi yenilememize sessizlik kadar hiçbir şey yardımcı olamaz.

“İnsanlığın tüm sorunları, insanın tek başına bir odada sessizce oturamıyor olmasından kaynaklanır.”

– Blaise Pascal

İç sessizlik ve kendimizle iletişime geçmek

İnsanların her gün maruz kaldıkları sonsuz uyaranlarla yüzleşmeleri gerekir. En endişe verici nokta, bu uyaranların büyük bir kısmının aciliyet duygusuna sahip olması ve bize baskı yapmasıdır. Sabah uyandığımız anda hakkında endişe duymamız gereken binlerce şey vardır.

Some figure

Ayrıca, teknoloji ya işimizden ötürü ya da sosyal medyaya bağımlı hale geldiğimiz için zamanımızın büyük bir bölümünü alıkoymakta. Sosyal medya platformları sosyalleşmek ve iletişim kurmak için faydalanabileceğimiz alanlar ve sürekli olarak onları kontrol etme ihtiyacı duyuyoruz.

Bu gibi durumlarda, kendimizle sağlıklı bir iletişim kurmak neredeyse imkansız bir hale gelir. Bunu başarabilmek için, hayatımızda iç sessizlik için yer açmamız gerekir. Başka bir deyişle, uyaranların derecesini olabildiğince azaltmak ve kendi düşüncelerimize ve duygularımıza geri dönüp onlarla başa çıkabilmek için biraz zaman ayırmak.

Gürültülü bir dünyada yaşamak

İç ve dış sessizlik yakından ilişkilidir. Günümüzde, onlarca yıl öncesiyle kıyaslandığında çok daha fazla işitsel uyarana maruz kalıyoruz. Dış sesler sürekli olarak dikkatimizi çekiyor. Yüksek sesli bir siren, gürültülü bir araba motoru ya da telefonlarımıza gelen bildirimlerin sesi. Bunların her birini sık sık işitmek zorunda kalıyoruz.

Some figure

Bazen, seslerin olmadığı bir yere kaçmak istiyormuşuz gibi his bizi etkisi altına alır; şu anda olduğumuz yerden daha huzurlu bir yere. Bununla birlikte, sorumluluklarımızdan ötürü kendimize birazcık bile zaman ayırmak her zaman mümkün olmayabiliyor.

Yoga ya da meditasyon yapmaya başlamanıza gerek yok. Sadece tek bir şey yapmanız yeterli: maruz kaldığınız uyaranları azaltın. Gerçekleştirmeyi planladığınız her şeyi yapmakla yükümlü olduğunuz hissiyatını geride bırakın ve sadece en gerekli olanı yapın.

Dinlemek ve kendinizle iletişime geçmek

İç sessizlik hayatımızda yoksa, daha gergin olmaya yatkınlığımız ortaya çıkar. Ve zamanla, bu gerginlik acı çekmeye dönüşür. Acıyla birlikte yaşarız ve bu yaşamak için iyi bir yol değildir.

Bu durumdan kurtulmak için, sınırları belirlemeyi ve hem çevremizdeki uyaranları hem de kendimizi yapmaya zorladığımız gereksiz yükümlülükleri kontrol altına almayı öğrenmeliyiz.

Bugünün dünyasında hatlarını belirlememiz gereken ilk sınır elbette teknolojidir. Sosyal medyada çok fazla zaman harcıyoruz ve sürekli olarak e-posta kutularımızı kontrol ediyoruz. Bu şeylerin hayatta çok önemli olduğunu düşünüyoruz, ama aslında değiller. Aksine, asıl değerli olan anları bizlerden çalıyor ve kendimizi duymamıza ve dinlememize engel oluyorlar.

Some figure

Bu konuda yardımcı olabilecek bir şey, iki telefona sahip olmaktır: biri iş için, diğeri kişisel ihtiyaçlarınız için. Çalışmayı bitirdikten sonra, iş telefonunuzu kapatabilir ve ertesi gün tekrar açabilirsiniz.

Ve unutmayın: sosyal medyanın hayatınıza olan gerçek katkısı üzerine biraz kafa yormak her zaman iyi bir fikirdir. Herhangi bir katkıya işaret eden çok az şey bulabilirsiniz ve böylelikle hesaplarınızı sık sık kontrol etmeyi bırakırsınız.

İç sessizlik, vücudunuzun size söylediklerini dinlemenize yardımcı olacaktır: şikayetlerini, acısını, zevkini. Kendinizi yeniden keşfetmek ve hayata karşı benimsediğiniz duygu ve düşüncelerinizi tanımlamak için bu sessizliğe ihtiyacınız var. İçinizdeki sessizlik, kesinlikle sahip olmanız gereken bir hediyedir.