Gözlerimi Kapattıran Kucaklamaları Çok Seviyorum
Tüylerimi diken diken eden, zamanı durduran ve nefesimi kesen sarılmalara bayılıyorum. Onları seviyorum çünkü beni tekrar kendime getiren, korkularımı ve üzüntülerimi de alıp götüren işte bu sarılmalardır.
Hiçbir şeyi düzeltmese de, sorunlarımın benden daha büyük olamayacağını ve beni yıkamayacağını hatırlatan bu sarılmaları seviyorum ben.
Bu kucaklamalara bayılıyorum çünkü kendi dengemi bulmamı sağlıyor, beni rahatlatıyor ve kendi özümü gösteriyor bu sarılmalar. Ben bu sarılmaları çok ama çok seviyorum çünkü, kendimi o kadar iyi hissediyorum ki, sanki bir rüyadaymışım da şimdi uyanacakmışım gibi hissediyorum.
Yani evet, itiraf ediyorum, benim kucaklamalara karşı bir zaafım var. Düşüncesi bile beni eritip bitiriyor. Birinin bana sımsıkı sarılması, güçlü kolları ile beni kucaklaması, bu hayatta iyi şeylerin de olabileceğini hissettiriyor. Bir bedenin yaymış olduğu sıcaklıktan başka herhangi bir şeyin anlatamayacağı şeyler var sarılmakta.
Bedenim ayaklarımı yerden kesenindir
Bu duyguyu hissetmek, bedenimi baştan aşağı titretir ve bedenim de artık benim olmaktan çıkıp, beni böyle hissettirenin olur. Çünkü gerçek şu ki, sadece hayatımızda çok önemli yeri olan insanlar bize bunu hissettirebilir, yani bu herkesin harcı değildir.
İşte bu güzel insanlar, bizi ayakta tutan, umutlarımız azalırken bizi sarıp sarmalayan, çıkmaz bir sokağa girdiğimizde gelip bizi bulanlardır.
Beni böyle hissettirip, ayaklarımı yerden kesen bu insanlar, sürekli yanı başımızda, bize zor durumlarda yardım edenlerdir. Onları tanıdığım, sevdiğim ve sarıp sarmalayabildiğim için kendimi çok şanlı hissediyorum.
Bedeniniz mutlulukla böyle titrerken, hayatınızda aldığınız yaraları unutur gidersiniz. Unutursunuz çünkü, bir bedenin başka bir bedene dokunuşunda, geçmişinizdeki hatalarınıza ya da başarısızlıklarınıza tatlı bir tebessüm ile bakacak cesareti bulursunuz.
Beni bir arada tutan sarılmaları seviyorum
Her tarafım harap bitapken, beni tekrar bir araya getiren bu sarılmaları çok seviyorum. Sanki dünyam yeniden şekilleniyor ve ben istediğim zaman istediğim yerden hayatıma tekrar başlayabilirmişim gibi hissediyorum.
İşte o zaman, hayatım boyunca önüme çıkan engellere karşı koymanın, tüm zorluklara rağmen ayakta kalmanın ve beni seven birisini beklemenin ne demek olduğunu anlıyorum. Bu düşüncelerle, yaralarımı sarıp, kendimi tekrar toparlayabiliyorum.
İşte o zaman, yetmeyeceğini bilsem de, kendimi bir uçurumdan aşağı gözüm kapalı bırakacak cesareti buluyorum. Çünkü insan olmanın, sorunlar ile debelenmek değil, onlarla savaşmak olduğunu biliyorum.
Belki bu konuda çok hassas davranıyorum, ancak benim için günümü gün eden ve hayatımı düzene sokan durumlar var. Sanki tüm bedenimi tekrar enerji ile dolduruyor ve hayata yeniden başlıyorum.
İşte o zaman mutlulukla dolup taşıyorum. Sanki her şey daha güzel geliyor gözüme. Hayat o kadar tatlı bir hal alıyor ki, hayran olmadan edemiyorum.
Bu hissettiklerim, sarılmanın bana kattığı duygulardır. Birine sarılmak sadece bizi özel hissettirmez, aynı zamanda o insanın gözünde eşsiz bir varlığı da dönüştürür.
Eşsiz, olağanüstü ve hakiki. Bunlar, ruhumuzun damarlarında dolaşan ve hepimizin aynı çatı altında yaşadığını hatırlatan güzelliklerdir. Gülmemiz için tüm sebepler sadece bizim elimizdedir.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.