En Yaygın Davranışsal Bağımlılıklar
Yazan ve doğrulayan psikolog Cristina Roda Rivera
Halk arasında bağımlılık deyince genellikle madde bağımlılığı akla gelir. Ancak bunun dışında bir şeyi bağımlı olacak kadar çok ve yoğun bir biçimde yapma şeklinde ortaya çıkan davranışsal bağımlılıklar da bulunmaktadır. Bu tür bağımlılık türlerinde tıpkı madde bağımlılığında olduğu gibi benzer hareket tarzları görülmektedir.
Bağımlılık yapmış olan davranışlar her zaman için gerçeklerden kaçış için bir yol niteliği taşımaktadır. Kimi zaman bunun için madde kullanımı tek yöntem de değildir. Örneğin, dürtüsel olarak gün içinde saatlerce internet kullanan ve diğer aktivitelerden kaçınan bir insanın da bir tür bağımlılık gösterdiğini söyleyebiliriz.
Bu bağlamda psikologların, bir davranış bağımlılığın olup olmadığını belirlemek için çeşitli kriterler belirlemeleri gerekir. Bunu yapabilmek için günlük olarak o aktivitenin ne kadar zaman aldığı, bunun her gün yaşantısını etkileyip etkilemediği ve ciddi bir rahatsızlığa ya da probleme yol açıp açmadığı dikkate alınır.
Davranışsal Bağımlılıklar: Madde Kullanımı Yoktur Ancak Sürekli Olarak Bir Şeye “Takılıp Kalırız”
Eğer çevrenizde bulunan bir kişiye koşu yapmanın bir sorun olduğunu söyleyecek olsak büyük olasılıkla şaşıracak ve bu söylediğimizi anlamakta zorlanacaktır. Elbette koşu yapmanın bir bağımlılık davranışı olduğunu hızlı ve inandırıcı bir biçimde anlatmamız gerekir.
Kapsamlı bir değerlendirme sonrası bir psikolog, bağımlılık durumunun olup olmadığına ve varsa bunun hangi aşamasında olduğumuza karar verebilir. Diğer yandan toplum açısından bakıldığında zararlı bir davranışı bağımlılık haline getirmiş olmak zaten sorunlu bir duruma işaret eder. Bu sorun, belirli bir aktiviteye bağımlılıkla ilgiliyse daha da belirgin bir hal alır.
O halde davranışsal bağımlılıklar ve bunların temel özelliklerine hep birlikte göz atalım.
- Davranış bağımlılıklar, en azından erken aşamalarda tekrar eden davranışlardır. Kişinin hoşuna gider, psikolojik olarak bir bağlılık ve kontrol kaybına neden olur.
- Bağlı olma sürecinin özellikleri davranışın kendisi değildir (örnek olarak çalışmak). Daha çok kişinin o davranışla kendini ilişkilendirme şeklinden kaynaklanır.
- Yol açacağı problemlere rağmen (aileyi kaybetme, sağlığı yitirme vb.), söz konusu davranışı bir an önce yapma isteği duyulur.
- Patolojik kumar haricinde, Mental Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı (DSM) ya da Hastalıkların Uluslararası Sınıflaması (ICD) kılavuzunda ruhsal hastalık olarak sınıflandırılmamışlardır.
Böylece bu tanımlama ile bağımlılık kavramının daha geniş bir anlam ifade ettiğini ve yaşamın içinde karşımıza çıkan yeni gerçekliklere uyarlanmış olduğunu görüyoruz. Yeni teknolojilerin ortaya çıkması ve hareketsiz yaşam şekli, tıpkı madde bağımlılığında olduğu gibi örneğin teknolojik bağımlılığa yol açmaktadır.
Davranışsal Bağımlılıklar: İnternet Bağımlılığı
Günümüz toplumunu en belirgin şekilde tanımlayan bir şey varsa, o da aşırı derecede internet kullanımıdır. Bankadan para transferi yapmak, e-posta göndermek, resmi işlemleri gerçekleştirmek ya da gittikçe daha genel bir kullanım biçimi haline dönüşen online olarak çalışmak için sürekli bir biçimde internet kullanıyoruz.
Her ne kadar internetin bu tür kullanımları günlük yaşamın bir parçası olarak normal karşılansa da, hepimiz biliyoruz ki bu durum ihtiyaçların çok daha ötesine gitmektedir. Bunlar arasında en başta gelenleri “eğlence” olarak tanımlayabileceğimiz sosyal medya kullanımı, online video oyunları, farklı forumlarda yapılan paylaşımlar ya da online sohbet olarak sıralanabilir.
Peki internet kullanımı hangi noktada bir bağımlılığa dönüşür? İnternet bağımlılığının temel özellikleri nelerdir?
- Çok uzun saatler boyunca internet kullanımı: Haftada 40-80 saat, kimi zaman kesintisiz 20 saat süresince internetin başında olmak.
- Bağımlı davranışın gizlenmesi.
- Uyarıcı kullanımı.
- Uyku düzeninde bozulmalar.
- Aşırı derecede yorgunluk.
- Ders ya da işlerde aksamalar.
- Sağlık problemleri (örnek olarak karpal tünel sendromu).
- Bu bağımlılık genellikle belirli bir uygulamanın aşırı derecede kullanımı ve bunun internetin normalin üzerinde kullanımını tetiklemesi şeklinde ortaya çıkar.
Yukarıda sıraladığımız özelliklerden de görüleceği gibi internet bağımlılığının olumsuz kullanım biçimleri ve açık semptomları bulunmaktadır. Kimi zaman interneti iş nedeniyle mi yoksa bağımlı bir davranış şeklinde mi kullandığımızın farkına varamayız. İşte bu yüzden yukarıdaki özellikler bizim için bir tür kılavuz niteliği taşıyacak birer yardımcıdır.
Davranışsal Bağımlılıklar: Yemek Yeme Bağımlılığı Ya Da Hiperfajik Davranışlar
Yemek yeme problemlerinin büyük oranda bulimi ve anoreksi ile bağlantılı olduğu ortaya konulmuştur. Ancak yemek yeme bağımlılığı vücut şekli ya da kilo ile ilgili herhangi bir endişeden dolayı ortaya çıkmaz. Ayrıca bu sorun bir bağımlılık olarak nitelendirilebilecek her ögeyi içermektedir.
Yemek yeme bağımlılığının başlıca özellikleri şu şekildedir:
- Doymak bilmeyen şekilde yemek.
- Kişinin fiziksel olarak aç hissetmemesine rağmen çok fazla yemek yemesi.
- Aşırı derecede doyana ve fiziksel olarak rahatsızlık hissedene kadar yemek yemek.
- Suçluluk hissi yaşamak ve yemek yedikten sonra üzüntü duymak.
- Duygusal boyutun önemi. Hiperfaji, genellikle sürekli kaygı ve depresyon durumlarının bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Görüldüğü gibi yemek yeme bağımlılığını sıradan yemek yeme bozukluklarından ayıran belirli özellikleri bulunmaktadır. Bu noktada karşımıza çıkan en büyük zorluklardan biri ise bu problemin teşhisini koymaktır.
Fiziksel Egzersiz Bağımlılığı
Yazımızın başında da ifade ettiğimiz gibi koşma ya da spor yapma gibi davranışlar olumsuz olarak algılanmayan aktivitelerdir. Ancak diğer aktivitelerden uzaklaşıp fiziksel egzersiz bağımlılığı olarak tanımlanabilecek bir durumun bulunduğunu da bilmek gerekir. Yani kişi spor içerikli aktivitelerden hayatının geri kalanına oranla dengesiz bir biçimde keyif alma dürtüsü arayışı içindedir.
Fiziksel egzersiz bağımlılığının temel özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Fiziksel egzersiz ya da spor yapma konusunda aşırı derecede endişe duymak ya da takıntılı düşünceler içine girmek.
- Sakatlık ya da hastalık gibi durumlara rağmen günde bir kereden daha fazla egzersiz yapmak.
- Spor yapmadığında içe kapanma semptomları göstermek.
Alışveriş, İş ve Seks Bağımlılığı
Her ne kadar tanı kitaplarına girmemiş olsa da çok sık bir biçimde rastlanan diğer bağımlılık türleri bulunmaktadır. Bunlar tıpkı madde bağımlılığı kadar sorun çıkarabilir ve kişinin yaşantısını benzer şekilde etkileyebilir.
Alışveriş Bağımlılığı
Alışveriş bağımlılığı genellikle 30 ila 40 yaş arasında bulunan kadınlarda görülür. Bu bağımlılık ilk olarak 18 – 20 yaşlarında başlar ve sürekli bir biçimde devam eder. Çok sık bir biçimde anksiyete, depresyon, madde bağımlılığı ve yemek yeme bozuklukları ile aynı anda ortaya çıkar.
Alışveriş yapmadan önce kişi genellikle disforik (hoşa gitmeyen bir durum) bir ruh halindedir. İçinde bulunduğu bu olumsuz durumu bir şeyler satın alma beklentisi ile heyecan dolu bir ruh haline dönüştürür. Gereksiz bir şeyler büyük bir zevkle satın alınır ancak bunun sonucunda da kişi para harcadığı ve kontrolü yitirdiği için pişmanlık duyar. Bu döngü, kişinin duyduğu rahatsızlıklardan kaçma çabası olarak sürekli bir biçimde tekrar eder.
İş Bağımlılığı
Bu bağımlılık türünde kişi birtakım şeyler üretme konusunda yinelenen düşünceler içine girer. Buna ek olarak işten beklentileri ile ilgili olarak bilişsel bozulmalar yaşar.
Örnek olarak tatil dönemlerinde iş performansı olumsuz yönde etkilendiğinde asabiyet, anksiyete ve değişken bir ruh hali ortaya çıkar.
Seks Bağımlılığı
Bu problemi yaşayan kişi dürtüsel cinsel davranışlar sergiler ve ne kadar istese de bunları kontrol altında tutamaz. Yani bu bastırılamayan bir istenmeyen davranış olarak değerlendirilebilir.
Bu bağımlılık türünde, kişinin özellikle seks ve parafilik (cinsel sapkınlık) davranışlar sergileyerek hem kişisel hem de duygusal olarak memnun olması söz konusudur.
Bir Memnun Olma Aracı Olarak Davranışlar
Bu davranışsal bağımlılıkların tamamında problemin başlangıç noktası, ilgili davranış biçiminin temelde bir haz alma kaynağı olarak algılanmasıdır. Aslında bu davranışların pek çoğu kendi içinde patolojik değildir. Hatta pek çoğunun sosyal birer davranış olarak kabul edildiğini ve değer verildiğini söyleyebiliriz.
Bu nedenle, bir davranış biçiminin bağımlılık olarak adlandırılması için şu tıbbi özellikleri taşıması gerektiğini hatırlamak doğru olacaktır: Davranış konusunda kişinin kontrolü kaybetmesi, psikolojik bağımlılık ya da şiddetli arzu, tolerans, içe kapanma ve ciddi zarar verici etkilere yol açması.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- CEDE (2012): Psicología clínica. CEDE. Madrid.
- Graña, J.L. (1994). Conductas adictivas. Teoría, evaluación y tratamiento. Debate. Madrid.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.