Eğrelti Otu ve Bambu: Direnmek Üzerine Bir Hikaye
Bambu ve eğrelti otunun hikayesi, hayatında zorluklar yaşayan bir adamın hikayesini anlatıyor. Marangoz olan bu adam başlangıçta iyi bir hayata sahiptir. Ancak bir gün büyük bir mobilya markası kasabaya yeni bir dükkan açar. Çok fazla paraya ve imkana sahip olan bu mobilya markası çok daha güzel ürünler satmaktadır. Bu nedenle kısa sürede kasabanın en gözde alışveriş mekanına dönüşür.
Bu şirket, mobilya yapımında usta sayılmaktadır. Aynı zamanda sattıkları tüm ürünler oldukça kalitelidir. Dahası, bu yeni mağaza marangozun ürünlerinden çok daha uygun fiyata satış yapmaya başlar. Zamanla marangozun işleri kötüye gitmeye başlar. Birkaç ay sonra batmanın eşiğine gelir.
“Sonu olan hayal kırıklıklarını kabul etmemiz gerekir, ancak umudumuzu yitirmeyi asla kabul etmemeliyiz.”
– Martin Luther King
Tüm bu aksiliklerin yanında karısıyla da problemler yaşamaya başlayan bu adamın evliliği de iyi gitmemeye başlar. Marangozun karısı öğretmendir ve üç tane çocukları vardır. Maddi sorunlar yaşamaya başladıkları için bir öğretmen maaşıyla geçinmek zorunda kalırlar ve bu para onlar için yeterli gelmez. Marangoz yeni bir iş aramayı dener, ama beceremez. Bu noktada karısı onu suçlamaya başlar ve bu durum ailedeki herkesi etkilemeye başlar. Çocukların dersleri de kötüye gitmektedir; günde güne çocuklar daha düşük notlarla eve gelir.
Eğrelti otu ve bambu: müthiş bir ders
Hikayemizin kahramanı olan marangoz berbat bir haldedir. Çok az para kazanır, enerjisini ve umudunu kaybetmeye başlar. Zihni bulanıklaşmaya başlar. İçinde olduğu durumdan herhangi bir kaçış yoktur. Bir gün yakınlardaki bir ormanda yürüyüşe çıkar. Bu sırada eğrelti otu ve bambunun hikayesinden haberi elbette yoktur.
Kibar ve yaşlı bir adama rastalaman önce yarım saat boyunca ormanda yürür. Karşılaştığı bu yaşlı adam çay içmek için onu evine davet eder. Yaşlı adam marangozun yüzündeki ifadeyi anlar ve sorununun ne olduğunu sorar. Marangoz yaşadığı tüm talihsiz olayları anlatır, bu sırada yaşlı adam onu sakince dinler.
Çaylarını içtikten sonra yaşlı adam marangozu arka bahçesine davet eder ve beraber bahçeye çıkarlar. Onlarca ağaç arasında bambular ve eğrelti otları göze çarpar. Yaşlı adam bu ağaçlara iyice bakmasını ister ve ona anlatacak bir hikayesi olduğunu söyler.
Söz verilmiş hikaye: eğrelti otu ve bambu
Marangoz hikayeyi iyice merak eder. Yaşlı adam anlatmaya başlar: ”Sekiz sene önce birkaç tohum alıp hem bambuları hem de eğrelti otlarını bahçeye ektim. Bu iki bitkinin bahçemde beraber büyümesini istedim. Onlara sanki bir hazine gibi davrandım; büyütürken elimden gelen özeni gösterdim ve çok çaba harcadım.”
”Kısa bir süre sonra eğrelti otunun ve bambunun benim çabalarıma farklı bir şekilde yanıt verdiğini gördüm. Eğrelti otu kısa sürede, sadece aylar içinde tüm bahçeyi sardı ve kocaman bir bitki örtüsü haline gelip bahçenin her bir köşesini süslemeye başladı. Diğer taraftan bambu ise hala toprağın altındaydı ve herhangi bir yaşam belirtisi göstermiyordu.”
Marangoz dikkatle bu hikayeyi dinlerken yaşlı adam anlatmaya devam etti. ”Bir yıl sonra eğrelti otu hala büyürken bambudan eser yoktu. Ancak asla pes etmedim. Tüm inancım ve çabamla aynı bakımı göstermeye devam ettim. Ancak bir sene daha geçti ve hala bambulardan eser yoktu.”
Zaman ve direniş
Yaşlı adam anlatmaya devam etti: ”Ne diğer sene ne de sonrasında asla ama asla pes etmedim. Beş yıl sonunda utangaç bir fidenin toprağın altından bana baktığını gördüm. Ertesi gün biraz daha büyümüştü. Aylar geçti ve bambu büyümeye devam etti. Bir süre sonra on metreden daha uzun bambular bahçemde belirmeye başladı. Neden büyümesi bu kadar uzun sürdü biliyor musun?”
Marangoz bir süre düşündü ancak ne diyeceğini bilmiyordu. Yaşlı adam tekrar konuşmaya başladı ve şöyle dedi: ”Bambunun büyümesi beş yıl sürdü çünkü o sırada bitki yerin altında köklenmekle meşguldü. Bir noktada büyüyeceğini ve yeryüzüne çıkacağını biliyordum ancak yeterince köklenmeden bunu yapmadı. Çünkü önce iyice kök salması gerekiyordu. Ne demek istediğimi şimdi anlıyor musun?”
Marangoz mesajı aldı. Bazen kök salmak için belli bir zaman geçmesi gerektiğini anlamıştı. Önemli olan şey beklemek ve inancı asla yitirmemekti. Marangoz ormandan ayrılmadan önce yaşlı adam ona hayatı boyunca unutamayacağı bir mesaj verdi. Yaşlı adam son kez şunları söyledi: ”Mutluluk yumuşak başlı olmanı sağlar, bir şeyleri denemek ve çabalamak seni daha güçlü yapar, hüzün ve acı ise her zaman insan olduğunu sana hatırlatır. Hatalar seni daha naif hale getirirken, başarı ise büyümene yardımcı olur.”
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.