Logo image
Logo image

Bipolar Bozukluk: Gerçekten Neye Benzer?

6 dakika
Bipolar Bozukluk: Gerçekten Neye Benzer?
Gema Sánchez Cuevas

Yazan ve doğrulayan psikolog Gema Sánchez Cuevas

Tarafından yazılmıştır Francisco Pérez
Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Popüler psikolojide ya da “sokak” psikolojisinde, bipolar bozukluk insanların sık ve kontrolsüz ruhsal değişimlere sahip olduğu bir psikoloji olarak tanımlamıştır. Önce üzgünlerdir, sonra mutlu olurlar, sonra kızgın olurlar, daha sonra birden sakinleşirler. Ancak bu tamamen doğru değildir – bipolar bozukluk daha doğru ve daha ayrıntılı olarak tanımlanmalıdır.

Bipolar bozukluğun iki şekli vardır: tip I ve tip II. Tip I manik veya öforik durumlarla karakterize edilirken, tip II hipomanik ve majör depresif durumlar ile karakterizedir. Aşağıda bunun ne demek olduğunu açıklayacağız:

Manik ve hipomanik durumlar

Manik durum nedir?

DSM-5’e göre, manik dönemler, aktivasyon veya enerjide anormal ve sürekli olarak yükselen, aşırı veya sinir bozucu bir ruh hali ile karakterizedir.

En az bir haftalık bir süre boyunca (veya hastaneye kaldırılmaları çok akutsa herhangi bir süre boyunca), kişi her günün çoğunu bu halde ve en az 3 ilave semptomla birlikte geçirir (uykuda azalma, benlik saygısı artışı veya görkemlilik hissi, riskli faaliyetlere aşırı katılım vs.)

Manik dönemdeki kişinin ruh hali genellikle öforik, aşırı mutlu, yüksek veya “dünyanın üstünde” hissi olarak tanımlanır. Örneğin, yabancılarla kendiliğinden bir sohbet başlatabilir ve düşünceleri genellikle sözlü ifade edebildiklerinden daha hızlı bir şekilde akar.

Manik dönemdeki kişinin ruh hali genellikle öforik, aşırı mutlu, yüksek veya “dünyanın üstünde” hissi olarak tanımlanır.

Coşkun ruh halleri, aşırı iyimserlik, görkemlilik, yargı eksikliği bazı riskli davranışlara neden olabilir. Bunlar; aşırı harcama, sahip olduğu şeyleri verme, dikkatsiz sürüş, aptalca yatırımlar ve olağandışı sekstir. Bu davranışlar genellikle kişi için ekonomik ve sosyal kayıplardan başka bir şeyle sonuçlanmaz.

Sosyal ve mesleki işlevlerinde önemli bozulmalara neden olan, hastaneye yatmayı gerektiren veya psikotik belirtilere (sanrılar, halüsinasyonlar vs.) yol açacak kadar ciddi olabilir.

Some figure

Hipomanik durum nedir?

DSM-5’e göre, hipomanik durum, anormal ve sürekli yükselen, coşkunlaşan veya sinir bozucu bir ruh hali ve en az dört ardışık gün süren aktivasyonda veya enerjide anormal veya sürekli bir artış dönemidir.

Manik dönemle karşılaştırıldığında, hipomanik bir olay, sosyal veya mesleki işlevlerde ciddi bir değişikliğe neden olacak, hastaneye yatmayı gerektirecek veya psikotik belirtilere neden olacak derecede ciddi değildir.

Manik durum ile karşılaştırıldığında, hipomanik durum hastaneye kaldırılmak için yeterince ciddi değildir.

Majör depresyon durumu

Depresyon toplum tarafından iyi bilinir. İnsanlar bu kelimeyi halk dilinde hüzün, melankoli, tükenme, uykusuzluk, uyuşukluk vs. duygularının hepsini ifade etmek için kullanıyorlar. Manik ve hipomanik durumlarda yaptığımız gibi, şu anda majör depresyon tanısı koyabilmek için hangi kriterlerin olması gerektiğini göreceğiz.

DSM-5, aşağıdaki semptomların en az beşinin hemen hemen her gün ve günün büyük kısmında en az 2 hafta boyunca bulunması gerektiğini belirtmektedir. Buna ek olarak, kişi aynı zamanda depresif bir hal ya da ilgi veya zevk kaybı yaşıyor olmalıdır.

Depresif mod

Depresyon hastalarının en az %90’ı üzgün veya keyifsiz görünür. Günün en iyi ve en kötü anlarının neler olduğunu ve daha iyi hissetmelerine yardımcı olabilecek bir şey olup olmadığını sormak önemlidir, çünkü bu faktörler bu duygularla ilgilidir.

Anhedoni (Zevk alamama)

Bu günlük aktivitelere karşı zevk kaybı demektir. Hiçbir şey o kişiyi iyi hissettirmez, dışarı çıkmak olsun, aileyi ziyaret olsun veya TV izlemek olsun fark etmez.

İştahta ve/veya kiloda değişim

Bazen bu semptomu değerlendirmek zor olabilmesine rağmen bunu ölçmek için kullanılan ölçütler, 1 aylık bir periyotta normal kilomuzdan %5 artışı veya eksikliği görmektir.

Uyku düzensizlikleri

Uykusuzluk her zaman depresyon semptomu olarak kabul edilir, ancak atipik hale gelen hipersomni hakkında daha fazla şüphe vardır. İncelenecek üç farklı uykusuzluk türü vardır: geçici, akut ve kronik. Buna ek olarak, hastanın gün boyunca ne kadar yorulduğunu, uyku durumunun düzeltilebilir olup olmadığını, yatakta ne kadar zaman geçirdiğini vs. analiz etmeniz önemlidir.

Some figure

Geçici uykusuzluk için yaygın bir kriter uykusuzluğun bir haftadan az sürmesidir. Akut uykusuzluk, hasta bir aydan daha az bir süre iyi uyuyamadığı zamanı işaret eder. Kronik uykusuzluk ise bir aydan fazla sürer. Hipersomni için belirlenmiş bir kriter yoktur.

Psikomotor rahatsızlıklar

Bu psikomotor gecikmelere ve ajitasyona işaret eder. Teşhis edilbilmesi için bazı davranışlar başkalarına açıkça görülür olmalıdır.

Enerji eksikliği veya kaybı

Bazen hastalar enerji eksikliğini rapor ederler, fakat bu aslında daha çok ilgi eksikliği gibidir.

Aşırı kendini eleştirme, suçlu hissetme, kendine verdiğin değerin eksiği

Hastadan kendilerini anlatmalarını istemek ve bu kişinin arkadaşlarını ve ailesini tanımladığını görmek önemlidir.

Konsantre olmakta, düşünmek ve karar vermekte zorluk

Tipik olarak, hastaya konuşmaları ve TV şovlarını takip edip edemediğini, işine odaklanıp odaklanamadığını soracaktır.

Tekrar eden intihar veya ölüm düşüncesi

İntiharların %60 ila %80’i depresyon teşhisi konan insanlar tarafından işlenir. Depresyondan muzdarip olmak, genel nüfusa göre %30 oranında intihar riskini arttırır.

Birisi bu belirtilerden 5 veya daha fazlasını yaşadığında, bunlar otomatik olarak majör depresif bozukluk tanısı konulacağı anlamına gelmez. Ayrıca önemli derecede bir psikososyal bozulma olmalıdır ve durumlarının bir madde veya tıbbi durum (demans gibi) ile veya bir yasa karşı normal reaksiyonlarla bir ilgisi olmamalıdır.

Majör depresyonu teşhis etmek için, kişi, depresif bir ruh hali ya da ilgi veya zevk kaybı sergilemelidir.

Some figure

Tip I bipolar bozukluk türünün karakteristikleri

Yukarıda belirttiğimiz gibi tip I bipolar bozukluk, manik bir durumun varlığı ile karakterizedir. Öncesinde veya sonrasında, hipomanik veya majör depresif dönemler olabilir.

Manik dönemlerde, insanlar hasta olduklarını fark etme ya da tedaviye ihtiyaç duyduklarını anlama eğiliminde değildir, bu yüzden onlara şiddetle karşı koyarlar. Giysilerini, makyajını ya da kişisel görünümlerini daha ilgi çekici olmak için değiştirme eğilimindedirler.

Bazı hastalar agresiftir ve tamamen fiziksel bir tehdit haline gelir. Hayal görürlerse, fiziksel olarak diğer insanlara saldırabilir veya intihar edebilirler. Yargı bozukluğu, farkındalık eksikliği ve hiperaktivite nedeniyle manik dönemler ciddi felaketlere neden olabilir.

Kişinin ruh hali hızla öfke veya depresyona dönüşebilir. Manik dönemlerde, depresif belirtiler görülebilir ve anlar, saatler veya daha nadiren günler sürer.

Tip I bipolar bozukluk, manik atak varlığı ile karakterizedir.

Tip I bipolar bozuklukta intihar riski

DSM-5, tip I bipolar bozukluğu olan hastalar için intihar riskinin genel nüfustan 15 kat daha fazla olduğunu tahmin etmektedir. Bu, tüm intiharların dörtte birini açıklamaktadır.

Some figure

Tip II bipolar bozukluğun karakteristikleri

Tip II bipolar bozukluk, hipomanik bir atak ve majör bir depresif atak varlığı ile karakterizedir. Manik dönemler tip I’e özgüdür. Tip II olan insanlar genellikle majör bir depresif dönem sırasında doktora gider ve nadiren hipomani semptomlarından yakınırlar. Hipomanik ataklar genellikle kendiliğinden işlev bozukluğuna yol açmaz.

Tip II ile ilişkili işlev bozukluğu, majör depresif atakların bir sonucudur, ruh halindeki öngörülemeyen ve dalgalı değişikliklerin kalıcı bir kalıbının ve güvenilmez kişilerarası veya mesleki ilişkilerin bir modelinin bir sonucudur. Bipolar II’li insanlar hipomanik ataklarını patolojik veya olumsuz bulmazlar, ancak düzensiz davranışları diğer insanları rahatsız edebilir.

Bu bozukluğun ortak bir özelliği ise düşünmeden hareket etmektir, bu da intihar girişimlerine ve maddeyi kötüye kullanıma katkıda bulunabilir.

Tip II bipolar bozukluk, hipomanik bir atak ve majör bir depresyon durumunun varlığı ile karakterizedir.

Tip II bipolar bozulukta intihar riski

DSM-5, tip II bipolar bozukluğa sahip kişilerin intihar riskinin daha yüksek olduğunu bildirmektedir. Tip II bipolar bozukluğu olan hastaların yaklaşık üçte birinde intihar girişimi öyküsü vardır. Girişimler, tip II hastalar için tip I’den daha öldürücü olmuştur.

Bibliyografya:

American Psychiatric Association. Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders, 5th Edition: DSM-5. United States, 2013.

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.