Beyninizi Eğitmek İçin 5 Adım

Son zamanlarda entelektüel yeteneklerimi nasıl daha çok artırabileceğimi, iş mantık yürütme konusuna geldiği zaman nasıl daha hızlı ve esnek hareket edebileceğimi düşünmekteydim. Bazen kendime şu önemli soru soruyorum: Beynimi düzgün bir şekilde kullanıyor muyum? Veya iş mantıklı düşünmeye geldiğinde ben biraz yavaş mı kalıyorum? 

Uzun süren araştırmalardan sonra, en çılgın zekaların bile bazen benimle aynı durumda olduğunu fark ettim. Bugün, beynini daha da ileri götürme ve ufkunu geliştirme ihtiyacı hisseden yaratıcı deha Steve Jobs’a dair bir örnek sunmak istiyorum.

Jobs, verdiği röportajlardan birinde, biyografisini yazan Walter Isaanson’a meditasyonun öneminden bahsetmiş. İşte onun ağzından dinleyelim:

“Eğer oturup, kendinizi dinlerseniz, beyninizin ne kadar rahatsız bir yapıda olduğunu anlayacaksınız. Kendinizi sakinleştirmeye çalıştıkça, durum sadece daha da kötüye gider. Eğer bir süre sonra kendinize hakim olabilirseniz, iyi şeyler hissedeceksiniz. Hisleriniz daha keskin olacak, görüşünüz daha da netleşecek ve kendinizi zamanın içerisinde, tam içerisinde olduğunuz anda, bulunduğunuz yerde hissedeceksiniz. Düşünceleriniz daha yavaş bir hal alıp, bilinciniz daha da genişleyecek ve daha önce gördüklerinizden daha fazlasını göreceksiniz.”

Kullanabileceğimiz tüm meditasyon türleri arasında, Jobs tarafından seçilen ve kullanılan meditasyon akılcılıktı. Jobs, son röportajlarından birinde, aşağıdaki 5 adım eşliğinde bu meditasyon türünü uyguladığını Isaacson ile paylaştı. Bizde bu adımları sizler için derledik.

1. Adım: Duruşunuzu belirleyin

Tercih ettiğiniz yerde lotus pozisyonunu alın, kafanızı boşaltın ve sessizlik içerisinde rahatınızı bulun. Stres bazlı sırt ağrılarını önlemek için bir yastık üzerinde oturabilirsiniz. Ve derin derin nefes alarak meditasyona başlayın.

2. Adım: Zihni gözetleyin

Gözlerinizi kapalı tutun ve aklınıza gelen düşünceleri dinleyin. Bunlar “maymun aklı” dediğimiz şeyin bir parçasıdır. Tam olarak odaklanmanıza izin vermedikleri için endişelenmeyin. Şimdilik sadece zihninizin bir düşünceden diğerine nasıl gittiğini gözlemlemeye odaklanın ve bu egzersizi bir hafta boyunca günde en az beş dakika boyunca uygulayın.

“Bazıları bu anı burada ve şimdi yaşamaktan başka her şeyi yapmaya razı.”

– John Lennon

3. Adım: Konsantre olun

Beyninizin, sakin ve yavaş bir şekilde düşünen, etrafına odaklanan ve “öküz aklı” (ox mind) olarak adlandırılan bölgesine yoğunlaşın. Yargılama yapmadan ya da anlamaya çalışmadan, sadece gözlemlemeyi, dinlemeyi ve hissetmeyi amaçlayan bu bölüm, iş yaparken sessiz ve sabırlı olmanızı sağlar.

4. Adım: Görselleştirin

“Öküz aklınızın” farkına varmak, “maymun aklı” safhanızı hızlı bir şekilde geride bırakmanıza yardımcı olacaktır. Örnek olarak, bu alıştırmada kendisine yardımcı olan ve aşağıdaki tekniği kullanan Jeffrey James’i baz alabiliriz: James, maymunun uyuduğu sırada, bir öküzün sakin bir şekilde başka yöne doğru gittiğini hayal etmiş ve görselleştirmiş.

Eğer maymun aklınız zaman zaman “harekete geçmeye” başlarsa endişelenmeyin. Bu durum sürecin normal bir parçasıdır ve zaman içerisinde azar azar ortadan kalkıp, yerini “öküz aklına” bırakacaktır.

5. Adım: Nefes üzerinde yoğunlaşın

Maymun zihninizin dizginlerini ele almaya başladıkça, nefesinizi yavaşlatmanıza yardımcı olması için öküz aklınıza odaklanın. Duyularınız daha da keskinleşecek ve çevreniz ve duygularınız ile daha fazla bağlantı kuracaksınız. Gözlerinizi açarsanız, çevrenizdeki dünyanın ne kadar farklı ve muhtemelen ne kadar garip olduğunu fark edeceksiniz. Kendi özünüz ile uyumlu bir şekilde, “burada ve şimdi” yaşamaya başlayacaksınız.

Bir meditasyon tekniğinin geliştirilmesi zaman alabilir. Ancak yılmayın; zaman içerisinde kendinizin farkına varacak ve meditasyon yaparken zamanın nasıl geçtiğini fark bile etmeyeceksiniz. Ve unutmayın ki akılcılık meditasyonu aşağıda sıraladığımız maddeleri gerçekleştirmenizi sağlar:

• Stresi hafifletir. Büyük zorlukları büyük endişeler olarak görmemenizi sağlar.
• Uykusuzluğun üstesinden gelmenize yardımcı olur.
• Hayatınızda olan biten her şeyi daha doğru bir şekilde ele alıp, daha çok şeyi takdir etmenize öncülük eder.

“Geçmiş geçmişte kaldı, umduğun şey şu an yok, ama içinde bulunduğun şu an seninle beraber.”

– Arap atasözü