Bedenimiz Acılar ve Hastalıklar ile Bizimle Konuşur

Kendimize bağlı olmak, bedenimizin bize göndermiş olduğu sinyalleri anlamamız anlamına gelir. Vücudumuz acı, hastalık ve tabii ki sağlığımızı ilgilendiren durumlar yoluyla bizimle konuşur. Fiziksel olarak kendimizi nasıl hissettiğimiz, çoğu zaman psikolojik olarak da nasıl hissettiğimizin bir işaretidir.

Bedenimiz ile olan bu bağlantı, günlük hengameler içerisinde gücünü kaybedebiliyor. Bedenimizde meydana gelen değişikliklerin neden olduğunu ve sağlıklı bir vücuda tekrar sahip olmak için neler yapmamız gerektiğini bilmiyoruz. Böylelikle, her geçen gün, bedenimizi okuma yeteneğini de kaybederiz.

Öyleyse, bedenimizde acı ve hastalık hüküm sürmeye başladığı zaman, bize ne anlattıklarını bilmek önemlidir. Bu sayede, tekrar sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşamın yolunu bulabiliriz.

Sağlıklı Olma Yolunda Hastalık

Hastalıkları ve çektiğimiz acıları anlamak, onlara bir anlam verebilmektir. Bu şekilde, kaybettiğimiz dengemizin kökenlerini anlayabilir ve kendimiz ile tekrar bir bağlantı kurabiliriz.

Hastalık, vücudumuzun bizimle konuşmaya çalıştığı bir araçtır. Bize bir şeylerin doğru bir şekilde çalışmadığını ya da bir şeylerin değişmesi gerektiğini söyler.

Bu sayede, hayatımızın ritmini değiştirmek zorunda kalabilir ve bugüne kadar izlediğimiz yoldan farklı bir yola sapmaya mecbur olabiliriz. Bu şekilde, hastalıklar bedenimiz adına daha sağlıklı olmak için bir değişiklik getirir.

Hasta olduğumuz zaman, elimizden gelen tek şey, kendimize daha iyi bakmaya başlamak olur. Ancak, sadece fiziksel emarelere odaklanmakla değil, duygusal, psikolojik ve ruhsal mecralarla da ilgilenmemiz lazım gelir.

“Vücudumuzun sağlıklı olması, üzerimize düşen bir görevdir; aksi takdirde zihnimiz de sağlıklı olmaz.”

– Buddha

Denge kaybı

Yaşam esasen dengeden, uyumdan ve sağlıklı olmaktan ibarettir. Hastalandığımız zaman, bu dengenin bozulduğunu ve onu tekrar bir teraziye oturtmamız gerektiğini anlarız.

İçinde bulunduğumuz durumu daha iyi bir seviyeye çıkarmak için bir yol arayarak bunu yaparız. Kendimizi dengelemenin yolunu bulmak için, elimizden geldiğince çabalarız.

Yaşadığımız yaşam biçimi eğer hasta olmamıza neden oluyorsa, bu bağlamda yapabileceğimiz bir değişiklik, tekrar dengemizi bulmamıza yardımcı olabilir. Fakat, maalesef bu durum her zaman mümkün değildir.

“Doğanın güzelliği ve insanın yarattığı kültürel çevrenin güzelliği, elbette insanın ruh sağlığını korumak için gereklidir.”

– Konrad Lorenz

Kendimizi tanımamıza engel olan şeylerden biri de, yaşadığımız hayat türüdür. Sahip olduğumuz en büyük stres faktörü, kendi iç dünyamızdan kopmaktır.

Çünkü bu olduğu zaman, vücudumuz ve zihnimiz ile ilgilenmeyi bırakırız. Kendimizi her türlü tehlikeye açık hale getirip, inceldiğimiz yerden kopana kadar geriliriz.

“Vücudunuz, aklınızın söylediği her şeyi duyar.”

– Naomi Judd

Bedeninizin Gönderdiği Uyarı İşaretlerini Yok Sayma

Hasta olmadan çok önce vücudumuz, belirtiler, ağrılar, rahatsızlıklar veya zayıflık gibi işaretler ile gerekli uyarıları göndermeye zaten başlar.

Ancak, iç organlarımız ve vücudumuz arasında mevcut olan bu kopukluk yüzünden, onları nasıl dinleyeceğimizi bilmiyoruz.

Bu işaretler çok önemlidir, eğer düzgün bir şekilde onları dinleyebilirsek, hastalıklardan korunabiliriz. En azından, hastalığın şiddetini hafifletip, işlerin daha da kötüleşmesini engelleyebiliriz. Vücudumuzun gönderdiği bu işaretleri duymamak, beterin beterine davetiye çıkarmak olur ve bu yüzden sağlık dengemizin bozulmasına adına ”ilk adımı” atmış oluruz.

Tüm hastalıklar bir süreçten ibarettir. Ve, bildiğimiz kadarıyla, bu hastalıklar oluşurken geçen süreyi kendi avantajımıza kullanabiliriz. Eğer sadece biraz daha dikkatli olabilirsek, alışkanlıklarımızı değiştirebilir ya da bunun için bir uzmandan yardım alabiliriz.

Vücudumuz her zaman bizimle konuşur. Her duygu, rahatsızlık, acı veya sağlıksız süreç bizden bir değişim ya da en azından bize zarar veren her şeyin farkında olmamızı ister.

Vücudumuz ile İlgilenmek, Yaşamımız ile İlgilenmektir

Söyledikleri çok önemli oldukları için, vücudumuzun bize gösterdiği belirtileri dinlemek önem arz eder. Onların nasıl yorumlayacağımızı bilmek de aynı derecede önemlidir. Eğer küçük bir sorunsa, önce bunu kendiniz halletmeye çalışın; baktınız olmuyor o zaman yardım alın. Ve bedenlerimize zarar veren her şeyin köküne inmeye çalışalım. 

Hayatımız boyunca yanlış yaptığımız şeyler sebebiyle ortaya çıkan birçok rahatsızlık vardır. Örneğin düşük besin değeri içeren yemekler, yetersiz uyku veya kötü bir oturuş pozisyonu. Vücudumuz da stres, bağımlılık veya çalışma saatlerimiz gibi aşırılıklarla yaşadığımız sorunlar nedeni ile bozulmaya başlar.

Eğer vücudunuzda bir denge sağlamaya çalışıyorsanız, o zaman bedeninize ve hayatınıza odaklanın. Evet biliyoruz, maalesef ki bazı durumlar kontrolümüz dışındadır. Ancak daha sağlıklı bir hayat yaşamak için aslında yapabileceğimiz çok ama çok şey var.

Sağlıklı alışkanlıklar üzerinde çalışalım ve kendimize bağlanalım. Vücudunuz size teşekkür edecek.