Başkalarının Olumsuzluklarını Size Yansıtmalarına İzin Vermeyin
Şu hayatta hiç eleştirilmeyen biri olmuş mudur acaba? Hepimiz, hayatımızın bir noktasında, işimizi, yaşam tarzımızı ya da sahip olduğumuz karakteri kıskanan veya kafalarından geçen kötülükleri ve olumsuzlukları bize yansıtmak isteyen insanlar ile karşılaşmışızdır. Belki de sizin bile başkalarına bu göz ile bakmışlığınız olmuştur.
“En kötü düşmanlarınız bile, size kendi düşünceleriniz kadar zarar veremez.”
– Buddha
Eleştiri bize çok zarar verebilir. O günün şartlarına ve kendimize olan saygımıza bağlı olarak, bunu görmezden gelebilir veya bizi incitmesine engel olamayabiliriz. Evet, size karşı yöneltilen tüm o olumsuzlukların, sizi nasıl etkileyeceğine karar verecek olan yine sizsiniz. Başkalarının davranışlarını kontrol edemediğiniz için ancak bunların sizi ne kadar etkileyebileceğini kontrol edebilirsiniz.
Sizi eleştiren insan kendini anlatmış olur
Hepimiz birbirimiz ile aynı değiliz. Belki en yakın arkadaşınız, başkalarının kendisine yöneltmiş olduğu eleştiriyi takmazken, siz bu durumdan etkilenebilirsiniz. Bunu değiştirmek için, durumu doğru bir perspektiften görmeye başlamanız önemlidir. Neden sizi incitmek için birileri sizi eleştirir ki? Belki de sizi eleştiren insan, kendisini tanımlayan kriterleri eleştiriyordur.
Sık sık kendi güvensizliklerimizi ve korkularımızı başkalarına yansıtırız. Başkalarına zehirli oklar fırlatma ihtiyacımız, kendimize dair kapanmamış davalarımız, ulaşılamamış hedeflerimizden gelir. Bu şekilde, başkalarını eleştirerek kendimiz hakkında daha iyi şeyler hissetmeye çalışıyoruz. Sorunu çözmek yerine, ondan kaçtığımızı fark etmiyoruz.
Bir insan aklındaki tüm olumsuzlukları sizin üstünüze yıkmaya çalıştığı zaman, bunun bir savunma mekanizması olduğunu düşünün. Bu kişi, kendine ait olan tüm dürtülerden, eylemlerden ve düşüncelerden sıyrılmaya çalışıyor. İçten gelen bu olumsuzluk hali, onu, sorunlarının üstesinden gelmeye uzaklaştırarak, onları kabul edip çözmek yerine sizin üzerinize yönlendiriyor.
“Kötü düşüncelerden, bana zarar veren insanlardan ve benim için iyi olmayan şeylerden uzak durduğum bir beslenme programım var.”
– Paulo Coelho
Şimdi bilinen bir soruna göz atalım. Romantik ilişkileri düşünün, buradaki çiftlerden biri, diğer kişiyi, herhangi bir kanıtı olmadan sadakatsizlikle suçlar. Bu durum için birçok açıklama yapılabilir.
Bu durumda olan şey ise, somut olarak, suçlama yapan kişinin, sadakatsizliğe yönelik düşüncelere sahip olması, ancak bu düşünceleri olumsuz saydığı için kabul etmemesidir. Kendilerini daha iyi hissetme ihtiyacı duyduklarından, güvensizlik hallerini, eşlerine yansıtmayı tercih etmektedirler. Onlara, kendilerinin nasıl başa çıkacaklarını bilmedikleri ve korktukları düşüncelerini yansıtırlar.
Ancak burada önemli olan şey, aslında bu duruma nasıl tepki vereceğinizidir. Üzerinize yönetilen tüm bu olumsuzluğun hepsinin sizi ele geçirmesine izin mi vereceksiniz? Size zarar veren sözcüklerden başka ağzından bir laf çıkmayan o insancığın yanınızda durmasına izin verirseniz, eğer yapmak istemediğiniz halde, bir işi yapmayı kabul ederseniz, sizi içinizden çıkamayacağınız bir çukura sokmak ve eleştirmek için başkalarının emirlerine boyun eğmiş olursunuz.
Olumsuzluğa karşı koymayı öğrenin
Bazen size kabaca davranan biri karşısında sakin kalmak zordur. Bununla birlikte, bu durumda bir çaba sarf etmeniz gerekli çünkü bunu yapmak, karşınızdaki kişinin korkularının ve güvensizliklerinin sizi etkilemesine engel olmak için dayanabileceğiniz en sağlam temel olacaktır. Bu şekilde, onların neden o şekilde davranmalarını daha sağlıklı bir şekilde analiz edebileceksiniz. En iyi durum senaryosunda, bu sorundan olumlu bir şey bile çıkarabilirsiniz.
Bu tür durumlar da fazla endişe yapmamanın en iyi yol olduğunu biliyor musunuz? Cevap olarak, gülmek size aptalca gelebilir, ancak kullanabileceğiniz önemli bir araç olacaktır. Zor bir zamanda bir gülümseme, ister inanın ister inanmayın, bize yardımcı olabilir. Bugün bunu uygulamaya başlayın ve her eleştirinin ya da kararın duygusal olarak size daha az etkisi olacağını öğreneceksiniz.
Aynı şekilde unutmayın ki size karşı yöneltilen bir eleştiri sadece bir fikirdir. Bu nedenle, herkesin bir durum veya bir eylem hakkında aynı görüşe sahip olabileceğinden, bu eleştiri sizi çok fazla etkilememelidir. Dahası, birileri sizin ile ilgili herhangi bir fikri olmadan sizi kaç kez eleştirmiştir? Bir düşünün bakalım.
Sizi eleştiren kişinin nasıl davrandığına da dikkat etmeniz sizin için çok önemlidir. Normalde, ihtiyaçlarını veya düşüncelerini başkalarına yansıtan insanlar çok duygusaldır. Sözleri, her şeyin gerçekte olduğundan çok daha ciddi görünmesine neden olan duygularla dolup taşar.
“Eleştiri ile ilgili en iyi şey, zarar verme arzusuna değil, yargılama özgürlüğüne tepki vermesidir.”
– Fernando Sánchez Dragó
Durum böyle olduğunda, sözleri size değil, kendilerine yönelik biriyle uğraşıyorsunuz demektir. Onların korkuları ve güvensizlikleri sizin üzerinize yansıtılıyor, ancak herhangi bir sorununuz ya da yanlış yaptığınız bir şey yok. Haklı olmadıklarını göremeyecek kadar korkak olan bu kimseler, düşünceleri ile boğuşup duruyorlar.
Hayatınız boyunca bu tarife uyan birçok insana rastlarsınız. Çoğu, sadece olumsuzluklar ile değil, aynı zamanda size zarar verecek duygular ve hislerle hayatınızı doldurabilecek zehirli insanlar olacaktır. Buna izin vermemek için en iyi yol sakin kalmak ve kendinize güvenmektir. Dedikleri her zaman doğru değildir, fakat bazen bu durum, kendilerine dair korkuları ve rahatsızlıklarının birer meyvesidir.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.