Logo image
Logo image

Asetilkolin: Nöronlar Arasındaki İletişimi Kolaylaştıran Nörotransmiter

4 dakika
Bir alkaloid olan asetilkolin tanımlanan ilk nörotransmitterdir. Merkezi sinir sisteminde yer alan bir kimyasal transmitter olmasının yanı sıra birçok organizmanın parasempatik sinir sisteminde yer alır.
Asetilkolin: Nöronlar Arasındaki İletişimi Kolaylaştıran Nörotransmiter
Tarafından yazılmıştır Valeria Sabater
Son Güncelleme: 14 Aralık, 2021

Asetilkolin, sinir sisteminde çok sayıda bulunan bir nörotransmiterdır. Temel kaynağı şeker ve kolin olan beynimizin ürettiği bu kimyasal, nöronlar arasındaki iletişimi sağlayan en temel mesaj sağlayıcısıdır. Bunun sayesinde dikkatimizi toplar ve hafızamızı düzenleriz, yeni bilgileri özümser ve ruh halimize dikkat ederiz.

Konumuza asetilkolinin bilinen ilk nörotransmiter olduğunu söyleyerek başlayacağız. Bunu ilk dile getiren kişi 1915 yılında Henry Hallett Dale olmuştur ve sonrasında Dr. Otto Loewi büyük oranda ne işe yaradığını açıklamıştır. Her iki doktor da bu araştırmaları için 1936’da Nobel Ödülü’ne layık görülmüştür. Gördüğümüz gibi sadece bir kimyasal bileşenle karşı karşıya değiliz, bu küçük elementin yaşamımızdaki yeri ve biyolojik işlevlerinin çoğu bizim için çok önemlidir.

Asetilkolinin vücudumuzdaki görevinizi anlamak istiyorsak, örneğin o olmadan, kalbimizin kaslarının kasılmayı ve genişlemeyi durduracağını düşünelim. Bu şu demek: asetilkolin olmadan kalp atışlarımız duracaktı …

Örneğin, vücudumuzda sadece asetikolin ile reaksiyona giren bazı hücreler olduğu bilinmektedir. Bu nedenle bazal ön beyin ve hipokampus, görevlerini yerine getirebilmek için bu özel nörotransmitere ihtiyaç duymaktadır.

Görevi sadece haber sağlamak değildir, aynı zamanda teta dalgaları aracılığıyla nöronlar arasındaki sinyallerin yoğunluğunu da arttırır. Hafızayı optimize eder, nöroplastisiteyi, iletişimi destekler …Yazımızın devamında bu konuyu daha detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Asetilkolin: Ne gibi işlevleri vardır?

Çoğumuz asetilkolini bir işlevinden dolayı en az bir kez duymuşuzdur: hafızayı ve konsantrasyonu geliştirmek. Bilişsel işlevlerimizi geliştirmek için kullanılan takviyeler olması nedeniyle nootropikteki en yaygın bileşenlerden biridir. Konuyu biraz daha ileriye taşıyarak, bu bileşenin en önemli özelliklerini sizlere açıklıyoruz:

Her şeyden önce vücudumuzda çoklu boyutta etki alanı olduğunu hatırlamak gerekir. Hem merkezi hem de çevresel sinir sistemlerinde bulunur ve ayrıca hem uyarıcı hem de inhibe edici işlevlere sahiptir.

Bunun anlamı, nörondaki elektriksel bir dürtüyü kolaylaştırabilmesi veya örneğin belirli bir anda kalp atış hızını inhibe edebilir olmasıdır. Her işleyişin birbiri içinde ahenk, ritim ve dengeye sahip olması için performanslarını yöneten bir orkestra şefi gibidir.

Merkezi sinir sistemindeki işlevleri

Merkezi sinir sisteminde asetikolinin uyarıcı bir etkisi vardır. Nöronlar ve sinir hücreleri arasındaki etkileşimi sayesinde motivasyon, heyecan ve dikkat süreçlerini destekler. Bu süreçleri gerçekleştirmek için sadece hipokampusun aktivitesini harekete geçirmekle kalmaz, aynı zamanda serebral korteks üzerinde de hareket eder, böylece problem çözme veya problemler üzerinde düşünme gibi daha yüksek yönetici fonksiyonları şekillendirir.

Diğer taraftan, kolinerjik yolakların merkezi sinir sistemindeki işlevselliğini yitirmesinin ve birbirleriyle iletişimi kesmesinin ana nedeni Alzheimer hastalığıdır.

Asetilkolin ve REM uykusu

Bu ilginç bir bilgidir. Asetilkolin, beynimizdeki REM uykusunu harekete geçirir ve bunu çok özel bir yapıya, yani bazal ön beyin üzerine yoğunlaşarak yapar. Bu sayede paradoksal uyku veya hızlı uyku evresine girmiş olmamız sayesinde gün içerisinde elde edilen anıları ve bilgileri daha iyi saklayabiliriz.

Endokrin fonksiyonları

Oksitosin gibi nörotransmiterlerimizin bir kısmı da hormon görevi görür. Asetilkolin söz konusu olduğunda, aynı zamanda çok önemli bir endokrin fonksiyona sahip olduğu söylenmek yerinde bir söz olur: hipofiz bezi üzerinde etkisi vardır. Bu sayede, atılan idrar miktarını kontrol edebilir, tiroid hormonlarının üretimini uyarabilirsiniz vb.

Some figure

Periferik sinir sistemindeki işlevler

Periferik sinir sistemimiz, bu nörotransmiterin varlığına sahip olmasaydı, işlevlerinin çoğunu yerine getiremezdi. Üstlendiği görevler, varoluşumuz ve sağlığımız, mutluluğumuz gibi çok çeşitlidir.

  • Beynimiz ve kalp kaslarımız arasındaki sinyallerin iletimini sağlar
  • Ayrıca hareketlerimizi şekillendiren beyin, sinirler, kaslar ve kemikler arasındaki bir köprü görevi vardır.
  • Kardiyovasküler sistemde hemen hemen her zaman bir vazodilatör görevi görür, yani kalp atış hızını düşürür ve dengeler.
  • Ayrıca gastrointestinal sistemde sindirim kaslarının kasılmalarına yardımcı olur.
  • İdrar yolunda, istemli idrar boşaltma hissini harekete geçirir.

Buna ek ve ilginç bir bilgi olarak, asetilkolinin aynı zamanda hayatta kalmamızı sağlayan bu sürece de aracılık ettiği söylenmemiz gerekir: ağrı algısı.

Asetilkolin üretimini nasıl harekete geçirebiliriz?

Başta da belirttiğimiz gibi, beynimizin asetilkolin üretmek için “şekere” ihtiyacı vardır. Ancak aşırı şeker tüketmek iyi bir şey değildir çünkü çoğu zaman çok fazla tatlı içeren yiyecek tüketmek, dikkatimizin ve hafızamızın birkaç saat sonra azalmasına neden olur. Peki ama neden? Vücudumuzda şeker fazla olduğunda , asetilkolinin etkisini engelleyen bir kimyasal olan adenozin ortaya çıkar.

Bu nedenle, her zaman uygulayabileceğimiz ve yapabileceğimiz en doğru şey; diyetimizde yeterli bir dengeyi sağlamaktır. Eğer nörotransmiterin üretimini arttırmak istiyorsak, bu gıdalardan bazılarını günlük yaşamımıza dahil etmek sağlığımız açısından en verimli davranış olacaktır:

  • Bir fincan kahve.
  • Soya lesitini.
  • Tarçın.
  • Biberiye
  • Kırmızı üzüm.
  • Yumurta sarısı.
  • Buğday tohumu.
  • Brokoli.
  • Muz.
  • Yer fıstığı.
  • Turunçgiller.
  • Yulaf.
  • Keten tohumu
Some figure

Sonuç olarak, bazen vücudumuzda yer alan ancak yeteri kadar bilinmeyen, gizli ve benzersiz unsurlarının bizim için ne kadar faydalı görevler üstlendiğini bilmek büyüleyicidir. Bu nedenle hangi seviyelerde yararı olduğunun farkına vararak, denge sağlamaya çalışalım. Beslenmemize daha iyi bakarak aktif bir yaşam sürmek ve her şeyin olması gerektiği gibi gittiğinden emin olmak için düzenli incelemeler yapmaktan geri kalmayalım.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.


  • Puch, M. Aspectos farmacológicos del sistema nervioso parasimpático. Manual de farmacología y terapéutica general y bucodental, 79.
  • MERLIN, S. S. (2021). Acetilcolina. In Clínica psiquiátrica: a terapêutica psiquiát

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.