8 Temel Psikolojik Süreç
Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González
Çevremizdeki dünyaya uyum sağlama söz konusu olduğunda sahip olduğumuz kaynaklardan biri davranışımızdır. Bu etrafımızı dönüştürmemize ve gerçekliğimizi hayatlarımızda başımıza geleceklerle uyumlu hale getirmemize yarar. Davranışlarımızın zihinsel süreçler tarafından yönetildiğini biliyoruz. Fakat bu zihinsel süreçler nelerdir?
8 temel psikolojik süreç: (a) algılama, (b) öğrenme, (c) dil, (d) düşünce, (e) ilgi, (f) hafıza, (g) motivasyon ve (h) duygudur. Tüm bu süreçleri tek tek inceleyelim. Hepsi birbiriyle yakından ilgilidir. Terimsel olarak birbirlerinden ayrı olsalar da, çoğu bir diğer olmadan var olamaz. Bu ayrımları bilimsel çalışmalara yardımcı yapay sınıflandırmak olarak düşünmek gerekir.
Algılama
Algılama, etrafımızdaki gerçekliğin “resmini” yakalayabilmemizden sorumludur. Algılarımızı tetikleyen dış uyaranlardan elde ettiğimiz bilgileri işler.
Algılama duyusal uyaranları anlamlandırır ve organize eder. Fonksiyonu oldukça açıktır: etrafımızı bilmek bizim hareket edebilmemizi ve çevremizle iletişim kurabilmemizi sağlar. Bunlar verimli bir adaptasyon için temel ve gerekli becerilerdir.
Öğrenme
Bilgiyi, becerilerimizi, yeteneklerimizi, davranışlarımızı vb. şeyleri bu şekilde düzenleriz. Geçmişte olanlar aracılığıyla çalışır. Öğrenmek, aynı zamanda davranışlarımızı, bu davranışların sonuçlarıyla bağdaştırabilmemizi sağlar. Hafıza ile oldukça yakından ilgilidir.
Öğrenme çalışmaları davranışçılık alanında büyük yer kaplar. Bize nasıl öğrendiğimize dair klasik ve işlemsel koşullanma ile ilgili teoriler oluşturmamıza yardımcı olur.
Davranış repertuvarımızı geçmişte neler olduğuna göre çeşitlendirmemize yardımcı olduğundan yararlı bir süreçtir. Andaki ve gelecekteki durumlara daha iyi adapte olmuş bir şekilde tepki göstermemizi sağlar.
Dil
İnsan sosyal bir varlıktır. Bu yüzden, dil çok önemli bir süreçtir. Diğerleri ile iletişim kurmamızı sağlar. Bu iletişim, insanlarca, karmaşık sembolik kodlar ya da dille sağlanır. Dilimizin karmaşıklığı, geçmişteki, günümüzdeki ya da gelecekteki hemen hemen her şeyi açıklamamızı sağlar.
Bu süreç, karmaşık sosyal ilişkilerimizi sürdürmemizi sağlayarak düşmanca çevrelerde hayatta kalmamızı sağlar. Dil toplumların devamlılığının sağlanabilmesi için gerekli iletişimi kurmamıza yardımcı olur.
Düşünce
Bu süreç, psikolojide bilginin organize edilmek ve anlamlandırılmak için dönüştürülmesini sağlayan süreç olarak tanımlanır. Düşünce üzerine çalışmalar Aristotelesçi mantık ile başlamıştır. Fakat, insanlar mantıkla düşünceyi oluşturmadıkları için, bu verimli bir analiz yöntemi değildir.
Düşünce, çevremizde etkili hareket etmemizi sağlayan çabuk fakat özensiz bir süreçtir.
Düşüncenin fonksiyonu tartışmalı bir konudur. Bu, biraz da düşünce ile ilgili terimsel karışıklıktan kaynaklanmaktadır. En çok kabul gören fikir, düşüncenin amacının bize sunulan durumlar karşısında bir kontrol mekanizması oluşturmak olduğudur.
İlgi
İlgi, geri kalanını göz ardı ederken bazı uyaranlara odaklanmaktan geçer. Aynı anda birden fazla uyaran tarafından uyarılırız ve hepsine aynı anda odaklanamayız.
İlgi süreci uyarlanabilir, çünkü, eğer bu süreç olmazsa, uyaran yağmuruna tutulmak bizi bunaltabilir. Hangi birine tepki göstereceğimizi bilemeyiz. Bilişsel olarak kendi kendimizi sınırlandırmamızın evrimsel bir adaptasyon olması çelişkili fakat geçerli bir durumdur.
Hafıza
Hafıza, bilgilerin depolanması ve gelecekte yeniden düzeltilmesi için bilgileri kodlamamızı sağlar. Bu oldukça önemli bir süreçtir ve diğer süreçlerle de yakından ilgilidir.
Hafıza, Fransa’nın başkenti ya da nasıl bisiklete binildiği gibi yönetimsel belirli bilgileri hatırlamamızı sağlar. Geçmişteki deneyimlerimizde edindiğimiz bilgileri kullanmamız önemli olduğu için hafızanın varlığı da oldukça önemlidir. Bu, gelecekle ilgili tahminler yürütüp ona göre hareket etmemizi sağlar. Bu süreç olmadan diğer temel psikolojik süreçler de var olamaz çünkü çoğu önemli bir boyutta hafıza tarafından desteklenmektedir.
Motivasyon
Motivasyon, vücudumuza davranabilmesi için gerekli kaynakları sağlar. Bedeni hareket geçirme ve onu ideal haline sokma ile görevlidir. Motivasyonun bir diğer önemli özelliği de yönlendirmedir. Yalnızca bedeni hazırlamakla kalmaz, aynı zamanda mümkün seçenekler arasında davranışları da yönlendirir.
Motivasyonun fonksiyonu kişinin davranışlarını hedefleri doğrultusunda yönlendirmektir. Öylece eylemsiz kalınmasını engeller. Bu süreç, duygular ve öğrenme ile yakından ilgilidir.
Duygu
Duygular, dışsal uyaranlara verilen tepkilerdir. Davranışlarımızı yönlendirmemizi ve çevremizin taleplerine hızlı bir şekilde yanıt verebilmemizi sağlar. Duyguların üç bileşeni vardır:
- Somatik: duygular tarafından tetiklenen fizyolojik değişiklikler
- Davranışsal: duygular tarafından tetiklenen davranışlar bütünü
- Hisler: bireyin kişisel deneyimi
Duygular davranışlarımızı en hızlı ve verimli şekilde yönetir. Verdiğimiz çoğu karara çok zaman harcayacağımız kadar önem vermeyiz. Bu noktada duygular devreye girer. Her kararın bir noktaya kadar duygularımız tarafından yönlendirildiğini unutmamalıyız.
Bu makalede, temel süreçleri üstünkörü bir şekilde inceledik. Bunların her biri için, burada ele alma imkanımızın olmadığı daha fazla detay içeren geniş çalışmalara başvurulabilir. Bunların derinlemesine çalışılmasıyla, insanların davranışlarını ve zihinsel süreçlerini anlamamız için temel bilgileri elde edebiliriz.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Longo, M. R., Long, C., & Haggard, P. (2012). Mapping the invisible hand: A body model of a phantom limb. Psychological science, 23(7), 740-742.
- Psychology of language. (s. f.). University of Copenhagen. Recuperado 1 de abril de 2022, de https://nors.ku.dk/english/research/psychology-of-language/
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.