İş Kaynaklı Yorgunluk: Bilmediğiniz Farklı Yüzleri
İş kaynaklı yorgunluk farklı şekillerde görülebilir. Bazılarının yansımaları iş ortamından ayrıldığınız zaman bile uzun süre etkisini gösterebilir. Bu yüzden de bunu ayırt edebilmeyi öğrenmek önemlidir, nitekim bazen geri dönüşü olmayan bir yola girilebilir. İşe öyle kendinizi kaptırırsınız ki ortada bir problem olduğunu dahi göremeyecek duruma gelirsiniz. Asıl problem de bu noktada ortaya çıkar.
Yorgunluk, bir işi uzun bir süre boyunca yaptıktan sonra bu işi yapma kapasitenizi geçici olarak kaybetmenizdir. Yorgunluğun farklı türlerinin fiziksel, duygusal ve zihinsel götürüleri olur.
İş kaynaklı yorgunluğun şiddeti ve semptomları değişebileceği için farklı sınıflandırmalar içerisinde ele alınır. Bu sınıflandırmalar hangi alanların bundan etkilendiği ile yorgunluğun asıl kökenine göre ayrılmıştır. Bu şekilde farklı bakış açılarından yaklaşılabilir. Bir sonraki kısımda en önemli olanlarından bahsedeceğiz.
İş kaynaklı yorgunluk: sebeplerine göre sınıflandırma
Yorgunluğun birçok farklı sebebi olabilir. Bazen fiziksel iş yorgunluk yapar bazen de zihinsel efor gerektiren ya da stres seviyesi yüksek işler bunu tetikleyebilir.
- Fiziksel yorgunluk. Psikomotor sistemin fazla efor sarfetmesinden kaynaklı yorgunluk fizikseldir. Çok fazla ağır kaldırmak, devamlı kötü bir duruşta iş yapmak, mevcut sakatlıklar ya da sağlıksız hareketler buna sebep olabilir.
- Zihinsel yorgunluk. Bu yorgunluğun genelde pek farkına varmayız. Zihinsel yüklenme ya da aşırı monotonluğa bağlı ortaya çıkar. Genelde sağlık problemlerine yol açar.
- El yorgunluğu. Bu yorgunluğa ise uzun süre boyunca fazla mekanik işlerle uğraşmak sebep olur. El yorgunluğu bilişsel ve duyusal olarak yeterince uyarılmamayı da kapsar.
- Duyusal yorgunluk. Duyulardan birinin fazla uyarılmasıyla meydana gelir. Tüm gün ekran karşısında çalışan kişilerde sıkça rastlanır.
- Sinirsel yorgunluk. Genelde tekrarlayan otomatik işler yapmak bunu tetikler.
- Psikolojik yorgunluk. Çok fazla sorumluluk aldığı işler yapan kişilerde sıkça psikolojik yorgunluğa rastlanır çünkü çok kısa bir zaman diliminde önemli kararlar vermek zorunda kalırlar. Doktorluk ve havayolu trafiği yönetimi bu tarz işlere örnektir.
- Bilgi yorgunluğu. Eğer işiniz devamlı olarak bir sürü veriyle uğraşmaksa bu yorgunluktan muzdarip olabilirsiniz. Zihninize aldığınız bilgiler zihinsel olarak bunları işleme kapasitenizi aşar.
- Duygusal yorgunluk. Hemşirelik, öğretmenlik ya da danışmanlık gibi işlerin duygusal olarak yükü ağırdır. Bunun yarattığı yorgunluk da kendinize iyi bakmayı bırakırsanız kısa sürede sizi tüketebilir.
Şiddet düzeylerine göre
İş kaynaklı yorgunluk bir de şiddetine ya da yarattığı etkiye göre sınıflandırılır. Bu kategoridekiler fiziksel ve ruhsal sağlığımızla doğrudan ilgili olduğu için daha teknik kısmıdır.
Bu bakış açısına göre iş kaynaklık yorgunluk başlıca iki türe ayrılır. İlki fizyolojik yogunluk, yani uzun süre sarf edilen efor sonrası hissettiğiniz normal yorgunluk. Bu yorgunluktan kurtulmak için yapmanız gereken sadece dinlenmektir. İkinci tür ise dinlenmekle geçmeyen patolojik yorgunluktur.
Patolojik yorgunluk kategorisi içinde şunlar yer alır:
- Akut yorgunluk. Bu şiddetli yorgunluk durumu normal olmayan fiziksel, zihinsel ya da duygusal efor sonucunda baş gösterir. Sadece dinlenmekle geçmediği için iyileşmesi uzun bir süre alır.
- Kronik yorgunluk. Bu da zamanla biriktirdiklerinizin sonucudur. Derin ve uzun bir dinlenme gerekir. Kronik yorgunluğu tedavi etmezseniz ölümle bile sonuçlanabilir.
- Ruhsal yorgunluk. En ciddi olan yorgunluk türü budur. Ciddi fiziksel ve zihinsel semptomları olan kronik bir yorgunluktur. Geri dönüşü olmadığı için kişinin işine devam etmesine engel olur.
Sonuç olarak iş kaynaklı yorgunluk birçok farklı şekilde kendini gösterir ve bu yüzden belirtileri ve semptomları iyice tanımak çok önemlidir. Yorgun ve bitkin hissetmenizin mutlaka bir sebebi vardır. Semptomlarınızı göz ardı etmeyin! Çalışırken kendinizi fazla zorlamak ve gereğinden fazla çalışmak sizi daha iyi bir çalışan yapmaz. Sadece sağlığınızı tehlikeye atarsınız.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
Atalaya, M. (2001). El estrés laboral y su influencia en el trabajo. Industrial data, 4(2), 25-36.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.