Bir Terapi Aracı Olarak Yazı Yazmak
Yazan ve doğrulayan psikolog Sergio De Dios González
Psikolojik terapi, çeşitli problemleri, rahatsızlıkları ve kişisel zorlukları belirlemeye yardımcı olur. Psikoterapi alanında (psikoloji pratiğinde en çok bilinen yol) çalışan psikologlar, terapi araçlarını seçerken, oluştururken ya da uyarlarken oldukça yaratıcı olmalıdırlar. Her danışanın kişisel ihtiyaçlarına hitap eden doğru terapiye yönlendirilmesi gerekmektedir. Yazı yazmak psikoterapide en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Bu yazımızda, yazı yazmanın neden bir terapi aracı olarak kullanıldığını açıklayacağız.
Yazı yazmak bir terapi aracı olarak farklı şekillerde kullanılabilir. Ancak tüm bu araçlar tek bir amaca hizmet eder: danışanın; düşünceler, şüpheler, arzular, hedefler, planlar, hissiyatlar ve duygular gibi zihinsel olarak deneyimlediği şeyleri dışa vurmaya yardımcı olmak. Tabii, tüm bunlar hakkında herhangi bir kılavuz ya da profesyonel tavsiye olmadan yazı yazmak pek de terapötik etki yaratmaz. Yazı yazmak, önünüzde bir kılavuz olduğunda terapi aracı olarak kullanılır.
Yazı Yazmak Ne Tip İnsanlar İçin Bir Terapi Aracı Olarak Kullanılabilir?
Çoğu danışan farklı durum ve sebepler nedeniyle yazı yazmayı bir terapi aracı olarak kullanır. Fakat terapistler her bir danışan ve problem için özel bir teknik önerir. Öncelikle, psikologlar bu yöntemi, bunu iyi bir şekilde yerine getirebilecek kadar okuma ve yazma becerisi olan kişilere önerirler. Diğer bir deyişle, bu danışanlar yazı yazmak ile ilgili endişe hissetmeyen kişiler olmalıdırlar. Ayrıca, danışanlar yine yazı yazmak ile ilgili eksiklik ya da kabiliyetsizlik hissetmemelidirler.
Bu açıdan, yazı yazmak danışanların “kazanacakları” bir alan olmalıdır. Bunun dışında, danışan gerekli becerilere sahip olmasına rağmen yazı yazmayı terapi aracı olarak kullanamayacağını düşünüyor da olabilir. Böyle bir durumda terapide, yazmaya başlamadan önce özgüven, benlik algısı ve öz yeterlilik gibi kavramlar üzerine çalışılması gerekmektedir. Tüm bu konular üzerine çalışıldıktan sonra danışan yazmayı bir terapi aracı olarak kullanmaya müsait hale gelir.
İkincisi, yazmak yaşadıklarını, hissettiklerini, düşündüklerini ya da istediklerini kelimelere dökemeyen danışanlara oldukça yardımcı olacaktır. Bu insanlar için yazı yazmak, yaşadıklarını baskı ya da utanma olmadan kafaya takmaktan vazgeçmenin bir yoludur. Ayrıca düşünceler, hisler ve arzular üzerine yazmak onları organize etmenin en iyi yollarından biridir. Onları organize ederek, kaos yönetilebilir bir hal alır ve düşünceler açıklığa kavuşur. Bu sebepten ötürü, içe dönük insanlar için yazı yazmanın bir terapi aracı olarak kullanılması oldukça faydalı olabilir.
Yazı Yazmak Ne Zaman Bir Terapi Aracı Olarak Kullanılır?
Danışanın terapi aracı olarak yazı yazmayı kullanabildiği kesinleştiğinde, yazmayı kullanabileceğimiz durumları belirlememiz gerekir. Psikologlar yazı yazmayı en sık aşağıdaki durumlarda kullanırlar:
- Geçmiş olaylardan kaynaklanan rahatsız edici duyguların duygusal yönetimi.
- Travmatik anılar.
- Travma sonrası stres bozukluğu.
- Cinsel istismar.
- Ayrılık için hazırlanma
- Hayatınızda değişiklikler yapmak.
- Bir problemle karşılaştığınızda yeni bir bakış açısı bulmak.
- Özgüveni geliştirmek.
- Eski hale dönmeyi önleme (hem bağımlılık hem de endişe ya da depresif bozukluklarında).
Bu terapi aracını klinik psikoloji vakalarında, yani, tanı konulduğu vakalarda kullanmanın yanı sıra, koçluk ve kişisel dönüşüm için de kullanabilirsiniz. Bu, hedef belirlemek ve bu hedeflere ulaşmak için bir plan yapmak açısından başvurulabilecek en iyi araçtır. Neyi başarmak istediğinizi kağıt üzerinde görmek ve onu nasıl başaracağınızı düşünmek aynı zamanda gerçekten yapmanız gereken şeylere odaklanmanızı sağlayacak motivasyon tabanlı bir stratejidir.
En Yaygın Olarak Başvurulan Terapötik Yazma Görevleri Nelerdir?
Bir terapi aracı olarak yazı yazmanın spesifik hedefleri vardır. Bunlar arasında en yaygın olanlarını üç kategoriye ayırabiliriz: mektuplar, cümleler veya mantralar ve günlükler. Mektuplar genellikle psikoterapide kullanılır. Psikologların en çok istedikleri şeylerden biri danışanlarının kendi kendilerine, başkasına ya da hatta rahatsızlıklarına mektup yazmalarıdır. Psikolog, danışanından düşündüğü ya da hissettiği her şeyi mektuba dökmesini ister daha sonra da terapide bu yazılanlar üzerine çalışır.
Diğer bir yandan, psikologlar, kişiyi yönlendirmek ve önemli kişisel niteliklerini hatırlamak için cümleler ya da mantralara da başvururlar. Cümleler ve mantralar, danışanların kendilerini motive etmesine ya da aynı konu hakkında birden fazla kez tökezlemekten kaçınmalarına yardımcı olur. Bu gibi durumlarda, terapist danışanından bir not kağıdına bir mantra yazmasını ve bu mesajı görebileceği yere asmasını ya da cümleyi veya mesajı cüzdanında taşımasını ister. Bu, mantrayı görüp ihtiyaç duydukları anlarda motivasyonlarını yeniden kazanmaları içindir.
Son olarak, günlük yazmak da denenebilir. Danışan her gün (psikologun dikkatlice seçtiği) belirli bir konu hakkında yazılar yazar. Günlük sayesinde, danışan problemlerinin evrimini, geliştiği noktaları ve değişiklikleri kendisi görebilir. Her durumda, terapi esnasında günlükte yazılmış tüm yazıların üzerinde durulmalıdır. Bir şeyin terapi aracı olarak kullanılması için, danışan bir şey yazdığında psikolog terapi sırasında danışanıyla birlikte bunun üzerine çalışmalıdır. Bu an, bu araçtan en iyi şekilde yararlanabilecekleri andır. Danışanın sadece yazı yazma yoluyla rahatlama hissedemediği durumlar da olabilir. Bu araç genellikle terapist ile birlikte yazılanlar yorumlandığında yararlı hale gelir.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.