Sizi İlerlemekten Alıkoyan Düşüncelerden Kurtulun
Hiç bir şeyi çok isteyip, sonra da kendinize sınırlar koyup ona ulaşamadığınız oldu mu? “Bunu başarmak istiyorum ama yeterince yetenekli değilim.”, “Çok uğraştırır.”, “O kadar zeki değilim.” gibi düşünceler sizi sınırlar ve hedeflerinize ulaşmaktan alıkoyar.
Düşüncelerimiz bizim için kapılar açabilir de kapayabilir de. Bu bize bağlıdır. Düşüncelerinizin büyümenize yardım etmesini mi istersiniz, yoksa olduğunuz yerde kalmanıza sebep olup gelişmenizi engellemesini mi? Eğer aşağıdakiler size tanıdık geldiyse, bu düşüncelerle başa çıkmak için kafa yapınızı değiştirmenizin zamanı gelmiş demektir.
“Hayatımız düşüncelerimizin eseridir.”
-Marcus Aurelius-
Esir olan bir beyin
Düşüncelerinizi sınırlamak bugünü unutup her zaman geleceği düşünmenize sebep olur. Hayallerinizdeki tatile gitmekten vazgeçersiniz çünkü yarın tatile harcayacağınız paraya ihtiyacınız olabilir; istediğiniz bir şeyi satın alıp almamanız gerektiğine karar veremezsiniz çünkü yarın bir gün o paranın daha önemli bir şey için lazım olabileceğini düşünürsünüz. Tüm bu düşünceler sizi sınırlandırır, şüpheye düşürür ve bugünü düşünerek karar almanızı engelleyen zihinsel bir mücadeleye neden olur.
Anı yaşayın! Yarın ne olacağını kim bilir? Gerçekten kendinize sınırlar koymak istiyor musunuz? Yarın hayatınız değişebilir. İstediğinizi şeyi zamanında yapmadığınıza pişman olabilirsiniz, bu yüzden ne yapmak istiyorsanız şimdi yapın, çünkü günler geçip gidiyor ve bir daha geri gelmeyecekler.
Dağınık bir beyin
Beyinlerimiz düzenli olmadığında, bu dışarıdan da hissedilir. Evimiz, odamız, mesleğimiz, hayatımız. Her şey bir kaos ve karmaşa içindedir ve bu kaosu gidermeye nereden başlayacağımızı bilemeyiz. Bu hayatlarımızı sınırlandırır ve bizi strese sokar.
Çoğumuzun yapmak zorunda olduğumuz işlerin yanında evde de pek çok işimiz var, üstelik düzeltmeye nereden başlayacağımızı bilemezsek, her şeyin karman çorman bir hal alması uzun sürmez. İşte kaosun içinden çıkmanın sırrı: eğer aklınızı toparlamak istiyorsanız öncelikle işe çevrenizi düzenlemekle başlayın. Kağıtları düzenleyin, evi temizleyin, ajandanızı planlayın. Bunu yapmak iç dünyanıza yönelmek için size gereken güveni kazandıracaktır.
Karışıklığa bir son verin!
Kurbanmış gibi hisseden bir beyin
Pek çok insan kurbanı oynar, dünyanın onları alt etmek için beklediğine kendilerini ikna ederler. Belki de bu onların hayatın belirsizliğiyle daha rahat baş etmelerini sağlıyordur. Ancak aynı zamanda da onları sınırlandırıyor. Nasıl mı?
Kurbanı oynayan kişi her zaman tüm dünyanın ona karşı olduğunu, diğerleri yüzünden umduklarını başaramadıklarını, kimsenin onlara yardım etmediğini düşünürler. Böyle düşünmeleri hiçbir işe yaramadığı gibi başarabilecekleri şeylerin önüne engeller koymalarına sebep olur.
Eğer hayatın zorlukları karşısında yenilmiş gibi hissedersek bu güçsüzleşmemize, özsaygımızı yitirmemize, öfkeli ve kırılgan olmamıza sebep olur. Daha da kötüsü, kontrolü kaybettiğimizi düşünerek bir şeyler yapmaktan vazgeçeriz.
Haydi düşünme biçimimizi değiştirelim. Kimse bize karşı değil; dünya bize karşı değil. Başarısızlıklarımız için başkalarını suçlamaktan vazgeçelim ve güçlenmek için onlarla yüzleşmeyi öğrenelim. Kurbanı oynamak hayatımızda hiçbir şeyi çözmez tam tersi bizi sınırlandırır.
Emin olamayan beyin
Güvensizlik sizi ilerlemekten alıkoyar. Hiçbir şeyi hak etmediğimize bizi inandırır, kendimize değer vermediğimiz için küçük şeylere sahip olmanın bizim için yeterince iyi olduğuna inanmaya başlarız.
Bu güvensizliğin nedeni nedir? En iyi olduğumuzu düşünmemiz gerekmiyor ama kendimize sağlıklı bir miktar değer vermemiz çok önemlidir.
Kendinizi bu şekilde sınırlandırarak kaybettiğiniz fırsatları bir düşünün. Örneğin, eğer zam almayı hak ettiğinizi düşünüyorsanız, kendinize güven duymamanız sizi yöneticinizle konuşmaktan alıkoyacaktır. Zam istemeyi de geçin, onunla bu konuda tüm detaylarıyla konuşabilmelisiniz, bunu hak ediyorsunuz! Ancak güvensizlik içindeki beyniniz size elinizdekilere razı olmanızı söyler.
Aynı durum hayatımızın her alanında geçerlidir, mesela ilişkilerimizde. Daha iyi birini hak etmediğimizi düşünerek o kişinin bizi aşağılamasına göz yummalı mıyız? Bu şekilde hayatınızı sınırlandırıp kendi mutluluğunuzu sabote ediyorsunuz. Sizi sınırlandıran düşüncelere son verin ve mutluluğu yakalayın.
Sizi sınırlandıran başka düşüncelerle de başa çıkmanız gerekiyor mu? Yukarda saydığımız maddeler size tanıdık geldi mi? Eğer öyleyse bu durumu düzeltin! Hayatınızın sizi sınırlandıran düşünceler tarafından kontrol edilmesine izin vermeyin!
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.