Meditasyon ve Diğer Terapi Yöntemleri
Bir kriz döneminden geçiyorsanız, hasta veya sağlıklı olmanız fark etmeksizin, yaşam kalitenizi artırabilecek farklı teknikler vardır. Bu teknikler, hasta olduğunuzda farmakolojik tedaviye mükemmel bir tamamlayıcı olabilir veya size yeni bir zevk kazandırır. Hepsi farmakolojik olmayan terapiler kategorisine girer ve meditasyon, reiki, müzik terapisi ve daha fazlasını içerir.
Bu yüzden birlikte bir yolculuğa çıkalım ve bu terapileri ve sahip oldukları etkileri fiziksel ve psikolojik mutluluğumuz üzerinden tanımlayalım. Buna ek olarak, iyi olmanın ne anlama geldiğini ve sağlık kavramından nasıl ayrıldığını tanımlamalıyız.
Farmakolojik olmayan tedaviler nelerdir?
Hastalıklara geleneksel olarak farmakolojik bakış açısıyla yaklaşılır. Yani, krizler, sıkıntı ve hastalıklar haplarla çözülür. Neyse ki, bu düşünce tarzı evrimleşti ve şu anda birçok durumda farmakolojik tedavinin gerekli olduğuna inanılmakla birlikte, hastanın yaşam kalitesini yükseltmek için yeterli veya optimal olmadığı düşünülmektedir. Meditasyon gibi uygulamalar, farmakolojik tedavinin tamamlayıcısı olarak giderek daha fazla kullanılmaktadır.
Diğer doğal tekniklerin, hastanın yaşam kalitesini nasıl etkileyebileceğini veya vücut sağlığının yanında bağışıklık sistemindeki etkisini nasıl etkilediğini sorgulamak önemlidir. Bunun üzerine, spesifik sağlık merkezlerinde uygulanmaları ve mevcut terapatik programlara dâhil edilmeleri hakkında da bilgi vermeliyiz.“Sağlık, her şey değildir, ancak sağlık olmadığında, geriye kalan hiçbir şey de önemli değildir.”
– A. Shopenhauer
Bu teknikler üzerine yapılan araştırmalar nispeten yeni olmalarına rağmen, Engel 1977’de biyopsikososyal tıbbi bir modele ihtiyaç olduğunu önermişti. Önerisinde biyolojik, psikolojik ve sosyal yönlerin hepsinin genel sağlıkla bağlantılı olduğunu ileri sürdü.
Refah nedir?
Refahı, kişinin yaşam kalitesini iyileştiren ve en iyi sağlık durumunu elde etmesine yardımcı olan tutum ve davranışlar olarak niteleyebiliriz. (Donatelle, Snow & Wilcox, 1999). Diğer bir deyişle, kişinin hayatının her yönüyle iyileştirilmesine yönelik aktif bir süreçtir.
“Sağlık, bedensel, zihinsel ve sosyal bakımdan eksiksiz bir durum değil, yalnızca hastalığın veya zayıflığın bulunmadığı bir durumdur.”
– Dünya Sağlık Örgütü, 1948
Farmakolojik olmayan tedavilerin baş gösterdiği bu yer, kişinin kendi sağlığında ana aktör olmasını sağlar. Bu, herhangi bir sağlık ya da hastalık seviyesinde fiziksel, zihinsel, sosyal, ruhsal ve duygusal faktörlerin uygun biçimde uyarlanmasından ve entegrasyonundan kaynaklanan sağlıklı alışkanlıklar yoluyla başarılabilir. Bu nedenle, hasta veya sağlıklı olduğunuzu hissedebilirsiniz.
“Mutlulukların tedavi edemediği şeyleri tedavi edebilecek hiçbir ilaç yoktur.”
– Gabriel Garcia Márquez
Bu bulgular klinisyenler için büyük önem taşıyor, çünkü bizi yeni yollara yönlendiriyorlar, bu da psikolojik tedaviyi bir hastalık önleme biçimi olarak kullanabilme imkanı sunuyor.
“Ne tür bir hastalığa sahip olunduğunu bilmektense, hastalığa sahip olan kişinin nasıl biri olduğunu bilmek daha önemlidir.”
– Hipokrat
Stres bizi nasıl etkiler?
Kişilik ve duygusal deneyimler kişinin sağlığını etkiler ve hastalık ile psikolojik stres arasında önemli bir bağ vardır. Stres, bağışıklık sistemini ve bunun aracılık ettiği hastalıkları etkiler.
“İyi doktor hastalığı tedavi eder; büyük doktor hastalığı olan hastayı tedavi eder. ”
– William Osler
Travmatik deneyimler ve boşanma gibi stresli durumlar depresyon, korku ve umutsuzluk gibi negatif duygulara neden olabilir. Bu durumlar merkezi sinir sistemini (CNS) ve otonom sinir sistemini (ANS) aktive eder ve vücudun savunmalarına bir darbe olan bağışıklık tepkimesinde değişiklikler meydana getirir.
Stresi kontrol etmek için kullanılabilecek pek çok strateji vardır ve stres etkisini en aza indirgeyen ve insanların refah hissini arttıran alternatif tedaviler üzerine çeşitli çalışmalar bulunmaktadır. Müzik terapisi, meditasyon, reiki, yoga, görselleştirme, fiziksel aktivite, psikoterapi vb.
Meditasyon yoluyla içsel benliğinizle bağlantı kurun
Meditasyon yapıyor musun? Faydalı olup olmadığından emin değil misiniz? Üzerinde hangi çalışmalar yapıldığını bilmek ister misiniz? Bu sorulara cevap vermeden önce burada bahsetmeyeceğim birçok teknik olduğunu belirtmeliyim. Şimdilik, reiki, müzik terapisi, meditasyon, akupunktur ve kahkaha tedavisine odaklanacağız.
“Yan etkileri olmayan tek ilaç kahkaha.”
– Shannon L. Alder
Bugün, meditasyon ve yoga gibi Doğu uygulamaları çok daha popüler hale geldi. Tüm katılımcıların yoga, grup tartışmaları ve stres yönetimi hakkında bilgi içeren bir müdahale programını izlediği kronik hastalıkları olan 86 hasta üzerinde bir çalışma yürütülmüştür. Çalışmalar, 10 gün sonraki müdahale sonucunda, kortizol düzeylerinde bir azalma, beta-endorfinlerde bir artış ve interlökinler ve tümör nekroz faktöründe bir azalma olduğunu gösterdi.
Çeşitli çalışmaların sonuçlarını yorumladıktan sonra, aşağıdakileri söyleyebiliriz:
- Farmakolojik olmayan tedaviler, ana müdahale veya farmakolojik tedavinin tamamlayıcısı olsun veya olmasın, hastanın refahını etkileyen immünoglobülinlerin arttığını göstermektedir.
- Farmakolojik olmayan tedavilerin, kortizol düzeylerinde bir düşüş nedeniyle stres seviyelerini düşürdüğü de gösterilmiştir.
- Bununla birlikte, bu yeni araştırma alanında sınırlamalar vardır ve bu teknikleri uygun bir şekilde uygulamak için hastalar ile farklı hastalık türleri arasındaki bireysel farklılıkları belirtmek önemlidir. Bu nedenle, yeni bir çalışma yaparken değinecek fazla malzeme bulunmamaktadır.
- Bu nedenle, farmakolojik olmayan teknikler üzerine yapılan çalışmaların sonuçları, terapistin hastayı iyileştirme konusundaki olumlu beklentileri tarafından oluşturulan bir plasebo etki ile karıştırılabilir.
Son olarak, demans ve Alzheimer’lı hastalar için yeni bir hafıza terapisi türü olan çalma listeleri yaratan İngiltere’deki bir projenin bağlantısını bırakacağız:
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.