Zorluklar Kılık Değiştirmiş Fırsatlardır

Yazan ve doğrulayan psikolog Valeria Sabater

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Kimilerine göre, açık fikirli olduğunuz sürece zorluklar sizin için kılık değiştirmiş fırsatlar olacaktır. Bu kişilerin bu yaklaşıma sahip olmalarının nedeni, onlara göre bu tarz, sorunları tanımlamanın tek yolu. Ancak, bu yaklaşım, sorunlara yönelik bir strateji veya ince detayları olan bir plana sahip olmak veya teknik bilgiye sahip olmak şeklinde de değil. Herhangi bir bağlamda değişim olasılıklarının nasıl bulunacağını bilmek aynı zamanda sağlıklı dozda özgüven, coşku, olumlu duygusal yönetim, sabır ve hayal kırıklığına karşı direnç gibi özelliklere sahip olmayı da gerektiriyor.

Günü ve anı doğru bir zamanlama anlayışıyla nasıl yakalayacağını bilme sanatı, aslında doğrudan kişisel gelişim konseptiyle ilgili. Kuşkusuz, herkes kapalı olanların arasında bir yerde açık bir kapı görme yeteneğine sahip olmak ister. Bunu başarmak, bir eğitim ya da çok sayıda üniversite diplomasına sahip olmak ve hatta şans ile alakalı değil. Bunu yapabiliyor olmak, güçlüklerin çatlakları arasından umut ışıklarını ve anlarını yakalamanızı sağlayan zihinsel bir odaklanma içeriyor.

Pek çok insan, en olası görünmeyen koşullarda bile başarıya ulaşmış durumda. Bunun en klasik örneklerinden biri de Steve Jobs. Kendi kurduğu bir şirket olan Apple’dan kovulduğunda pes etmek yerine, çok daha az parlak ve ikonik olmayan başka bir projeye başladı: Pixar. Kısa sürede Disney’in en büyük hissedarı olarak yeniden ortaya çıktı.

Şimdi, psikolojik bir bakış açısından, fırsat teriminin anlamını yeniden değerlendirmelisiniz. Bunu yalnızca profesyonel alana ve işinizdeki başarıya bağlamamalısınız. Her şeyden önce fırsatları görebiliyor olmak, insanı mutluluk, esenlik ve refaha götüren bir değişiklik yaratabilme yeteneği. Duygusal ve kişisel düzeyde ilerlemeyi çağıran bir yetenek.

“Bir fırsat penceresi aralanırsa, perdeyi kapatmayın.”

– Tom Peters

Kriz zamanları gizlenmiş fırsatlarla dolu oluyor

Psikolojide diğerlerine göre daha az ilgi gören bir kavram var: “fırsat maliyeti”. Bu fikir, temel olarak, istenen hedefe ulaşmak için katlanılan zorluklar ve hazırlanmanın maliyetini tanımlıyor.

Bazı örneklerle açıklarsak bunu çok daha kolay anlayabiliriz. Örneğin, pek çok insan, bir geleceğe veya bir kariyere sahip olmak için hazırlanırken çalışmak üzere zaman, çaba ve para harcar. Ancak, her şeye rağmen, iş piyasasındaki fırsatlar da oldukça sınırlı olacaktır.

Başka bir örnek de, yeni yürümeye başlayan çocukları için piyano derslerine yatırım yapan ebeveynler. Bu sınıfların çocuklarını daha mutlu edeceğini ve hatta entelektüel becerilerini geliştirebileceğini düşünüyorlar, böylece gelecekte daha iyi fırsatlara sahip olacaklarını düşünüyorlar. Ancak, bu çocukların yaşadığı en önemli şey ise stres.

Çoğu zaman, belirli fırsatlara erişimin maliyeti çok yüksek oluyor ve beklenen faydayı sağlamak yerine, mutsuzluğu ve beklentileri hayata geçirmek konusunda daha büyük zorlukları beraberinde getirir. Fırsat, şüphesiz zor ve karmaşık bir kavram.

Bunun nedeni, olacakları her zaman tahmin edemeyeceğiniz gerçeği. Dahası, fırsatları beklemediğiniz için çoğu zaman tanıyamazsınız bile. Bunun yerine, endişe, stres ve cesaretsizlik, sizi değişime götürecek olanı görmekten alıkoyuyor olabilir. Hayatınızı iyileştirebilecek değişikliklerden yararlanmak için psikolojik sağlığınıza dikkat etmelisiniz.

Zorluklar kılık değiştirmiş fırsatlardır

Fırsatların yaratıldığını kaç kez duydunuz? Modern toplum, sizi her zaman her insanın kendi kaderine sahip olduğuna ve fırsatlarını yarattığına ve bunun çaba gerektirdiğine ikna etmeye çalışır. Ancak, sizin de çok iyi bildiğiniz gibi, durum her zaman böyle olmuyor. Dahası, hazırlandığınız ve çabaladığınızın karşılığında alabileceğinize kıyasla, özellikle kriz zamanlarında, fırsatlar az olacaktır.

Belki de bu yüzden yeni bir sürece girmeli ve fırsatları nasıl tanımlayabileceğinizi veya belirleyeceğinizi öğrenmelisiniz. Filozof ve asker Sun Tzu’nun dediği gibi, bir sorunun ortasında fırsatlar bulduğunuzda zafere ulaşırsınız. Ancak bazen de, sorunun çapı görüşünüzü bulanıklaştırabiliyor.

• Bu nedenle, yalnızca kendinizi aşırı bir seviyeye ulaşacak şekilde eğitme ve akademik derece, kurs ve teknik bilgi biriktirme konusunda takıntılı olmak yerine, belirli psikolojik becerileri geliştirmeye de odaklanmalısınız.
• Duyguların doğru yönetimi ve günlük stresle başa çıkabilme gibi yetileri, temel bir hayatta kalma aracı olarak görebilirsiniz.
• Hayal kırıklığına karşı direnç ve zor zamanlarda bile umudu kaybetmeme yeteneği de dikkate alınması gereken diğer şeyler.

Zorluklar ve ötesini görmek için kafanızı yerden kaldırma cesareti

Fırsatlar, gerçeği fırsatları fark edebilen bir bakış açısı olmadan algılayanlar için pek de belirgin olmayacaktır. Ayrıca, acılarına aşık olan ve anksiyete bozukluğu zincirleri içerisinde çok daha rahat hissedenler için durum aynen böyle olacaktır. Basitçe endişe etmek yerine onları aramak ve değişim olasılıklarını belirlemek çok da kolay değil gerçekten de.

Bununla birlikte, kendini geliştirme ve ilerleme için ihtiyaç duyulan tek mekanizma, kılık değiştirmiş fırsatları görebilme yeteneği. Bunun nedeni, hayattan beklediğiniz şeyin başarıya veya şöhrete açılan bir kapı olmaması. Hayır, aslında gerçekten istediğiniz şey, kim olduğunuz ve sizi çevreleyen şeylerle ilgili rahat ve mutlu olmak.

Bunun gibi bir seviyeye ulaşmak, bunun için çaba sarf etmeyi, sizi çevreleyen şeylerle doğru bağlantı kurmak için kendi benliğinizin ötesine bakmayı ve ardından esnek, yaratıcı ve sezgisel olmaya cesaret edebilen o güzel zihin durumundan kalbinize bakmayı gerektirir. Zor günler gelir ve gider, ancak her koşulda nasıl devam edeceğinizi ve ilerleme için bir fırsat bulduğunuzda bu fırsatı değerlendirmeyi bilme kapasitesine yalnızca siz sahipsiniz. Bunu iyice düşünün.