Öz Saygı Çaba Gerektiren Bir İştir
Yazan ve doğrulayan psikolog Fátima Servián Franco
Öz saygı, davranışlarımızın üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Nasıl hissettiğimiz, aslında zihnimizde yarattığımız kendi imajımıza dayanır ve seçtiğimiz hedeflerimizi, yürüttüğümüz ilişkileri ve duygularımızın yoğunluğunu etkiler. Peki hislerimizi ve daha birçok şeyi etkileyen öz saygı nasıl kazanılır?
Öz saygıyı çaba sarf ederek kazanırsınız; bunu iyi bir şekilde yapmanız gereken bir iş olarak düşünebilirsiniz. Yani bir günde zengin olmanızı sağlayan bir loto kazanmak gibi değildir. Öz saygı, kendi kişisel çabalarınızın meyvesidir. Kesin sonuçlara ulaşmak istiyorsanız, bunun bir süreç gerektireceğini ve bu sürecin de zamanla gerçekleşeceğini bilmeniz gerekiyor.
Öz saygı aynı zamanda insanın kişiliğini oluşturan önemli bir parçadır. Abraham Maslow’a göre, bu saygı konseptinin içinde aslında itibar ihtiyacımız var ve bu ihtiyaçlara doğar doğmaz sahip oluyoruz. Maslow bu ihtiyaçları statü, sosyal başarı ve onaylanma gibi formlara sokup başkalarından tedarik etmeye çalıştığımızı söylüyor.
Öz saygımız azaldığı zaman, çaresiz, hevessiz ve değersiz hissediyoruz; bu yüzden de karşımıza çıkan sorunları halletme becerimize güvenmiyoruz. Böyle zamanlarda boşuna çaba harcıyoruz ve kendimizi başka insanlarla kıyaslıyoruz. Kişiliğimizi dengede tutabilmek için, kendi eylemlerimize ve düşüncelerimize odaklanıyoruz.
Kendi algınızı yaratın
Bir tutum olarak,öz saygı aslında kendi algımızı yaratmanın bir yoludur. Nasıl düşündüğümüzü ve hissettiğimizi bu algı ile değerlendiriyoruz. Kendi kişiliğimizi değerlendirirken de yine bu algıdan yola çıkıyoruz.
Öncelike, öz saygıda bulunan bilişsel ögelerden bahsetmek için, öz kavram (kendini algılama) ve öz saygı arasındaki farktan bahsetmemiz gerekiyor.
Öz kavram, bilişsel, algısal ve duygusal boyutlarda kendimiz hakkında oluşturduğumuz imajdır. Öz saygı ise, öz kavramı yorumlayarak kendimiz hakkında sahip olduğumuz olumlu veya olumsuz fikirlerdir. İnsanlara karşı olan hislerimiz, tavırlarımız ve insanların bize karşı tutumları öz saygımızı etkiler.
Öz saygıyı zamanla kazanırsınız
Başarmak isteğiniz deflerinizin olması ve onlar için savaşmak, iyi bir ruh sağlığına işaret eder. Olumlu hedefler koymak, hayatımızın başka alanlarına da olumlu etkiler bırakır; bu şekilde dikkat, kendine güven ve motivasyon gibi psikolojik konularda daha kontrollü oluruz.
Depresyonun en büyük nedeni, umudun kaybolması ve hedeflerimize olan ilgimizi kaybetmemizdir. Uzmanlara göre öz saygı problemi belli bir düşünce şeklinden dolayı ortaya çıkıyor. Bu düşünceler genelde mantıksız ve tutarsız olduğu için kişinin kendine zarar vermesine neden oluyor.
Bazen düşünme şeklimiz kendi içinde mantıklı ve tutarlı olmaz ve bu tür mantıksız düşünceler öz saygımıza zarar verir. Yaygın görülen bu mantıksız düşüncelerden bazıları şunlardır:
- Her konuda yetenekli ve etkili olmak zorunda olduğunuz inancı
- Etrafınızdaki insanların sizi sevmek ve onaylamak zorunda olduğu
- Geçmişte olan bazı olaylar şu anı ve geleceği etkiliyor ve her zaman böyle olacak düşüncesi
- Yüzleşmek yerine problemlerden ve sorumluluklardan kaçınmak daha kolaydır.
- Talihsizlikler hep dış faktörlerden kaynaklanır ve bu konuda yapabileceğiniz hiçbir şey yoktur. Acıyı kontrol etmeninizin bir yolu yoktur, başa gelen çekilir.
Öz saygınızı kazanmak kolay değildir, çünkü doğası gereği hem çok dinamik hem de çok hassastır. Bu yüzden kendi yararınıza onu değiştirmeye çalışmak hiç de kolay bir iş değildir. Öz saygı birden çok eylemin, davranışın ve becerinin bir sonucudur ve çabayla elde edilen bir şeydir.
“Öz saygı, kendi kendimize kazandığımız bir şöhrettir.”
– Nathaniel Branden
Zayıf olan öz saygı, hayat yolculuğunda el freniyle araba kullanmak gibidir
Etrafınızda olan biten, içinizde taşıdıklarınızdan daha önemli değildir.Öz saygının düşük veya yüksek olması, başkalarıyla olan ilişkilerimizi etkiler. Bu durum sosyal yaşamımıza ve farklı zorluklarla yüzleşmek için kullandığımız becerilerilerimize yansır. Yaşam kalitesi, öz saygı seviyesinden etkilenir ve bireylerin kendilerini nasıl algıladığını ve kendilerine nasıl değer verdiğini gösterir.
Sonuç olarak, öz saygının zayıf olması sizi tamamen hareketsiz bırakır ve kendinizi yetersiz hissedersiniz. Kendinize sürekli zarar verdiğiniz bir kısır döngüye girersiniz. Olumsuz düşünceleriniz, takıntılı fikirleriniz ve her şeyi yanlış bir şekilde değerlendirmeniz nihayetinde benliğinizde derin yaralar bırakır. Başkalarının düşüncelerini ve duygularını yorumlarken sık sık hatalar yaparsınız.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- García, N., Cermeño, F., & Fernández, M. T. (1991). La tutoría en las Enseñanzas Medias. Madrid: Publicaciones ICCE.
- Gracia, J. C. L. (1995). Autoestima.
- Maslow, A. H., & Răsuceanu, A. (2009). Motivaţie şi personalitate. Editura Trei.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.