Omzunuzdaki Şeytanı Dinlemeyin
Kafamızın içinde yaşayan negatif küçük bir yaratık var. Bu yaratık eleştirmen, neyi yapıp neyi yapamayacağımızı; nasıl davranmamız gerektiğini bize söyleyip durur. Bu küçük şeytan bize zarar verir, üzerimizde baskı kurar, özgüvenimizi azaltır ve hatta bazen o kadar rahatsız edici ve ısrarcı olur ki en sonunda söylediklerine kulak vermeye başlarız.
Diğer omuzumuzda ise bizi cesaretlendiren küçük bir melek oturur. Neler yapabileceğimizi, bu durumdan çıkmak için ne yapmamız gerektiğini bize söyler. Her şeyin o kadar da kötü olmadığını; hayatın güzelliklerle dolu olduğunu anlatır.
Hangisini dinlediğinize göre günlük hayatınız şekillenmiş olur. Gerçekte, elbette bu şeytan da melek de sizin hayal ürününüzdür. Aslında, bu sesler üzerindeki hakimiyet de sizindir. Bu da, hiçbir şeyin ve hiç kimsenin sizi etkilemesine izin vermeden kendi isteğiniz doğrultusunda hareket edebildiğinizi gösterir.
İçinde bulunduğumuz duruma bakmadan kendi fikirlerimizi oluşturuyoruz. Negatif olan yolu , felaketi ve korkuyu da seçebiliriz; mutluluk yolunu, sakinliği ve olumlu yaşamayı da seçebiliriz.
Omzunuzdaki şeytanın konuştuğu dil
Korku dolu soruları kulağınıza fısıldamaya başladığı zaman fark edersiniz onu: “Ya eşim benim yüzümden trafik kazası geçirirse?” gibi sorular… Bu küçük şeytan, “korkunç”, “dayanılmaz”, “ne talihsizim” veya “ne kadar değersizim” gibi kelime ve cümleleri abartarak kurmakta diretir.
Bu şeytanın dili öyle sivri ve negatiftir ki, söylediği şeye inanırsanız mutsuz, korkmuş, endişeli ve sinirli hissedebilirsiniz.
Dinledikçe daha da büyür, iyice büyür ve sizinle konuşurken sesi iyice güçlenir. Bu şeytan aynı zamanda çok da ikna edicidir. Sizi kolayca ikna edebilir çünkü size yaptırmak istediği şeyleri tasarlayacak zamanı içerde bolca olmuştur.
Peki neden bu ses sizi endişelendirme konusunda bu kadar istekli? Aslında amacı sizi endişelendirmek değil. Bu küçük şeytan aslına bakarsanız sizi korumak istiyor ancak nasıl ve ne zaman sizi uyarması gerektiğini bilmiyor.
Bu şeytan eğer mağarada yaşıyor olsaydınız ve vahşi bir hayvan size saldırmak üzere olsaydı ,size çokça hizmet edebilirdi. O zamanlarda, bu küçük ses hayatta kalmanız için ihtiyacınız olan tetikte olma güdüsüne hizmet ediyordu.
Ama modern zamanın şeytanının süresi doldu. Sokaklarda vahşi hayvanların yürüdüğünü bilmiyor ve aslında bu hayvanların olmadığından da habersiz. Yani aslında korkulacak bir şey yok.
Bu küçük şeytan “olması gereken” şeyler fikrini insanlara dayattı ve insanların çoğunlukla da sebepsiz yere üzüntü, acı ve öfke duymasına neden oldu.
Şeytanı yok sayıp özgür kalın
Negatif hislerinizin yerini sağlıklı ve sorunlarınızı çözmeye yardımcı duygulara bırakması için, bu eleştirel sesi yok saymalısınız.
- Önyargılı olmadan bu sesin ne söylediğine kulak verin. Söylediği şeyleri beğenmeseniz bile, bu sese hemen gitmesini söylemeyin. Bırakın konuşsun ve dikkat etmediğinizi anladığında tek başına sizden uzaklaşsın.
- Ona gülüp geçin. Düşünürseniz aslında bu sesle alay etmenin kolay olduğunu görürsünüz. Çünkü bu ses çok abartılı ve gerçek dışı şeyler söyler size. Absürt olan bu fikirlere gülüp geçin ve kendinize küçük bir gülme terapisi ayarlamış olun.
- Küçük şeytan ne düşünürse düşünsün, kendinize bir hedef belirleyin ve peşinden gidin. “Yapamazsın”, “bu işte iyi olmana imkan yok”, “sana gülecekler”, “bir daha onun gibisini bulamazsın”, “çekici değilsin ve kimse seninle ilgilenmeyecek” ve dahası…
Bunların hepsi sizi yolunuzdan çevirmek için söylenen sözler. Başarmasına izin vermeyin.
Zinciri kırmak ve şeytanı susturmak için, ne söylerse söylesin kulak asmadan harekete geçmek gerekir.
- Onu sorgulayın. Söylediklerinin hiçbir gerekçesi yok. Bu sese, argümanını desteklemesi için sorular sorun. Böylece yanıldığını göstereceksiniz. Bu sesler, öznel inançlara dayalı; beş duyuya değil, gerçeğe değil.
Neyse ki, bu sese daha gerçekçi ve çevreye uygun eleştireler yapmayı da öğretebilirsiniz. Bunu başardığınız taktirde, gerçekten bir vahşi hayvan peşinize düşerse, küçük ses artık kaçmanız için sizi doğru zamanda ve doğru şekilde uyarır. Ortalarda vahşi bir hayvan yoksa da, sessiz kalır.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.